Enes Kara, başta analar olmak üzere, içimize bir yanardağ ateşi bırakarak göçtün. Mekanın cennet olsun, nurlarda uyu sevgili Enes.

Çektiğin video ve bıraktığın mesajla ülkenin şu anda içinde bulunduğu karanlığı TÜM ÇIPLAKLIĞI İLE ortaya koydun. Sen o körpecik beyninle ülkenin nerelerden nerelere evrilmeye çalışıldığını gördün ve isyan ettin. Yaktığın bu ışık ana babalar ve geçlerin bu karanlığı görüp, aydınlığa dönüşlerini sağlayacaktır.

Sen, Cumhuriyet’in ikinci “Kubilay’ısın…

Ölmedin, hep aydınlık ve  özgürlük şehitleri gibi yüreklerimiz de sonsuza kadar yaşayacaksın.

Senin aramızdan ayrılışının ardından, Sayın Kılıçdaroğlu’na senin  ayrılışınla ilgili mikrofon uzatıldığında, ‘etik sebeplerden dolayı açıklama yapmayacağım’ dedi…

Bu talihsiz cevabı verenin kim olduğunu soruyorsun? Söyleyeyim, Cumhuriyet’in Kurucu partisi CHP’nin Genel Başkanı!.. İnanmam, Atatürk’ün kurduğu CHP’nin Genel Başkanı böyle bir söz etmez, bir yanlışlık olmasın? Enes, eski CHP değişti, artık Y(yeni) CHP diyorlar.

Sayın Kılıçdaroğlu, ortalık toz duman, Cumhuriyet’in kurucu değerleri yıkılmaya çalışılıyor, siz hala “Etik” değerler diyor ve geçiştiriyorsunuz. Bu cevabınız bırakın partiyi, tüm Cumhuriyetçi kesimlerde büyük bir şaşkınlık yarattı. Nasıl olur? Bu yaşananlar karşısında Genel Başkan nasıl susar? Acaba,
bu suskunluk, tarikat oylarına  şirin görünmek adına mı, yoksa dinci kesimin eleştirilerinden çekinerek mi yapılıyor?

Şimdi anlaşıldı ki Kemal Bey bir süre önce  “Helalleşelim” sözünü boşuna söylememiş...

Taban diyor ki, sayın Genel Başkan’ın yerinde olsak, ilkin kendi genel başkanı olduğu partinin seçmen ve parti örgütleri ile helalleşiriz.

10 yıllık genel başkanlığı sürecinde, partiyi getirdiği nokta ve partide yaşananları da şöyle sıralıyorlar.

Kemal bey, genel başkan seçildiğin de başaramazsam giderim demişti? 10 yıldır girilen  tüm seçimler kaybedildi ama hala koltukta oturuyor.

Hatırlar mısınız, bir dönem Cumhuriyet’in kurucu partisinin adını Yeni CHP diye tanımlamıştı!..

Cumhuriyet’in kurucu liderlerine hakaretler yağdıran, Cumhuriyet’in kurucu ilkelerine karşı olan insanları milletvekili yapmakla kalmadı, genel başkan yardımcılığına kadar taşıdı.

Referandum da, YSK kurulunun sayımlar yapılırken mühürsüz oyların da sayılabileceği kararındaki sessizliği sonucu, ülkenin geldiği şu günleri  görüyorsunuz.

Hala, AKP ve MHP’den yaka silkip çıkış yolu arayan seçmenlerin oylarını, o partilere benzeyerek kazanılacağı kanısında.

Yıllardır, hep muhafazakar kesimden nasıl oy alırımın hesabını yapıyor. Kemal Bey’e “aslı varken, fotokopisi iş görmez” deyimini hatırlatmak lazım.

Parti içinde gelecekte kendisine karşı genel başkan adayı olabilecek CHP’nin öz evlatları tasviye edildi.

Genel başkanlığı boyunca her konuşmasında parti içi demokrasi dedi, şu anda CHP içinde parti içi demokrasinin olduğunu kim söyleyebilir? Tüm milletvekillerini, tüm parti delegelerini merkezden  belirlenmesine hep göz yumdu.

Sayın genel başkan sizden beklenti şu, parti ve seçmenlerle helalleşmek için önünüzde çok önemli bir fırsat var. O da, pandemi nedeniyle ertelediğiniz kongreyi bir an önce yapmak. Pandemiyi bahane ederek yeniden ertelerseniz parti içiyle helalleşemezsiniz. Ancak, hep diyorsunuz ya CHP de  parti içi Demokrasi her zaman egemendir. İşte onu yapmak, kusursuz bir kurultay için merkezden atadığınız tüm teşkilatları ve delegeleri görevden alarak, parti üyelerinin serbest iradeleri ile seçim yapılmasını sağlamalısınız. Parti dışında herhangi bir şekilde dışarıda kalmış veya bırakılmış tüm küskünleri yeniden partiye davet etmelisiniz.

Bunlar yapıldığında yürekten bir kurultay  konuşması ile tam bir barış sağlanıp helalleşilir. Bu yapıldığında parti oyları süratle artacaktır.

Bunlar yapıldığında ülke Demokrasisin geleceği için büyük bir adım atılmış olacak ve bu örnek liderliğini başarı ile yaptığınız  Millet ittifakını daha güçlendirmekle kalmayacak, size güveni daha da  artıracaktır.

Sn Kılıçdaroğlu, Türkiye, yapılacak erken veya zamanında, seçimle yeniden DEMOKRASİ diyecektir. Bu seçim mutlaka kazanılacaktır. Sizin Cumhurbaşkanlığı için her türlü donanımınız var ve layıksınız. Ancak bu seçim Türkiye’nin varoluş seçimidir ve mutlak büyük bir çoğunlukla kazanılmalıdır. O nedenle siz aday olursanız  kazanamayacağınız yargısı seçmende yaygın. Genel Başkan olduğunuz için yönetim kadronuzdaki insanların dolduruşuna gelmeyin. İddia edildiğine göre ittifak, partili birinin adaylığını da sıcak bakmadığı. Bakmayın nezaket gereği şimdilik dile getirmiyorlar.

Yukarıda tüm yazdıklarım CHP örgüt, taban ve seçmenlerinin sesidir. Bu sese kulak verip hem parti içi Demokrasi ve Cumhuriyet’in kurucu değerleri korunarak, birinci parti olma yolunda  önemli adım atılacağı kanısı çok yaygın.

Kemal bey, son dönemde millet ittifakının oluşmasındaki çok değerli katkınız her türlü övgüye değer. Bu başarınızla, demokrasi ittifakı seçimleri büyük bir çoğunlukla kazanılacak ve Demokrasi yolu açılacaktır.

SON SÖZ; Siyasetle uğraşmayacak olan akıllılar, daha aptallar tarafından yönetilirler… PLATON