“Yolsuzluk yapmayın”  diyenlere karşı iktidar partisinin önde gelen bir milletvekili, “Allah, inanlara “af dileme hakkıyla” günah işleme özgürlüğü vermiştir. Hz. Peygamber, günahları açan değil örtücü olan bir rahmet geleneğinin mimarıdır” diye cevap vermişti.

İsmi neydi, unuttum.

İsimi önemli değil.

Laf önemliydi.

Bu ne biçim laf!

Bu ne çeşit inanç!

Üzerinde pek durulmadı.

Bir iki kişi konuştu.

Zorlama yorum dedi.

Kapandı gitti.

★★★

Hatırladınız değil mi?

Birkaç yıl önce bir iktidar milletvekili; yapmayın kul hakkı yemeyin, yolsuzluğa batmayın, rüşvet çarkını hızlandırmayın, kişilere, şirketlere, yandaşlara inşaat rantı yaratarak buradan parti finansmanını karşılayacak usulsüzlüklere girmeyin, gıda bankacılığı adı altında yandaşı zengin edecek, tarikatları besleyecek ve bu yolla da yoksul insanların yoksulluğunu istismar ederek oylarınızı artıracak sapkınlıklara girmeyin, bankalara baskı yapıp korkutarak ve Hazine kefaleti ile sanayicilere, tüccarlara, KOBİ’lere “teşvik paketi” adı altında bol kredi pompalayıp ekonomik krizleri örtmeye, gizlemeye, olumsuz etkilerini ertelemeye  kalkmayın; ülkeyi döviz darboğazına ve yüksek enflasyona sokarsınız unutmayın, yeteneksiz, beceriksiz, miskin amca oğlu, teyze kızı, yeğen, hısım akrabalarınızı iki maaş, üç maaş, beş maaşla devlet üst kadrolarına yerleştirmeyin, yerleştirirseniz liyakat kayıp olur ve bu yolla Türkiye ekonomik krize saplanır, ahlaki çöküntüye uğrar, evlerinizde oğullarınızın para kasalarına, devlet bankası genel müdürlerinizin ayakkabı kutularına hesabını veremeyeceğiniz dolarlar doldurmayın diye eleştirenlere karşı kızmış ve “günah işleme özgürlüğümüzü elimizden alamazsınız” diye kükremişti.

★★★

Bugün:

Enflasyon üç hane.

Dolar da durmuyor.

Sonunu ne olacak?

Doların artış hızı ile enflasyonun artış hızı birbirinden koptu kopacak.

Ülkemiz yanıyor.

Sermayesi günah işleme özgürlüğü olan 20 yıllık düzen çöktü. Hep Cumhurbaşkanı’nın isteği ve emri ile hareket eden iktidar partili milletvekilleri asgari ücretliye yüzde 30 zam verip aylığını 5.500 TL’ye çıkartırken milletvekili maaşlarına ise yüzde 40 zam koyup 56.000 TL’ye yükselttiler. Muhalefet milletvekilleri de bu adaletsizliğe sessiz kalıp bir milletvekili maaşının içinde 10 asgari ücretli aylığının sığdırılmasını lacivert saygınlığa yordular.

Aradaki farka bak!

Millete: 5.500 TL.

Vekiline: 56.000 TL.

Böyle bir adaletsiz paylaşım; “günah işleme özgürlüğüne” belki sığıyor ama “milletvekillerinin maaşlarını asgari ücretlinin aylığına göre 10 kat daha fazlaya vidaladıktan sonra Meclis’i 1 hafta erken tatile sokup hacca tövbe etmeye gitmek” acaba hangi kitaba uyuyor!

★★★

Okurum Yusuf Özer dün bana şu mesajı geçti: “Eskiden hac ibadetini yapmaya gidenler çarşıda-pazarda-konuda-komşuda helalleşir, eksik, yanlış bir kusur işlemişlerse giderip yola çıkarlardı. İBB’den kayırmalı kollamalı burs alan AKP milletvekilleri de hacca gidiyormuş. Ama herkesin bildiği helalleşmeyi IBB’den kiminle yaptılar acaba?”

Evet!

Meclis’te soru önergesi verildi ve “AKP’li 3 isim burs değil avanta aldı” başlığıyla gazetelere haber oldu:

3 AKP’li milletvekili.

Revza Kavakçı.

Rabie Kalender.

Fatma Betül Sayan.

Biri; 2 milyon 752 bin TL, diğeri; 2 milyon 650 bin TL, öteki; 1 milyon 550 bin TL belediye şirketlerinden burs almışlar. Üçü de İstanbul Belediyesi AKP’li başkanların yönetimindeyken bu milyonluk bursları alıp yurt dışında okuduktan sonra ikisi gelip AKP’ye milletvekili olmuş, diğeri de AKP Kadın Kolları Başkanlığını yapmaktaymış.

Şimdi Hacca gidiyorlar!

★★★

Günah işleme özgürlüğü bütün İslam dünyasını batırdı, uygarlık, zenginlik, demokrasi, gelişme, büyüme yarışında geride bıraktı. Bu özgürlük Türkiye’yi de yangın yerine çevirdi. Halkın büyük çoğunluğu yoksulluk ve açlık sınırına geldi dayandı.