Yerleşik savunmaya hücum edilirken, geçişlerde başarılı olmak lazım. Bunun sonucu, hücumları da etkili organize etmek anlamına gelir. Özellikle Sivasspor’un pas opsiyonlarını kapatarak, kompakt bir yapı sergiledi Fenerbahçe... Bu anlayış, ilk yarıda iş yaptı. Bir de atakları hızlı geliştirmeniz golü bulma şansınızı artırır. Sol kanattan Valencia çabuk geldi. Ön direğe çok iyi top attı. Zajc, topu ağlara gönderdi.

İlk devre takım savunmasında başarılıydı Fenerbahçe. Fark artabilirdi. Meşhur ‘Kiev karambolü’ Sivas’ta yaşandı. Berke, savunma ve atılamayan gol... Top ağlara gitse, maçın rengi değişebilirdi.

Herhalde İsmail Kartal devre arasında “Arkadaşlar, oyunu kendi yarı sahamızda kabul edeceğiz. Sistem değişti” dememiştir. Çünkü ilk yarıdaki Fenerbahçe, bu maçı rahat alırdı.

Fenerbahçe çok zor anlar yaşadı. Yatabare’nin şutu direkten döndü. Gol “Geliyorum” diyordu. Henrique’nin şutunu Berke çıkaramadı. Zaten ikinci yarıdaki oyun anlayışı ile “Bana gol atabilirsin” demişti Fenerbahçe...

Ne Pelkas ne de Berisha ilaç olamadı. Direk engel olmasa, Sivasspor maçı kazanacaktı.

Bu maç bana şunu gösterdi: Fenerbahçe’ye kesinlikle usta golcü lazım.

Dün erken başladık futbol heyecanına. Malatya-Beşiktaş maçında neler kaçtı Beşiktaş adına... VAR ile gelen penaltı ile maç 1-1 bitti. Ama ben düdüğü beğenmedim. Penaltı kararı yanlıştı.

Şu gerçeği yazmam lazım: Batshuayi’nin yanında Aboubakar olsa ne olurdu acaba?