Sevgili okurlarım, memleketin bozuk eğitim sistemi her yönden bize ses veriyor ama çoğu zaman dikkat etmiyoruz.

Karşımıza çıkan acı gerçekleri belki hafife alıyor, belki de “Bireysel olaydır, önemli değildir” deyip geçiştiriyoruz.

Özellikle bazı gençlerle günün birinde karşılaştığımda ve onlardan böylesine şaşırtıcı bilgi kırıntıları geldiğinde ben de bazen aynı doğrultuda düşünmek zorunda kalıyorum!

Sonra kendime öfkeleniyorum ama başka ne yapabilirim ki...

★★★

Atv televizyonunda haftanın belli günlerinde ilginç bir bilgi yarışması yer alıyor. Tıktık yaparken denk gelirsem izlemeye çalışıyorum.

Yarışmacılara bazen çok güzel, bazen de anlamsız sorular soruluyor.

Programın  sunucusu  Kenan İmirzalıoğlu.

Geçen akşam yine denk geldi ve izledim...

Sıradaki yarışmacı bir genç kız.

Kendisini tanıtırken tıp fakültesi öğrencisi olduğunu söylemiş, o cümleyi kaçırmışım.

★★★

Sıra ikinci veya üçüncü soruya gelmişti...  İmirzalıoğlu soruyu okudu:

“1924 anayasasında ve 1960 anayasasında Türkiye’nin başkentinin hangisi olduğu yazar?”

Sonra, yarışmacı kıza yanıt seçeneklerini okudu:

A-İstanbul, B-Ankara, C-Erzurum, D-Sivas.

Böylesine basit bir soru...

★★★

Ancak kız ne diyeceğini bilmiyordu...

Joker hakkını kullandı ve stüdyodaki  seyircilere sorulmasını istedi.

Aynı soru bağlayıcı olmadan seyircilere soruluyor.

Yarışmacı onlardan gelen sonuç doğrultusunda yanıt hakkını istediği gibi kullanıyor.

Seyircilerden ortaya çıkan tablonun dağılımı şöyle oldu:

Yüzde 40 Ankara, yüzde 16 İstanbul, yüzde 28 Erzurum ve yüzde 16 Sivas...

★★★

Tıp fakültesi öğrencisi genç yarışmacı seyircilerden gelen bu yanıta herhalde güvenmedi ki, ikinci joker hakkını kullanmaya karar verdi.

Böylece yanlış olan iki seçenek elendi...

Erzurum ve Sivas gitti...

Ekranda sadece Ankara ve İstanbul kalmıştı...

Ve çok şükürler olsun ki yarışmacımız bu kez bildi!

“Ankara” deyiverdi!

Böylece beş bin lira kazanmış oldu!

★★★

Bu kız aslında öyle sıradan bir yarışması değildi...

Dünyadan habersiz olması da onun suçu değildi.

Okuduğu okullarda öylesine yetiştirilmiş, kafası belki saçma sapan ve gereksiz ezber bilgilerle doldurulmuş, sadece sınav notları açısından bakıldığında ‘başarılı’ olmuştu.

Öyle ya, aksi olsaydı üniversite sınavlarında en yüksek puan almayı gerektiren tıp fakültesini kazanması mümkün olur muydu?

Eğitim sürecinde herhalde memleket gerçeklerine ve sorunlarına hiçbir biçimde kafa yormamış, kitap okumamış, sadece derslerine yumulmuştu.

★★★

Bizim zamanımızda, özellikle lise ve üniversite öğrenciliğimiz sırasında, az da olsa böyleleri yine vardı!

Şimdi de mutlaka vardır.

Onlara hafız derdik...

İşleri güçleri ezberlemekti!

Ama bu yarışmacı genç kız gibilerin halâ var olduğunu ve ortalıkta dolandığını doğrusu düşünemezdim.

★★★

O gece ‘Kim Milyoner Olmak İster’ yarışmasında bir gerçek daha ortaya çıktı.

Soru yarışmacının ilk joker hakkı kapsamında seyircilere de sorulmuştu.

Evet!..

Başkentimiz her iki anayasada da Ankara’dır diyenlerin oranı sadece yüzde 40 oldu.

Bazıları İstanbul, Erzurum, Sivas diyordu!

Bu yazdıklarım bir yarışma programına özel şeyler değil.

Onun çok ötesinde Türkiye’nin bilinçli olarak nerelere sürüklendiğinin, hangi cehalet kıskacı içerisinde boğulduğunun bir aynası.

Alarm zilleri çalıyor, çoğumuz farkında değiliz.