-Sözün sorumluluğu kişiliğin gereğidir.-

Siyasal girişimler, atılımlar seçmenlerin oyunu sağlamak çabasına, dayanmaktadır. Gerçekten ülkeye, ulusa hizmet amacında olanlar kendi partililerini, yandaşlarını düşünüp gözettikleri kadar olmasa bile tüm yurttaşları için yararlı olmayı amaçlar. “Kısır siyaset” denilen ilkel partizanlıklar ulusal yapıyı yaralar. Eylemler ve işlemler hiçbir ayrım gözetmeden hizmet yarışı biçiminde gerçekleştirilirse yararı kalıcı ve unutulmaz olur. Yalnız kendi partilileri, yalnız kendi yararları için çalışanlar da bir tür bölücülerdir.

Yönetim görevini üstlenenlerin partizanlık ayrımı yerine birleştirici, kaynaştırıcı tutumları kendileri için, ülke ve ulus için daha yararlı olur. Çekişmelerle, kavgalarla boşa giden zaman ve güç yerine geleceğin güvencesi olan duygular, düşünceler, görüşler etkin duruma geçer. Örneğin, Ayyıldız Projesi temel atma töreninde Menderes ve Özal övülürken kurtarıcı ve kurucu Türk büyükleri anılmıyor. Sık sık yineledikleri “Tek parti faşizmi” eleştirisi yapılırken dönem, durum, koşullar sorunlar, uluslararası ilişkiler hiç gözetilmiyor. İlkel partizanlık ulusal değerlerin önüne geçiriliyor. Özellikle Bay RTE’ın “Adaletle, hak ve özgürlüklerde hayata geçirdiğimiz reformlarla cumhurla cumhuriyetimiz arasındaki bağı tahkim ediyoruz” sözü gerçeklerle hiç bağdaşmıyor. Kendilerinden olmayanlara bakış ve yaklaşım biçimlerindeki aykırılık ve sertlik her zaman sırıtıyor.

Yadsınması olanaksız bir gerçek durum, parti genel bakanlığı ile cumhurbaşkanlığı gölgelendi. Tarafsızlık olmayınca yapı değişikliği açık bölünme oldu. Bir partinin genel başkanının tüm ulusu temsil savı gerçeklere aykırıdır. Zaten uygulamalarda, konuşmalarda, sav ve savunmalarda bu durum açık seçik belli oluyor. Karşı partilere ve partililere yönelik sözleri, eleştiri boyutunu aşan suçlama ve karalamaları yanlı tutumunun açık seçik kanıtlarıdır. Ulusu temsilin yanında iktidar partisini temsilde aşırılık demokrasinin kullanımına ilişkin kötü bir örnektir. Cumhurbaşkanlığı makamının anlam ve amacına da aykırıdır. Ulusu temsilin anlamı, amacı ve gerekleriyle bağdaşmayan parti temsilinin asıl görevi de tartışmalı duruma getirmesi kaçınılmazdır. Makamların özelliği, temsilin sorumluluğu bu konularda çok özen gösterilmesini zorunlu kılmaktadır. Temsil bölünmez ve iki yanı birden temsile olanak vermez. Tüm ulusun başkanı asla bir bölümün, birilerinin başkanıymış gibi ayrımcı davranamaz. Partizanlıkla ulusun bir kesimini karşısına alamaz, birlik özeninden uzak kalamaz. Cumhurun başkanlığı tüm yurttaşlara karşı her yönden eşit duruşu ve davranışı gerektirir. Tersine tutum görevi kötüye kullanmaktan başlayarak değişik boyutlarda sakıncalara uzanır.