Büyük Şairimiz Yahya Kemal Beyatlı “Sessiz Gemi” adlı o ünlü şiirinde ne diyor?

“Artık demir almak günü gelmişse zamandan
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan…”

Artık AKP’nin de iktidardan demir alıp gitme zamanı geldi ve geçiyor…

Görünen şu ki ülkeyi yönetmekte artık zorlanıyorlar. Özellikle de uzmanların iddiasına göre, dünyada örneği olmayan ekonomik yöntemleri denemeye kalkmakla da büyük bir şaşkınlık içinde oldukları gün gibi ortada.

Bu yeni ekonomik yöntemin de ne getirip ne götüreceğini bilmiyorlar. Bilmiyorlar çünkü üst yöneticilere, yeni yöntemle ilgili soru sorulduğunda her yetkili ayrı bir cevap veriyor.

İktidarda olduğunuz yaklaşık 20 yılın, bir ilk on yılına bir de son on yılına bakın. Aradaki yönetim beceriksizliği ve ekonomideki uçurumu siz de göreceksiniz.

Özellikle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile birlikte tek adam yönetimi, işlerin iyice çığırından çıktığını açık ve net gösterdi. Hani ünlü bir sözü vardı AKP genel başkanının,

“Nereden nereye”
İşte oradan, buraya!..

Sayın Cumhurbaşkanı, Saray’a yerleşince halktan tümüyle koptu ve sanki ayrı bir dünyada yaşamaya başladı. Çünkü halkın bu ekonomik sıkıntılar içinde neler yaşadığından haberi yok.

Sayın Cumhurbaşkanı, bu denli yoğun gündemi içinde kendisine, danışmanları tarafından ne anlatılırsa onlara inanıyor ve konuşmalarını da ona göre yapıyor. Halk ekmek kuyruklarındaki kilometrelerce uzayan kuyruklar bile Sayın Erdoğan’a nasıl anlatılıyor ki, Sayın Erdoğan konuşmalarında bu görüntülere inanmadığını, ekonomik sıkıntı olmadığını söylüyor. İnanılır gibi değil.

Bu sadece bir örnek !..

Gerçek şu ki, halkın büyük çoğunluğu artık bu iktidara inanmadığı gibi, güvenini de yitirdi. Yani ciddi bir güven bunalımı var!..

AKP’nin iktidarda kaldığı her gün Türkiye daha büyük dar boğazlara doğru hızla ilerliyor. Özellikle yeni yılla birlikte yağmur gibi gelen zamlarla halk tam bir çaresizlik içinde. Halk bu zamlarla nasıl başa çıkacağının derdine düşmüşken, Bakan da çıkıp demez mi? “Bunları Allah yaptırıyor” diye.

Her ne kadar 2023’te seçim deseler de yapılan son uygulamalar ve para operasyonları gösteriyor ki AKP’de durum hiç de iç açıcı değil. Konuştuğumuz AKP’li milletvekillerinin çoğu da bu durumdan mutlu olmadıklarını, çeşitli çevrelerde dile getiriyorlar.

AKP, şu an da iktidarda kalmaya o denli kilitlenmiş ki ülkenin içinde bulunduğu dertlerle ilgili çözümleri bulabilecek ne zamanları ne de çözümleri yok. Yapılan tüm operasyonlar günü kurtarmak ve iktidarda kalabilmek!..

Seçim 2023’te deseler de Sayın Bahçeli’nin erken seçim demesine de gerek kalmayacak.
AKP içinde yakın bir gelecekte büyük kopmalar olacağı iddiası da çok yoğun. Bu kopmalar sonucu zorunlu seçim diyecekler. Bunu biz değil, çok sayıda AKP milletvekilleri dost meclislerinde dillendiriyor.

AKP içinden kopmalar olacak konusu bana alıntı bir öyküyü hatırlattı.

“Adamın  birinin burnunda yaralar çıkmış.

Önemsememiş, uzun zaman doktora gidememiş.

Bir süre sonra burun simsiyah olunca mecburen eşiyle birlikte doktor doktor dolaşmaya başlamışlar.

Gittiği ilk doktor;

“Bu yara iyileşmez, kesmek lazım."

Deyince adam hemen itiraz ederek başka bir doktora gitmiş...

İkinci doktor da aynı şeyi söyleyince bu defa karısı karşı çıkıp “Olmaz öyle şey” diye diretmiş.

Son bir umutla ünlü bir cerraha daha gitmişler.

Doktor bir adama bir de ailesine bakıp:

“Merak etmeyin… Bunu kesmeye gerek yok. Yakında kendiliğinden çürüyüp düşer...” demiş...

İktidar partisinin durumu da buna benziyor.

Yok erken seçimle mi düşer, yok genel seçimle mi düşer?

Valla bu saatten sonra hiç dokunmaya, karışmaya gerek yok, bence kendiliğinden düşer..."

SON SÖZ: Afrika’ya ilaç göndermeye karar vermiştik. Fakat hepsinin üzerinde TOK KARNINA yazıyordu. CHARLES  BUKOWSKİ