Her geçen ay artan tarımsal girdi maliyetlerinin altında ezilen ve artık üretemez hale gelen çiftçinin yaşadığı sıkıntının boyutunun ne kadar büyük olduğu Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın ipotekli tarım arazileri hakkında verdiği verilerle bir kez daha gün yüzüne çıktı.

CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen'in ipotekli tarım arazileri ilgili önergesine Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un imzasıyla verilen yanıtta tarım arazileri ile ilgili korkunç gerçeği gözler önüne serildi.

BANKALARA REHİN


Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından verilen yanıtta bakanlığa bağlı Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünden alınan TAKBİS verilerine göre; 2022 Ocak ayı verilerine göre Türkiye’deki yaklaşık 24 milyon hektarlık tarım arazisinden 4 milyon hektarının son beş yılda bankalara rehin bırakıldığı ortaya çıktı.

Başevirgen, Türkiye’nin toplam tarım arazisi varlığının yüzde 16,6’sının ipotek altında olduğunu belirterek şu ifadelere yer verdi:

“Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün verilerine göre; 2 milyon 113 bin 081 tarımsal arazi sahibinin, 4 milyon hektar civarındaki tarımsal arazisini, 3 trilyonun liranın üzerinde ipotek ettirdiği anlaşılıyor. Bu kadar büyük bir ipotek değerine karşılık kullanılan borç tutarının 1 trilyonun üzerinde olacağı varsayılmakta. Bu meblağ çiftçimizin son beş yılda dehşet verici düzeyde bir borca battığının göstergesidir.”

CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen

İPOTEKTE BİRİNCİ SIRADA KONYA YER ALIYOR


Başevirgen, illere göre ipotekli tarım arazileri hakkında da  örnekler verdi.

Manisa’da 6 milyon dekar civarında tarım arazisinin bulunduğunu, bunun 1,5 milyon dekarının ipotekli olduğunu belirten Başevirgen, "Yalnızca Manisa’da 89 bin 458 tarımsal arazi sahibinin, 1,5 milyon dekarlık tarımsal alanı üzerinde 122 milyar 985 milyon lira ipotek var. Özellikle İstanbul 570 milyar lira, İzmir 326 milyar lira ve Kocaeli 310 milyar lira ile tarım arazilerine en fazla ipotek konulmuş illerimiz olarak başı çekiyor" dedi.

"Diğer taraftan Konya, 4,4 milyon dekar civarında ipotekli tarım arazisi ile maalesef Türkiye birincisi durumunda" diyen Başevirgen,

"Tarım Bakanı sürekli çiftçimizin zarar etmediğini ve ürettiği mala ederini verdiklerini söylüyor. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının verileri ortada, neye göre zarar eden çiftçi yok? Çiftçi kazanıyorsa bu kadar borç neyin nesi diye sormak gerekir" şeklinde konuştu.

'ÇİFTÇİLERİN HAZİN DRAMINA ŞAHİT OLACAĞIZ'


AKP iktidarının yerli çiftçiyi desteklemek yerine ithalata dönük yanlış tarım politikalarının bedelini bütün bir halkın ödediğini söyleyen Başevirgen, şöyle devam etti:

"Borcunu borçla kapatmaya çalışan çiftçilerimiz, tarımsal arazilerini bankalara rehin bırakırken iktidar müjde vererek 2022 yılında tarımsal destekleme bütçesinin 29 milyar TL olduğunu açıklıyor.

Tarımda yüzde 300’e varan oranlarda maliyet artışı varken, tarımsal destekleme bütçesinin 29 milyar liraya çıkarılmış olması maalesef yeterli değildir. İktidar artık bu kötü gidişe seyirci kalamaz.

Üretimi teşvik edici ve çiftçiyi daha fazla desteklemeye yönelik acil bir tarımsal revizyona ihtiyacımız var. ‘Paramız var ki ithal ediyoruz’ mantığının bir işe yaramadığını hepimiz gördük. Bu gidişe ‘Dur’ denilmezse ne yazık ki tarlasını, arazisini kaybeden çiftçilerimizin hazin dramına şahit olacağız."