Fenerbahçe'de Erol Bulut dönemi sona erdi. Sezon sonuna kadar Sportif Direktör Emre Belözoğlu'nun görev yapacağı açıklandı. Ali Koç yönetimi, Erol Bulut ile yolları ayırıp, daha önce hiçbir teknik direktörlük tecrübesi bulunmayan Emre Belözoğlu'nu dümene geçirdi. Üstelik şampiyonluk yarışında çok kritik haftalara girilirken... Hem de önlerinde biri yakın, biri uzak tarihte iki benzer ve başarısız örnek bulunurken: Aykut Kocaman-Christoph Daum ve Tahir Karapınar...

Önce yakın örnekten başlayalım. Ali Koç yönetimi, Ersun Yanal ile yollarını ayırdıktan sonra takımın başına dokuz maçlığına Tahir Karapınar'ı getirdi. Fenerbahçe'nin ligde şampiyonluk iddiası yoktu ama az da olsa Avrupa'ya gitme şansı vardı. Bu kritik dönemde takımın başına geçen, daha önce yardımcı antrenörken devre arasında geldiği Altay'daki 16 maç dışında direktörlük tecrübesi bulunmayan Tahir Karapınar, 9 maçta 4 galibiyet, 4 mağlubiyet, 1 de beraberlik alabildi.

Fenerbahçe sezonu 7. sırada tamamladı. Sezon başında takımın başına Erol Bulut getirildi.

Aykut Kocaman da koltuktan inmişti


Fenerbahçe'nin önündeki bir diğer örnek ise Aziz Yıldırım döneminde... 2009 yılında takımın başına Christoph Daum'u getiren Aziz Yıldırım, Sportif Direktör olarak ise Aykut Kocaman ile anlaştı. Bu ikili, son haftaya kadar sürdürülen şampiyonluk yarışında, 'Bursaspor faciası' olarak adlandırılan maçta evinde şampiyonluğu 'Timsah'a kaptırdı.

Sezon sonu Christoph Daum'un görevine son verildi, Yeni teknik direktör arayışına girişmeyen Aziz Yıldırım yönetimi, Aykut Kocaman'ın sportif direktörlük koltuğundan inip, takımın başına geçmesine karar verdi. Fenerbahçe'den önce İstanbulspor, Malatyaspor, Konyaspor ve Ankaraspor'da teknik direktörlük deneyimi bulunan Aykut Kocaman, bir yıllık sportif direktörlük görevinin ardından üç yıl teknik patron görev yaptı.

Aykut Kocaman'ın Sportif Direktör olarak çalıştığı 2010 yılında kaçan şampiyonluğun ise, Kocaman ile Daum arasındaki anlaşmazlıktan dolayı olduğu yıllar sonra anlaşıldı.

Christoph Daum'un hayatının anlatıldığı kitapta, Alman teknik adamın Aykut Kocaman ile çalıştığı dönem hakkında şu ifadelere yer veriliyor:

"Bütün transferler Aykut Kocaman ve yönetim tarafından yapılıyorduKanat oyuncusu istemiştim. ‘Sana Türk Drogba’yı transfer edeceğim’ dedi ve Gökhan Ünal’ı transfer etti. Hangi futbolcuları istediğimi söylüyordum ama stoper istesem forvet getiriliyordu. Roberto Carlos ve Vederson elimizdeyken bir anda Andre Santos alındı. Akıl almayacak bir iş!"

Kim bilir, belki Erol Bulut da yıllar sonra yazacağı kitapta Emre Belözoğlu ile yaşadıklarını anlatarak bu döneme ışık tutacak.

Söylenenler aynı, zaman aynı...


Geçtiğimiz Kasım ayında Emre Belözoğlu ve Erol Bulut birlikte basın toplantısı düzenlemiş, birbirlerinin görevlerine saygı duyduklarını söylemişlerdi. Hatta Emre Belözoğlu "Sadece, bulunduğum koltukta 'Fenerbahçe'ye nasıl daha yararlı olurum' diye çalışıyorum. Çok iyi bir başkanımız ve teknik direktörümüz var. Ben onlara yardımcı oluyorum" demişti.

Bu sözler, Aykut Kocaman'ın Sportif Direktör olduğu dönemde Christoph Daum'un yerine göreve gelip gelmeyeceği ile ilgili 11 yıl önce verdiği cevabı hatırlatıyor.

Ne demişti Aykut Kocaman:

"Sezon başında bir karar verdim. Ne kulübeye girdim, ne benzeri davranışlarda bulundum. İşime verdiğim kararlar doğrultusunda devam etmeye çalışıyorum. Sahaya inmek gibi asla bir düşüncem yok. Özellikle şunu söylemek istiyorum, Daum'un yerine gelmek gibi bir düşüncem asla ve asla yok. Böyle bir tasarrufum asla olmadı, asla da olmayacak."

Emre Belözoğlu'nun sözlerinin bir kopyası sanki... Mart 2010 yılında söylenen bu sözlerden sonra Temmuz 2010'da Daum gitti, yerine Kocaman geldi. Yani açıklamasından tam dört ay sonra... Tıpkı Erol Bulut ile ilgili açıklamasından dört ay sonra Emre Belözoğlu'nun takımın başına gelmesi gibi... Tek fark Aykut Kocaman'ın sezon başında görevini değiştirmiş olması... Yani şimdiki durumdan daha anlaşılır bir karar...

'Aynı hataları yapmayacağız' demişti


Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, Aziz Yıldırım'ı geçerek başkanlık koltuğuna oturduğu 2018 yılında geçmiş yönetimlerin yaptığı hataları tekrarlamayacaklarını söylemişti.

İlk işi de kurumsal bir yapı oluşturmak, sert dili değiştirmek, gençlere yatırım yapmak oldu. Ancak görevinde bir yılı doldurmadan bu anlayıştan vazgeçti ve eski duruma döndü. Dili sertleşti, yaşı ilerlemiş futbolcular kadroya katıldı, 3 yılda 5. teknik direktör değişikliğine gidildi. Aziz Yıldırım döneminin en çok eleştirilen hatalar, tekrarlanmaya başladı.

Sportif direktörün hiç mi suçu yok?


Evet Erol Bulut Fenerbahçe'nin başında beklenen etkiyi yaratamadı. Ersun Yanal da aynı şekilde... Ancak gelinen bu noktada sportif direktörlerin hiç mi suçu yok? Yapılan onca transfer, ihtiyaç olunan yere değil de alternatifi çok olan bölgeye alınan onca futbolcu, Fenerbahçe'de oynayacak kalitede olmayan isimlerin kadroya katılması...

Şimdi Ali Koç yönetimi, kendi döneminde yapılan, Fenerbahçe'yi çalıştıracak teknik direktörlük tecrübesi bulunmayan Tahir Karapınar kararı ile Aziz Yıldırım dönemindeki Aykut Kocaman-Christoph Daum örneğinin karışımı bir duruma soktu Fenerbahçe'yi...

Yani Fenerbahçe'de aynı şeyi tekrar tekrar yaparak farklı sonuçlar elde etme beklentisi devam ediyor.