İstanbul Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız’ın ev sahipliğinde düzenlenen kültür-sanat konulu, ‘Beyoğlu Sohbetleri’ etkinliğine, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop onur konuğu olarak katıldı. Etkinliğe çok sayıda AKP’li yönetici ve milletvekili, farklı dinlerden liderler, çok sayıda ülkenin başkonsolosları, bir çok akademisyen ve gazeteci katıldı.

Beyoğlu’nda bulunan Pera Palace Hotel’de düzenlenen ve akşam yeğiyle başlayan etkinlik, şarkıcı ve Türk Sanat Müziği sanatçısı Mine Geçili’nin konseriyle devam etti.

Meclis Başkanı Mustafa Şentop ile Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız’ın sohbeti, konserin bitmesinin ardından başladı. Şentop, sohbet esnasında katılımcıların yönelttiği soruları da cevapladı.

“MİLLİ MÜCADELE İÇİN ÇOK KIYMETLİ BİR YER”

Sohbet başlangıcında konuşan Beyoğlu Belediye Başkanı Yıldız, “Bulunduğumuz yer Pera Palas. Beyoğlu için, İstanbul için, Türkiye için ve hatta Milli Mücadele için çok kıymetli bir yer. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, Milli Mücadele’yi başlatmadan önce bir müddet bulunduğu yerdir. Burada başlayan mücadele, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluşuyla bir noktaya geldi” dedi. Yıldız, “Siz şimdi gazi meclisin başkanı olarak, Milli Mücadele’nin başlangıcı kabul ettiğimiz bu yerde bulunmakla ilgili hissettiğiniz duygularınızı almak isteriz” diyerek sözü Şentop’a bıraktı.

“İNSAN KENDİSİNİ BU MEKANDA TARİHLE BÜTÜNLEŞME HİSSİYATI İÇERİSİNDE GÖRÜYOR”

Şentop, “Burası İstanbul’un, ‘söylediğiniz hususlar dahil olmak üzere’ en merkezi mekanlarından birisi. 1908-1909 Meşrutiyet yılları. Sonra İtithat ve Terakki’nin ileri gelenlerinin bir araya geldikleri mekanlar burada. Gazi Mustafa Kemal’de 1917’den itibaren önemli görüşmelerini, toplarını bu mekanda yapmıştır. Onun için bu mekanda başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere yine geriye dönük baktığımızda çok meşhur devlet adamlarından önemli simalar var. Burada konaklamış. Bu mekanda insan kendisini bu mekanda tarihle bütünleşme hissiyatı içerisinde görüyor” ifadelerini kulandı.

“ÖNÜMÜZDEKİ 30 YILLAR BİRLİKTE BÜYÜK İŞLER BAŞARDIĞIMIZ YILLAR OLACAK”

Gazetecilerin sorularıyla ilerleyen sohbette söz alan Azerbaycan Televizyonundan bir muhabirin, Karabağ’ın geri alınmasıyla ilgili sorusunu yanıtlayan Şentop, “İkinci Karabağ savaşı, zaferle sonuçlanan savaş esnasında Azerbaycan’ı ziyaret ettik. O sıralarda Gence’de sivillere saldırılar yapılmıştı. Ziyaretimiz sırasında Gence’ye gittim. O yerleri gördük. Tabi çok önemli tarihi, kadim bir şehir. Ama daha sonra geçtiğimiz Temmuz ayıda yine Bakü’de Pakistan-Azerbaycan-Türkiye Meclis Başkanları olarak güçlü bir mekanizma oluşturduk. Bir Bakü deklarasyonu yayınladık. Sonra hep beraber Şuşa’ya gittik. Şuşa çok müstesna, özel bir şehir. Sanıyorum Haziran ayı başında Bakü’de bir program var. Bir kongre. Ağırlıklı olarak Bakü’de yapacağız ama daha çok kültür-sanat ve müzik ağırlıklı olan kısmıyla ilgili Şuşa’da birkaç oturum yapacağız. Önümüzdeki 30 yıllar çok daha sıkı ilişkilerin olduğu, birbirimize çok daha fazla destek olduğumuz, birlikte büyük işler başardığımız yıllar olacak” dedi.

“TEDAVİLERİN DE BAŞTA AŞI OLMAK ÜZERE KÜRESEL OLMASI LAZIM”

Salgın hastalıklar süreci ve göç ile ilgili konuşan Mustafa Şentop, “Salgın süreci dünyadaki değişimleri hızlandırmakla beraber bize, insanların birbirine ne kadar bağlı olduğunu, ne kadar mahkum olduğunu gösterdi. Küreselleşme dediğimiz olguyu ilk olarak paranın küreselleşmesi, malların küreselleşmesi olarak algılıyoruz. Daha sonra insanların küreselleşmesi serbest dolaşma bağlamında algılamaya başladık. Ama salgınla beraber gördük ki, hastalıklar da virüsler de küresel. Çin’de ortaya çıkan bir virüs, dünyayı, çok kısa bir zamanda ulaştırdı. Hastalıklar, salgınlar küreselse tedavilerin de başta aşı olmak üzere küresel olması lazım. Aynı şey göç bağlamında baktığımız zaman insanların kendi memleketlerinde, evlerinde, doğdukları, yaşadıkları şehirde hayatlarını devam ettirmelerinin daha önemli olduğunu gösteriyor. Ama bunu biz, onların kendi mekanlarında yaşatmak için el birliği yapacağımıza, masraf yapacağımıza, ‘aman onlar belli ülkelere girmesin’ diye, ‘göçü nasıl engelleriz’ diye para harcıyoruz” ifadelerini kullandı.

Beyoğlu Belediye Başkanı Yıldız, programda Rusya Başkonsolosu ile Ukrayna Başkonsolosu’nun olduğunu belirterek, iki ülke arasındaki gerginliğe değindi. Yıldız, “Şu anda Rusya ve Ukrayna Başkonsolosları aramızda. İnşallah barış ve huzur tesis edilmiş olacak. Sayın Cumhurbaşkanımız’ın arabulucu olma konusunda gerek Zelenski (Volodimir) ile gerek Putin (Vladimir) ile görüşmeleri olacağını ifade ettiler” dedi.

‘SALDIRININ İŞGALİN BÜYÜĞÜ KÜÇÜĞÜ OLMAZ’

Konuyla ilgili konuşan Şentop, Ukrayna devlet başkanı Zelenski’nin ifadelerini hatırlatarak, “Zelenski, ‘Bizler devlet yöneticileri olarak, siyasetçileri olarak halklarımızın mutluluğu, huzuru için çalışıyoruz. Dolayısıyla herhangi bir kişinin huzursuzluğu, üzüntüsü azdır, daha çok olursa daha çoktur diye değerlendirme yapmak yanlış olur. Huzursuzluğun, saldırının, işgalin büyüğü küçüğü olmaz” diyordu ifadesinde. Hakikaten öyle” ifadelerini kullandı.

“TARİH İÇERİSİNDE BİR 100 YIL BİZE GÖSTERMİŞTİR Kİ SAVAŞLARLA HİÇBİR ŞEY ELDE EDİLEMEMİŞTİR”

Konuyla ilgili görüşünü de açıklayan Şentop, “Tarih içerisinde bir 100 yıl bize göstermiştir ki, çatışmalarla, katliamlarla, savaşlarla hiçbir şey elde edilememiştir bu güne kadar. Hiçbir sorun çözülememiştir. Barış içerisinde yaşamak için müzakere yoluyla, diyalog yoluyla sorunları ele almalıyız. Farklı fikirler arasında bir araya gelinerek uzlaşma ortamı yakalanabilir. İnşallah Ukrayna ve Rusya arasındaki şu anki durumda barış ve diyalog sayesinde çözülür. Yoksa bunun bölge için hayırlı sonuçları olmaz" şeklinde konuştu.