Üzülerek görüyoruz ki, bu iktidarın ülkedeki yangına çözüm üreteceği yok!

Neden? Çünkü bilgi ve becerileri buna yetmiyor, yalnız eleştirilere değil, mizaha bile kızıyorlar!

Ülkenin gerçeklerinin dile getirilmesi onların canını sıkıyor!

Mahkemeler ceza davalarıyla dolu. Bağımsız gazeteciler ve muhalif köşe yazarları hapis istemiyle yargılanıyor.

Bu böyle devam eder mi? Etmez tabii ki!

İktidar, ekonomideki yangını görmezden geliyor, boş vaatlerle milleti oyalama siyaseti uygulayarak “Halinize şükredin!” diyor.

Yoksulluktan kurtulmak için “yağmur duası” gibi “şükür duasına” çıkmamız gerekiyor demek ki...

Halimiz dua ile düzelecekse bu iktidara ne lüzum var?

★★★

Ülkede seçim stresi her geçen gün biraz daha artıyor.

İktidar, her seçim öncesinde olduğu gibi hayali doğalgaz ve petrol rezervleri bulma peşinde...

20 yıldır orada-burada birçok petrol yatağı bulduk da ne oldu? Sonuç sıfır!

Son olarak Karadeniz’de müthiş bir doğalgaz rezervi keşfettiğimiz açıklanmıştı.

20 Ağustos 2020 günü bütün televizyonlarda Karadeniz’de doğalgaz bulunduğu müjdesi verilmişti.

Biz de haklı olarak sevinmiş, bir umut rüzgarına kapılmıştık.

Karadeniz doğalgazı ile ülkede fiyatlar inecek, vatandaş da rahat bir nefes alacaktı, fakat...

Aradan 2 yıla yakın bir zaman geçti. Tık yok!

★★★

Süre kısalıyor, seçim günü yaklaşıyor. 1 yıl 1 ay kadar bir zaman kaldı.

Yakında yeni yeni petrol sahaları bulunduğu müjdesi alırsak hiç şaşırmayalım.

Sözde doğalgaz ve petrol rezervleri buluyoruz ama bu durum fiyatlara zam yapılmasını engellemiyor.

2020 yılından bu yana doğalgaza tam 9 defa zam geldi, milletin ödediği faturalar yüzde yüz artarak ikiye katlandı!

Sanıyorum bu daha iyi günlerimiz.

Çarşı-pazardaki sebze-meyve, elektrik, doğalgaz ve akaryakıt dahil, tüm ürünlerin fiyatlarının daha da artması kaçınılmaz! Çünkü iktidar hâlâ ekonomideki hastalığın sebebini teşhis edebilmiş değil! Teşhis olmayınca, tedavi de mümkün değil!

Mizaha bile tahammül yok!


Gözlerinin içi gülen Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin taklidinin yapıldığı skeçin sansür edilerek yayından kaldırılması, ülkemizin geldiği noktayı gösteriyor!

Artık mizaha bile tahammülleri kalmadı!

Hiç eleştirilmemek, yandaş medyanın yaptığı gibi hep şakşaklanmak istiyorlar!

TV’deki komedi programında Hazine ve Maliye Bakanı Nebati’nin taklit edildiği skeçin yayından kaldırılması doğal olarak tepkilere yol açtı.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel “Türkiye’yi öyle bir noktaya getirdiler ki, politik mizaha bile sansür uygulanıyor. Bu nasıl iştir? Mizahtan, güldürüden, eleştiriden korkan bir iktidar artık tükenmiştir, yolun sonundadır!” diyerek sansürcü zihniyeti eleştirdi.

Aslında mizaha sansür getirmek yerine “Neden bu hale düştük?” diye düşünülmesi gerekirdi. Doğru olan buydu...

Maliye Bakanı Nebati “Gözlerimdeki ışıltıya bakın” diyerek ekonomiyi düzeltemeyeceğini
ne zaman anlayacak acaba?

TEBESSÜM

Başbakan ve gazeteci...


7 yıl önce kaybettiğimiz rahmetli üstat Hasan Pulur’dan bir alıntı:

Demokrat Parti’nin iktidarda olduğu dönemde Dünya Gazetesi’nin sahibi Bedii Faik, Demokrat Parti’ye muhalif yazılar kaleme alınca, rahmetli Başbakan Menderes’in emriyle bir telgraf hazırlanıp, gazete sahibine gönderilir.

Telgrafta “Senin yazdıklarına biz kıçımızı siliyoruz.” diye yazılıdır.

Bedii Faik ertesi gün köşesinde onlara şu cevabı verir:

“Çok memnun oldum. Hiç olmazsa kıçınız akıllanır!

Peki, sonra ne olur?

Bir rivayete göre Başbakan Menderes “Aman susun, biz kaşındık!” der.

GÜNÜN SÖZÜ

Yoksulluğun sebebi kader değil, ekonomiyi kötü yönetmektir!