Sevgili okurlarım Türkiye’de normal olmayan ve hepimizi şaşırtan olaylara tanık oluyoruz...

Birkaç gün önce medyada görüntülü bir haber yer almıştı.

Gaziantep’te Kızılay kan bağışı kampanyası başlatmış. Çok güzel ama ötesi normal değil, hatta üzücü.

Kampanyaya katılıp kan verecek herkese bir çift spor ayakkabı verileceği açıklanmış.

Görüntülü haberde (bizim gazetede de çıkmıştı), uzun kuyruklar var.

Abartmadan söylüyorum, binlerce kişi kuyrukta bekliyor.

Peki acaba insanlarımız o kuyruklara kan vermek için mi girmiş?

Hayır, bedavadan bir çift spor ayakkabı edinmek için bekleşiyorlar.

O ayakkabıların işporta fiyatı bilemediniz 30 lira.

Sırada bekliyor, kayıt yaptırıp kan veriyor ve sonra ayakkabınızı alıp gidiyorsunuz.

Acı gerçek işte bu aşamada suratımıza tokat gibi çarpıyor.

Vatandaşa “Sizi kan vermeye davet ediyoruz. Kan verin de bir hayat kurtarın” çağrısı yapılsa, bu yapılırken ucuz ayakkabıdan söz edilmese, belki birkaç kişi gelip kan verecek ve her şey orada bitecek!

İş o noktaya gelmiş ki Türk toplumu kanını verirken bile ‘beleş’ peşinde...

Bunu yapanlar acaba haksız mı?

O kuyruklarda bekleşenler açısından bakıldığında haklılar...

Zira hayat pahalılığı altında çaresiz kalıp ezilmişler...

Beleş bir çift ayakkabıyı duyunca koşup kuyruğa giriyorlar, saatlerce bekleşmeyi göze alıyorlar, sıra kendilerine geldiğinde ayakkabılar tükenmiş olduğu için hüsranla geri dönüp gidiyorlar.

Kan vermek falan o anda unutuluyor çünkü avanta ortadan yok olmuş oluyor!

Bu olay ülkemizin ve insanlarımızın ne duruma düşürüldüğünün somut göstergesidir.

Ancak arada kaynadı gitti.

★★★

Bu iktidarın bir İstanbul milletvekili var...

Üç dönemden beri Meclis’te.

Adı Şirin Ünal.

Mesleği ilginç... Emekli kurmay pilot.

Jet pilotu emekli tümgeneral.

Son günlerde yaşadığımız olayları, Atatürk havalimanının nasıl ve hangi gerekçeyle kapatıldığını, kimlere peşkeş çekildiğini, milyarlarca dolarlık ulusal varlığımızın pistlerinin  iş makineleri sokularak nasıl mahvedilmek istendiğini, kapalı kapılar ardında verilen kirli ihaleleri hepimizden daha iyi bilmesi ve üstelik konuşması gereken bir iktidar milletvekili.

Partisinde bu konuyu kendisinden daha iyi bilecek başka bir kimse olduğunu sanmıyorum.

Elini vicdanına koysun ve konuşsun!..

Eğer inanıyorsa “Havacı pilot general kimliğimle konuşuyorum, bu yapılanlar doğrudur. Atatürk havalimanı iptal edilmelidir” deyip kamuoyunu yönlendirsin!

Peki konuşabilir mi?

Partisinden korkar ve ağzını bile açamaz.

Konuşunuz Şirin Paşam konuşunuz!

★★★

Dikkat çeken bir başka olay...

Muhalefet belediyeleri üzerinde kurulan baskılar.

Birkaç gün önce kamuoyuna açıklanan haberler vardı. İstanbul’da CHP’li Kadıköy belediyesinde rüşvet ve yolsuzluk olayları ortaya çıkarılmış ve soruşturma başlatılmış.

İki gün önce benzer bir haber çıktı, bu kez aynı hadise yine CHP’li belediye olan İstanbul Maltepe’de gerçekleşmiş.

Bazı zabıta memurları gözaltına alınmış.

Ortada fol yok yumurta yok ama bu işin Türkçesi özetle şöyle:

Türkiye’deki bütün muhalefet belediyeleri tu kaka!.. Onlarda her türlü rüşvet, yolsuzluk ve benzeri pis işler var.

Buna karşın AKP’li bütün belediyeler sütten çıkmış ak kaşık!

Onlarda rüşvet, yolsuzluk, israf falan asla ve kesinlikle yok!

İnsaf yani yaa!..

Onların pek çoğunda aynı şeyler yok mu?

İktidarın bütün amaca özellikle (İstanbul’da olduğu gibi) CHP’li belediyelerin yetkilerini budayıp kamuoyuna “Vay namussuzlar vay... Demek ki bunlar rüşvet alıyormuş, yolsuzluk yapıyormuş” dedirtebilmek!

Bu gibi yolsuz işlere kim bulaşırsa bulaşsın, parti ayırımı gözetmeden hepsine karşı çıkmak bizim gibilerin görevidir. Yeter ki yalan söylenmesin.

Ama devlet bu gibi konularda ‘taraf’ tutamaz, muhalefet belediyelerini uluorta ve rast gele suçlayıp topluma hedef gösteremez.

İktidar, gücünü giderek yitiriyor ve bunun paniğini yaşıyor.

Şimdi kendince bulduğu son çare muhalefet belediyelerini suçlamak!

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını bile elin yabancı uyruklularına dolarla satmaktan utanmayan, Atatürk havalimanını iptal edip kapatmaya kalkışan bir iktidarla karşı karşıyayız.

Bu gidiş normal değil.

Hepimize kolay gelsin!