Soruları bir daha sormama izin verir misiniz:

Türkiye’de Kürtçe yasak mı?

Kürtçe öğreten özel okul, enstitü açmak yasak mı?

Kürtçe gazete, dergi, kitap çıkarmak yasak mı?

Kürtçe tv, radyo yasak mı? (TRT’de Kürtçe kanal var.)

Kürt’ün parti kurması yasak mı? Kürtçe propaganda yapmak yasak mı?

Kürt’ün belediye başkanı, milletvekili, bakan, başbakan, cumhurbaşkanı olması yasak mı?

Kürt’ün kaymakam, vali olması yasak mı?

Kürt’ün asker, subay olması yasak mı?

Kürt’ün memur olması yasak mı?

Kürt’ün şarkıcı, artist, futbolcu olması yasak mı?

Kürt’ün yerel kıyafetini giymesi yasak mı?

Kürtçe türkü yasak mı?

Kürtçe film, tiyatro yasak mı? Şiir yasak mı?

Kürt’e şirket kurmak, holding sahibi olmak yasak mı? Türkiye’nin en zengin 100 kişisi arasına girmesi yasak mı?

Kürt’e ülkenin belli bölümünde yaşamak yasak mı?

Kürt’e seyahat özgürlüğü yasak mı? 5 yıldızlı oteller, lüks lokantalar yasak mı?

Kürt’e Kabe’ye gitmek/hacı olmak yasak mı?

Kürt’e anayasa haklar yasak mı?

Yani:

Türkiye’de Türk’e ne serbest de, Kürt’e o yasak!

O halde... PKK, kan akıtmayı neden sürdürüyor? Bunun çeşitli açıklaması olabilir, ama konum PKK değil.

Meselem HDP...

ÇANTADA KEKLİK DEGİL


Kimse, 2023 seçimini bugünden “çantada keklik” görmesin.

Önümüzdeki iki yıllık sürecin ana belirleyeni HDP’ye tavır olacak. İktidarın/Cumhur İttifakı’nın HDP konusunu hep sıcak tutacağını tahmin etmek için müneccim olmaya gerek yok.

İktidarın bu tavrına karşı HDP nasıl siyasi strateji takip edecek?

PKK, silahlı teröre devam edecek ise...

HDP, PKK’yı desteklemeyi sürdürecek ise...

Yani bilinen kanlı yalancı süreç devam ederse Millet İttifakı’nın birlikteliğinin hayli zorlaşacağını öngörmek için dahi olmaya gerek yok. Önümüzdeki -sert geçecek- bu politik sürecin asıl belirleyeni HDP olacak! Tekrar sorayım: HDP ne yapacak? Nasıl bir politik çizgi takip edecek?

Gerçek şu: HDP, PKK/Kandil mahcubiyetini üzerinden atamayıp, kısık sesle terörü olumla tavrını sürdürmeye devam ederse, iktidarın “kullanışlı partisi” olacak. Fezlekeler vs bunun göstergesi...

HEP, ÖZDEP, DEP, HADEP, DEHAP, DTP gibi HDP’nin kapatılacağına ihtimal vermiyorum; iktidar, HDP’yi sadece sert siyasetine araç yapacak... Sandığı halkın önüne şu taktikle koyacak: HDP’den yana mısınız, karşı mısınız? Yani, “milliler”- “gayri milliler”...

Önümüzdeki siyasi gruplaşmanın böyle şekilleneceğini düşünüyorum...

HDP’nin bunu analiz edip silkinmesi gerekmiyor mu?  Eğer bunun yanıtı “evet” ise HDP, ya PKK’nın silah bırakmasını/teröre son vermesini sağlayacak ya da Erdoğan’ın yine kazanmasını sağlayacak...

HDP YOL AYRIMINDA


HDP, Erdoğan iktidarının sona ermesini istiyor mu? Evet!

PKK, Erdoğan’ın iktidarın bitmesini istiyor mu? Soruya “evet” ya da “hayır” demek zor! PKK’nın gergin siyasetten beslendiği sır değil.

HDP bu gerçekle yüzleşmesi gerekiyor artık. İki arada durarak/ “mış” gibi yaparak politika yapılabilir mi?

PKK şiddetinin/ kan davasının “kör savaşa” sebep olduğunu anlamıyor mu? HDP, örtülü seyircilik görevini mi sürdürecek, yoksa terör sürecini bitirecek müdahalede mi bulunacak?

HDP yol ayırımında... İktidarın/Cumhur İttifakı’nın siyasi manevrasını/taktiğini boşa çıkarmasının yolu sorumluluk üstlenip PKK’ya silah bıraktırmakla mümkün görünüyor. HDP de bu siyasi cesaret var mı? Olduğunu sanmıyorum. Örneğin:

12 Haziran 2011 genel seçiminde Barış ve Demokrasi Partisi/ BDP 44 ilde bağımsız adaylarla girdiği seçimde 56 milletvekili kazandı. Aradan on yıl geçti. Hiçbir şey değişmedi; legal siyaset fırsatı bir kez daha değerlendirilemedi, “Özgürlük Bloku” yok olup gitti...

PKK, her legal yapı gibi bu politik hareketin de yok olmasına sebep oldu. İşte... Bu gerçekle yüzleşme zamanı gelmedi mi?

Terörle 50 yıl geçti... Kan siyasetiyle sonuç alınamayacağını HDP çevreleri görmüyor mu? Terör kaynağı Kandil’e karşı sesini ne zaman çıkaracak?

HDP bu oyunu bozmak için ya harekete geçecek ya da kandan beslenen bu siyasi düzen böyle sürüp gidecek...