Salgının başladığı ilk günden bu yana, toplumun en büyük gereksinimlerinden biri olan “doğru bilgi”yi cesaretle paylaşan değerli bilim insanlarımızdan, Türk Tabipleri Birliği Covid-19 İzleme Komitesi Üyesi Prof. Dr. Kayıhan Pala diyor ki;

“Bugüne kadar, Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA), Avrupa İlaç Ajansı (EMA) ve Birleşik Krallık İlaç ve Sağlık Ürünleri Düzenleme Kurumu (MHRA) gibi kurumlar tarafından geçici kullanım onayı almış olan yalnızca 3 aşı var:

Pfizer/BioNTech, Moderna ve AstraZeneca/Oxford Üniversitesi...

Bu aşılar dışında Sinovac, Gamaleya, CanSino Biologics ve Sinopharm da, şu anda dünyada çeşitli gruplarda kullanımda...

Prof. Dr Kayıhan Pala söz verdiği gibi sırası gelince dün aşısını oldu.


★★★

Ülkemizde Sağlık Bakanlığı maalesef aşı tedarik sürecini iyi yönetemedi. Yeterli dozda etkili aşıyı, dünyanın birçok ülkesinin aksine, kısa sürede sağlayamadı. Bugün itibarıyla dünyada 32 milyondan fazla kişi aşılandı, ABD ve İngiltere gibi bazı ülkelerde aşıların ikinci dozu yapılıyor, örneğin İsrail nüfusunun % 22’sini şimdiden aşılamış durumda. Biz ise çok sınırlı sayıda kişi için (Elimizdeki 3 milyon doz aşı bir buçuk milyon kişi için yeterli) ancak 3 gün önce aşılamaya başlayabildik.

★★★

Türkiye, Dünya Sağlık Örgütü’nün öncülüğünde oluşturulan ‘Uluslararası Covid-19 Aşı Dayanışma Girişimi- COVAX’a da maalesef katılmadı.

Ülkemizde toplumsal bağışıklık eşiğini yakalayabilmemiz için yaklaşık 120 milyon doz aşıya ihtiyacımız var. Sağlık Bakanı’nın açıkladığına göre; şimdilik yalnızca 54.5 milyon doz aşı bağlantısı yapılabilmiş durumda. Üstelik 50 milyon doz sipariş verildiği açıklanan Sinovac şirketinin CoronaVac aşısının etkinlik oranı, (yüzde 50.38) Dünya Sağlık Örgütü’nün yüzde 50 olan ölçütünü ancak sınırda karşılayabiliyor.

Etkinliği çok daha yüksek olduğu bilinen (Pfizer/BioNTech yüzde 95, Moderna yüzde 95, AstraZeneca/Oxford yüzde 70) aşılardan ise kısa erimde ya çok düşük miktarda (Pfizer/BioNTech aşısından 4.5 milyon doz) ya da hiç edinilemeyeceği anlaşılıyor.

Ülkemizde ise 17 aşı çalışması yürütülüyor.

Dünya Sağlık Örgütü’nün veri tabanına göre bunlardan yalnızca bir tanesi (Erciyes Üniversitesi) klinik aşamaya geçebilmiş durumda ve henüz Faz-1 çalışması yürütülüyor. Yerli aşıların bu yılın ilk altı ayında acil kullanım onayı alabilecek ve üretilebilecek duruma gelmesi pek mümkün görünmüyor.

★★★

CoronaVac aşısı henüz Çin, Endonezya ve Türkiye dışında hiçbir ülkede acil kullanım onayı almadı. Ülkemizde Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) tarafından verildiği açıklanan acil kullanım onayının ayrıntıları ise (bu onayın verilmesi sırasında aşı konusunda yetkin bağımsız bilim insanlarının görüşlerine başvurulup başvurulmadığı, onay verilirken aşının güvenliği, etkililiği ve kalitesi ile ilgili hangi bilimsel kanıtların kullanıldığı vb.) henüz bilinmiyor.

★★★

ABD’de acil kullanım onayı için başvuran aşılar (Örneğin Pfizer/BioNTech ve Moderna), FDA tarafından değerlendirilmeden önce aşılara ilişkin tüm bilgiler/veriler kamuoyuna açıklandı ve karar öncesi toplantı kamuya açık yapıldı. Türkiye’den bile bilim insanları, aşı üreticilerine soru sorma olanağı bulabildiler. Sağlık Bakanlığı bu yöntemi tercih etmedi. Böylece bilim insanlarının ve toplumun aşı ile ilgili sorularını bilimsel bilgiye dayalı olarak yanıtlamak fırsatını maalesef kaçırdı. TİTCK şeffaf olmayan bir biçimde çok kısa sürede CoronaVac için acil kullanım onayını verdi.

★★★

Üretici Sinovac şirketi ise şaşırtıcı bir biçimde henüz kendi aşısı CoronaVac için Faz-3 ile ilgili herhangi bir raporu kamuoyuna sunmuş değil. Endonezya, Türkiye ve Brezilya’da yürütülen Faz-3 çalışmalarına ilişkin sınırlı bilgiler ilgili ülkeler tarafından toplumla paylaşılmış olsa da henüz herhangi bir bilimsel rapor yayınlanmış değil. Örneğin aşının 60 yaş üzerindeki etkinliğini henüz bilmiyoruz. Ancak CoronaVac aşısının (genel olarak hastalığa yakalanmaktan koruma oranının FDA ve EMA gibi saygın kurumlardan acil kullanım onayı almış diğer aşılardan düşük olsa bile) ağır hastalığa yakalanmaktan büyük ölçüde koruduğuna ilişkin elimizde bazı veriler var.

★★★

Geldiğimiz noktada karşımızda iki seçenek var:

Ya etkinlik oranı yüksek aşıların temin edilmesini bekleyeceğiz ki; Sağlık Bakanlığı’nın bu aşıları gereksinim duyduğumuz dozlarda temin edip edemeyeceği ve edebilecekse bile ne zaman temin edeceği belirsiz. Ya da CoronaVac aşısını yaptıracağız...”

★★★

Kayıhan Hoca, bu köşede daha önce paylaştığımız bilgileri doğrulayan yazısını “aşıyı olmak, ya da olmamak” sorusunu cevaplayarak bitiriyor:

“Sıram geldiğinde yukarıda belirttiğim hususların bilincinde olarak CoronaVac aşısını olacağım!..”