İktidarı sandıkta bırakmaya niyetleri yok mudur? Bu niyetle mi tehditlerin dozunu arttırdılar?

“Hepinizi önümüze katarız ve gideceğiniz yere kadar kovalarız!” sözleri ne anlama geliyor?

Günümüzün sorusu şu:

Bir Cumhurbaşkanı ayırıcı mı, birleştirici mi olmalıdır?

Buna “Tabii ki birleştirici olmalıdır” diye cevap verdiğinizi duyar gibiyim...

Çünkü doğru olan budur...

Aynı ülkede yaşayan insanların ortak bir noktada birleşip, birlik ve beraberlik içinde olması, huzur ve güven için birinci şarttır!

Aksi halde o ülkede hiçbir iş sağlıklı gitmez, ulusun pusulası bozulur!

★★★

Durum öyle olduğu halde Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Sayın Erdoğan’ın şu aşırı sert sözleri tarihe geçecektir:

“Her fırsatta utanmadan, sıkılmadan, sokaklara döküleceklermiş. Ya siz 15 Temmuz’u görmediniz mi? Nereye dökülürseniz dökülün. 15 Temmuz’da o sokağa dökülenlere bu millet nasıl dersini verdiyse, siz de dökülün, siz de aynı dersi öyle alırsınız. Cumhur İttifakı olarak hepinizi önümüze katarız ve gideceğiniz yere kadar kovalarız.”

★★★

Nasıl sözler bunlar? Neyi, kimi, ya da kimleri, kovalıyorlar?

Bu ülkenin yurttaşlarını, memleketin gerçek sahiplerini kendi ülkelerinden kovmak ne demek? Nasıl olacak bu?

Suriyelilere, Afganlara kapıları açıp; Türk vatandaşlarını mı kovalayacaklar?

Hangi yasada var bu?

Ayrıca... İddia edildiği gibi, sokağa dökülen falan da yok!

Tüm muhalefet liderlerinin konuşmalarını inceledim. Sokağa dökülmekten bahsedene rastlamadım.

★★★

Anayasa’nın 34’üncü maddesi açık ve net olarak:

“Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız, toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkında sahiptir” diyor.

Anayasal hak kullanılıp, toplantı ve gösteri yürüyüşü yapılırsa, bu ‘sokağa dökülmek’ mi sayılacak?

Bu tür sözler, halkı ayrıştırmıyor mu? İnsanları kışkırtma tehlikesi yaratmıyor mu?

Çok yanlış bir ifade ve ülke adına üzücü, endişe verici bir durum bu, ne Yazık ki!

★★★

Kemal Kılıçdaroğlu, sakin ve soğukkanlı görünüyor. Dili yapıcı ve yatıştırıcı... Cevabı şöyle oldu:

“Arkadaşlara taşkınlık yapmayacaksınız, sokaklara çıkmayacaksınız, büyük bir sabırla sandığı bekleyeceksiniz diyoruz. Beyefendi hayal âleminde yaşadığı için, sanki biz sokağa çıkın, şunu yapın, bunu yapın diye talimat vermişiz. Allah aşkına, bunun basın danışmanları yok mu? Bizim
neler konuştuğumuzu kendisinin önüne koymuyor mu?”


★★★

Kılıçdaroğlu’nun sözleri, yasal sınırlar, yasal toplantılar dışında ‘sokakta işimiz olmaz” anlamına geliyor. Doğru olan da budur.

Anlaşılan o ki; CHP lideri, kışkırtıcı hiçbir söze aynı üslûpla cevap vermeyecek.

Öyle veya böyle, er ya da geç, sandık halkın önüne gelecektir. Hiçbir güç bunu engelleyemez.

Ak mı, kara mı, o zaman göreceğiz!

TEBESSÜM

Can sıkıntısının ilacı


Sosyetik bir hanım psikiyatriste giderek, yana yakıla derdini anlatmış:

“Ah doktor bey ah... Canım o kadar sıkılıyor ki, patlayacağım neredeyse. Bundan kurtulmam için bana ne önerirsiniz?”

Anlayışlı doktor:

“İlaca hiç gerek yok. Can sıkıntısından kurtulmanın kolay yolu var hanımefendi” deyince kadın merakla sormuş:

“Nedir o?”

“Hemen bir seyahate çıkın...”

Kadın suratını buruşturmuş:

“Kocam da beraber gelecek olduktan sonra neye yarar doktor bey?”

GÜNÜN SÖZÜ

Bilgi ışık gibidir. Onu iyi kullanmazsanız karanlıkta kalırsınız!