Erzincan’ın İliç ilçesinde Türkiye’nin ikinci en büyük altın madeni ‘Çöpler Altın Madeni’ alanının 3 kat daha genişletilmesi istemine karşı çıkan İliç Doğa ve Çevre Platformu imza kampanyası başlattı. Su kaynakları ve canlı yaşamına ciddi bir tehdit oluşturan madenin, 600 futbol sahası büyüklüğünde siyanür ve sülfürik asitli atık çıkaracağını belirten platform üyelerinin istediği 10 bin imzaya büyük ilgi gösterilerek kısa sürede 9 bin imzaya ulaşıldı.

Kampanyada, “66 milyon ton siyanürü buharlaştırarak atmosfere verecek olan, doğamızı ve sağlığımızı hiçe sayan bu kapasite artışını istemiyoruz!” ifadelerine yer verildi.

YAŞADIĞIMIZ KADİM COĞRAFYAMIZ YAŞANMAZ HALE GETİRİLDİ

Erzincan, İliç’te 2010 yılından beri Kanadalı Anagold Şirketi tarafından yürütülen altın madenciliği faaliyetlerinin bölgedeki yaşamı son derece olumsuz etkilediğinin belirtildiği açıklamada, “Çöpler Altın Maden sahası Kazdağları’ndaki 350 bin ağacın katledildiği altın maden sahasının üç katı büyüklüğünde! Bin 746,52 hektar gibi büyük bir alanı kaplayan Çöpler Altın Madeni Kompleksi, Ekim 2021’de onaylanan Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) raporu ile ikinci kez kapasite artırımı izni aldı.

TMMOB’un ÇED olumlu kararının iptali davasının 13 Nisan’da keşif ve bilirkişi incelemesi olmuş, bu rapor henüz açıklanmamıştır. Doğamızı ve yaşamımızı yok sayan ÇED olumlu kararının iptal edilmesini istiyoruz! Eğer söz konusu kapasite artışı gerçekleşirse:

* Sülfürik asit kullanımının yıllık 9 bin tondan 122 bin tona, siyanür kullanımının ise yıllık 7 binden 11 bin tona çıkarılacak.

* Şu anda 197 futbol sahası büyüklüğündeki siyanür ve sülfürik asitli atık havuzu 600 futbol sahası büyüklüğüne çıkartılacak.

* 66 milyon ton siyanürü buharlaştırılarak atmosfere verilecek.



KAPASİTE ARTIŞINI İSTEMİYORUZ!

Türkiye’nin en büyük su toplama havzasına sahip Fırat Nehri’ni besleyen Karasu’nun yanı başındaki maden hali hazırdaki büyüklüğü ile bile su kaynakları için açık bir tehdit unsuru iken daha da büyütülmesinin düşünülmesinin bile yanlış olduğunun vurgulandığı açıklamada ayrıca şunlara yer verildi:

* On binlerce insanın hayatını kaybettiği 1937 Erzincan depremini yaşayan bölgemiz birinci dereceden deprem bölgesi iken, fay hattına bu kadar yakın bir alanda bu çaplı bir kapasite artışı olası bir depremi büyük bir felakete dönüştürmek demektir.

* Proje sahası Munzur Dağları ekosistemi içerisindedir. Bilimsel araştırmalarla zengin bir biyoçeşitliliğe ve endemik tür varlığına sahip olduğu ortaya konan Munzur ve Fırat Havzası’nın koruma altına alınması gerekirken kapasite artışı ile daha da zehirlenmesine göz yumulamaz.

* Canlı yaşamını tehdit edecek derecede toksik bir kimyasal olan siyanürlü liçleme yasaklanması gerekirken, daha da büyütülmesi düşünülemez!

* İliç’te kanser vakalarındaki artış ve ölümlere neden olan bu zehrin daha da yaygın kullanılmasına müsade edilemez!

İliç Doğa Ve Çevre Platformu olarak; Çöpler Altın Madeni Kompleksinin kapasite artışı için verilmiş olan ÇED olumlu kararının iptal edilmesini ve kapasite artışının gerçekleşmemesini, doğa ve yaşam savunucuları olarak en temel hak ve özgürlüğümüz olan sağlıklı bir çevrede yaşama hakkımızı talep ediyoruz.”