17 Şubat 2021... Cumhurbaşkanı kabinesini toplayıp karar verdi. Sonra kameraların karşısına geçti, “İllerimizi, bakanlığımızın belirlediği kriterlere göre 4 gruba ayırarak mart ayı başı itibariyle kademeli normalleşme sürecini başlatıyoruz” dedi.


Aynı günün akşamı nobellik sağlık bakanımız, 17 Şubat Türkiye Covid-19 tablosunu açıkladı. Vaka sayısı: 7 bin 325 Vefat sayısı: 86 Toplam vefat sayısı: 27 bin 738...


İşin uzmanları buldukları her kanaldan isyan etti. Yapmayın, hergün zaten 7-8 bin yeni vaka geliyor. Aşılama yaygınlaşmadan kademeli de olsa normalleşme felakete götürür işleri. Gelin, ekonomik altyapısını hazırlayıp 3-4 hafta tam kapatma uygulayalım!


Bunu da doktorlardan, profesörlerden hatta Dünya Sağlık Örgütü’nden daha iyi bilirlerdi, üç maymunu oynadılar tabi.


Hükümetten umduğunu bulamayan derdiyle başbaşa bırakılan çaresiz esnaf razıydı olacaklara. Neremize gelirse gelsindi yani, yoksa batacaklardı...


Ve 1 Mart 2021... Kırmızı, turuncu, sarı, mavi harita çıktı. Kırmızılar hariç her yer açık, kırmızılar hariç cumartesiler serbest oldu.


O gün yeni vaka sayısı 9 bin 891, vefat sayısı 69 olarak açıklandı. Sadece 19 gün sonra vaka sayısı 11 bin birden artıp 20 bini aştı, kaybettiğimiz insan sayısı 95 oldu. Yüzer yüzer değil, biner biner artışa geçti. 22 martta vakalar 22 bin, yitirilen can sayısı 117 idi...


Söylendiği gibi iş kontrolden çıktı... Dört bin dört bin artmaya başladı vakalar. 24 martta 30 bine dayandı. Saatte 6 can yitirdik, 24 saatte 146... Dile kolay 146 diyoruz ya, Türkiye’nin aylarca konuşup gözyaşı döktüğü İzmir depreminde 116 can yitirmiştik!


Anormal normalleşme kararının açıklandığı gün vaka sayısı 7 bin 325, vefat 86... 24 martta ise vaka 30 bin, günlük vefat 146, toplam vefat 30 bin 462!


Bunlar rakam değil candı ama, matematik yalan demez, oy peşinde koşmaz, kıvırmaz, gizlemez dosdoğru gerçeği söylerdi. Al hesap makinesini hesapla; 36 günde yeni vaka sayısı yüzde 300 arttı, yüzde üçyüz!


İş yüzde hesabına dayanınca, dayanamıyor insan bu aymazlığa. Merkezin tepesindeki isim başka bir nedeni yoksa niye sabaha karşı tekmeyi yemişti? Bir önceki başkandan aldığı ‘politika faizini’ yüzde 11’den yüzde 19’a çıkardığı için değil mi... Fark yüzdesi kaç, 8!


Kardeşim yüzde 8 için merkezi tepetaklak yapıyor, dağıtıyorsun. Yüzde 38 değil, 108 değil, 208 değil yüzde 300 artış yaşanıyor vakalarda. Günlük yitirilen insan sayımız 36 günde yüzde 100 artımş. Sadece 36 günde genci yaşlısı, kadını erkeği İKİ BİN YEDİYÜZ YİRMİ DÖRT vatandaşımız birilerinin çılgın sorumsuzluğu yüzünden artık aramızda değil. Kimse hesap vermeyecek mi?


Tamam politikanız sayesinde durduk yere biraz daha fakirleştik, dolar aldı başını gitti. Bu kaçıncı yanlışınız ekonomide, alıştırdınız milleti para kaybedip yokluk çekmeye. Olsun çok çalışır kazanırız, yeniden doldururuz kasalarınızı, hazinenizi... Ya bu giden canlar, geri gelebilir mi dolar gibi? Birileri çıkıp, “Bu iş yüzünden geceleri uyuyamıyorum, vicdan azabı çekiyorum. Keşke erkenden normalleşip lebalep doldurmasaydık mezarlıkları” demeyecek mi?