3 Aralık 2017... Cumhurbaşkanı Erdoğan konuştu: “Şimdi Türkiye’ye bir kumpas uyguluyorlar. Bazı haberler alıyorum, bazı sinyaller alıyorum. Bazı işadamlarının varlıklarını yurtdışına kaçırma gibi bir gayretleri olduğunu duyuyorum. Buna izin verilmeyecek, bu adımlar vatana ihanettir.”

21 Nisan 2018... Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’nda konuştu: “Her kim işini, ticaretini, yatırımlarını büyütmek, geliştirmek, yaygınlaştırmak için değil de para kaçırmak için böyle bir yola tevessül ediyorsa kimse kusura bakmasın onu da affetmeyiz. Sadece bizim değil, 81 milyon vatandaşımızın eli, böylesi bir yola tevessül edenlerin hem bu dünyada hem de öteki dünyada yakasında olacaktır. Bir kez daha söylüyorum. Bu sözlerim yurt dışında yatırım yapanlara değil, yurt dışına varlık kaçıranlar varsa onlaradır.”

Bu konuşmalardan 4-5 yıl sonra...

İstanbul Sanayi Odası’nda Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu bir listeden bahsetti:

“Kamu bankaları ortalama yüzde 15.8 faizle 500 milyar TL kredi verdi. Özel bankalardan yüzde 22 üzeri faizle kredi almayın. Kredilerle gidip döviz aldınız, hepsinin listesi var, listede İSO üyeleri de var. Hem ucuz kredi alayım hem döviz alayım olmaz. 24 Şubat’tan bugüne şirketlerin ucuz kredi çekip 55 milyar dolarlık döviz aldığını tespit ettik. Şirketlerin yurtdışında kayıtsız 500 milyar doları var deniyor. Yüzde 90’ı yalan olsa yüzde 10’u doğru olsa 50 milyar dolar. Bu paraları bozdurmalılar. (29 Temmuz 2022)”

Yurt dışına para kaçıranlar


Erdoğan “yurt dışına varlık kaçıranları duyduğunu” söyledi, Kavcıoğlu da “Şirketlerin yurtdışında kayıtsız 500 milyar doları var deniyor. Kredilerle gidip döviz aldınız, liste var” dedi.

“Duyuyorum, deniyor ve liste”...

Kim bu para kaçıranlar, listede kimler var? Şu anda herkes zan altında ve açıklanmalı! Şahap Kavcıoğlu’nun konuşmasındaki “Kayıtsız 500 milyar dolar” cümlesinin de altı çizilmeli. Çünkü... Kayıt dışı ekonomi en büyük sorunlardan biri!

Kayıt dışı ekonomi: Devletten gizlenen, kayda geçirilmeyen/geçirilemeyen, denetlenemeyen faaliyetler... Enformel ekonomi... İllegal ekonomi, gayri resmi ekonomi, gizli ekonomi! Ekonomi-politik tespitlere göre, 1980 sonrasında tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de neoliberal ekonominin yarattığı tahribatın ekonomideki yansıması! Kara para ekonomisi, suç ekonomisi ve kayıt dışı ekonomi!

Ortak kanıya bakalım: Vergi yükü dağılımında adalet ilkesinin ortadan kalkmasıyla, kayıtdışı ekonomi gelişti.

Örneğin 2001’de Devlet Planlama Teşkilatı’nın (DPT) “Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı/Kayıtdışı Ekonomi Özel İhtisas Komisyonu Raporu”nda şu cümleler var:

“... Kayıtdışı ekonomide ödemelerin daha çok nakit para kullanılarak gerçekleştiriliyor olması, fiyat istikrarının olmadığı durumlarda, kayıtlı ekonomi yanında kayıt dışı ekonomide de istikrarlı bir para birimi arayışına ve dolar ve euro gibi nispeten istikrarlı para birimlerinin ekonomide yaygın olarak kullanılmasına, yani ‘dolarizasyona’ yol açmaktadır.”

Fiyat istikrarı bugün de yok... Dolarizasyon var. DPT’nin 21 yıl önce hazırladığı raporun ayrıntılarında da sanki bugün anlatılıyor. Nasıl mı?

Suç ekonomisi ve enflasyon


“... Suç ekonomisinin toplumda varlığını sürdürmesi ve büyümesi, öncelikle toplumun ekonomik, toplumsal ve siyasi yapısıyla ilgilidir. Suç ekonomisinin payının uzun dönemde azaltılması, buna zemin oluşturan yapının değiştirilmesi ile mümkündür.

“... Suç ekonomisi ile mücadele ve karaparanın aklanmasının önlenmesi için bu kapsam dışında kalan kayıtdışı ekonominin mutlak surette kayıt altına alınması gerekmektedir.

“... Zira kayıt dışı ekonomi güçlendikçe kayıtlı ekonomide de kayıplar başlamaktadır. Bu bağlamda kayıtdışı ekonomiyi besleyen en önemli unsurlardan birisi olan enflasyonla mücadeleye ağırlık verilmesidir.

“... Gelir dağılımındaki bozukluğun düzeltilmesi, nüfus artış hızının düşürülmesi, büyük kentlere göçü engellemek üzere ülkenin az gelişmiş yörelerinde istihdam imkanlarının artırılması şarttır.

SONUÇ: Bugün duyumlarla, eldeki listeyi tehdit unsuru kullanarak değil, DPT gibi kurumlarla, kamucu ekonomiyle ve planlamayla bu sürecin aşılacağını görmeyenler devletin arşivlerine girsinler. Yolsuzluk ekonomisi üzerine kafa yorsunlar. Yurt dışına para kaçıranları bulmak kolay çünkü çok uzakta değiller!