İşsizlik ve yoksulluk yetmiyormuş gibi bir de kurşun gibi yağan zamlar, bütçeleri paramparça ediyor.
Ne olacak milletin hali?
Bu soruya AKP Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş’un verdiği cevap şöyle:
“Sorunları yine Erdoğan çözecek!”
Demek ki Numan Kurtulmuş ülkenin krizde olduğunu kabul ediyor. İktidar adına bu da bir gelişmedir:
“Sorunları Reis çözecek!”
İyi. çözsün de, neyi çözecek, nasıl çözecek, ne zaman çözecek?
“Tek Adam Rejimi”nin getirdiği sorunlar saymakla bitmez!
Önemli bir soru da şu:
AKP lideri sorunları çözebilecek olsaydı, ülke bu duruma gelir miydi?
★★★
Her gün zam... Ve ağır zamlara devam!
İşsizlik, yokluk, hayat pahalılığı...
Halk “Yetti artık, durdurun şu zamları” diye bağırıyor. Duyan var mı?
İnsanlar “Yarın ne zam gelecek?” korkusu içinde, yapayalnız, savunmasız ve çaresiz bir bekleyiş içinde...
Yazık değil mi bu millete?
Numan Kurtulmuş’un “Yine Erdoğan çözecek.” sözüne kaç kişi inandı bilmiyorum ama onun gibi partililerin sözleri artık karşılıksız çek gibi ya da tedavülden kalkmış eski paralar gibi geçersiz!
★★★
DİSK (Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu) üyeleri meydanlarda haykırıyor:
“Faturalar soyguna dönüştü.”
“Zamlar geri alınsın.”
“Asgari ücret yeniden saptansın.”
“Asgari ücretin altında emekli maaşı kalmasın.”
“Ücretlerden alınan vergiler azaltılsın.”
Devlet kasasını hesapsız harcamalarla boşaltan iktidarın bu isteklere cevap vermesi mümkün değil... Çünkü para yok!
★★★
Son günlerin en güzel sözünü DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan söyledi:
“Bugünkü iktidar, ağzıyla kuş tutsa Türkiye’nin ekonomisini düzeltemez!”
Babacan, neden düzeltemeyeceğini de şöyle açıkladı:
“Bugün yüzeyde ekonomik krizi görüyoruz. Fakat altında adalet yoksunluğu var. Hukuk ve adaletin olmadığı bir yerde ekonomi feraha çıkamaz!”
★★★
Ali Babacan haklıdır.
Ülkede adaletin terazisi bozuldu!
İnsanlar, âdil düzenin sarsıldığını, adaletin yara aldığını, eşitlik bilincinin zayıfladığını, demokrasi ve liyakat gibi değerlerin yok edildiğini düşünüyor.
Bu da doğal olarak güven sarsıyor, ekonomiyi etkileyip krizi tetikliyor!.
Sözün özü: Adalete güven olmayan yerde, insan düşer her derde!
TEBESSÜM
“Ağzınla kuş tutsan nafile!”
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın, iktidarı eleştirirken kullandığı:
“Ağzıyla kuş tutsa bu ülkenin ekonomisini düzeltemez.” tabiri nereden geliyor? Öyküsü nedir?
Bu deyim, Osmanlı’nın “Muhteşem Yüzyıl”ından günümüze kadar gelmiştir.
Fransa Büyükelçisi, Topkapı Sarayı’nın arz odasında, Kanuni Sultan Süleyman ile görüşmeyi beklerken, işinin çok önemli ve acil olduğunu görevlilere bir türlü anlatamaz...
Protokol müdürü gibi görev yapan Kızlar Ağası, sabırsızlanan Fransa Elçisi ve heyetini azarlayarak şöyle der:
“Siz ne lâf anlamaz adamlarsınız yahu! Şevketlü Sultanımız bugün çok hiddetli...Akşam cariyelerinden birine kızmış, cellada verdi.
Demincek bir Frenk hokkabaz buradaydı. Adamcağız ne hünerler gösterdi. Külâhının altından tavşanlar çıkarttı. Alev alev yanan demir çubukları ağzında söndürdü. Sekiz arşın (5 metre 44 santim) uzaklıktaki
iğneye iplik taktı.
Havaya bir kuş uçurdu. Uçan kuşa bir şeyler söyledi. Kuş gelip yüzüne yaklaşınca, o da kuşu ağzıyla ayaklarından yakaladı!
Sultanımız onu bile huzurundan kovdu! Senin anlayacağın, ağzınla kuş tutsan nafile... Fakat daha büyük hünerlerin varsa söyle yüce Padişah’ımıza arz edeyim!”
GÜNÜN SÖZÜ
Yapacak bir işi, sevecek birisi, umut edecek bir şeyi olan insan mutludur.
