Bu yaş grubuna Kur’an’ı öğretmenin mümkün olamayacağını savunan İlahiyatçı
Prof. Dr. Filiz “Allah ‘Beni tanımlayamazsınız’ diyor, nasıl tanımlayacaksın” diye sordu.


[caption id="attachment_6887092" align="alignnone" width="1200"] 2000’de ABD’de Harvard Üniversitesi’nde post doktora yapan Şahin Filiz, bilimsel araştırmalar için Kahire, Frankfurt, Berlin ve İsrail’de bulundu. Halen Akdeniz Üniversitesi’nde görev yapan Filiz, 34 yıllık öğretim üyesi.[/caption]

Akdeniz Üniversitesi öğretim üyesi İlahiyatçı ve Felsefeci Prof. Dr. Şahin Filiz röportajımızın dün yayınlanan ilk bölümünde Türkiye’deki cemaat gerçeğini, gençler ve aileler üzerindeki baskıları anlattı. “Enes Kara evladımızın acı ölümü, diğer gençlerin aynı akıbete uğramaması için bir ışık olacak diye düşünüyorum. Umuyorum ki, ailelerin cemaat ve tarikatlar konusunda daha ciddi düşünmelerini ve eleştirmelerini sağlayacak.” yorumunu yapan Filiz’le röportajımızın bu bölümünde Diyanet’in ‘2021 Yılı Mali Durum ve Beklentiler Raporu’nda yer alan 4-6 yaş grubu için Kur’an kurslarının okul öncesi zorunlu eğitimden sayılmasına yönelik planını konuştuk.

■ Son olarak Diyanet’in “Okul öncesi 4-6 yaş için Kur’an kurslarının zorunlu eğitim sayılması” hedefi ortaya çıktı. İktidar partisi ve medyası bunun doğru olmadığını söyleyenlere ‘Mukaddes değerleri aşağılamak’tan başlayıp ‘İslam karşıtlığı’na, “Allah’ı öğrenmeleri sizi neden rahatsız ediyor”a varan tepkiler gösterdiler.  Sizin bu konudaki görüşünüz nedir?

“Bu yaşlarda kutsal kavramlar öğretilemez” demenin, mukaddesata karşı çıkmakla, manevi değerleri aşağılamakla da hiçbir ilgisi yoktur. 4-6 yaşındaki çocuklara Kur’an’ı öğretmek, Kur’an’ın tefsirini, açıklamasını öğretmek mümkün değildir. Bir örnek vereyim, Tevbe Suresi’nde diyor ki “Müşrikleri nerede görürseniz boynunu vurun, öldürün”, şimdi 4-6 yaşındaki çocuğa bunu öğrettiğiniz zaman ilk soracağı şey “Müşrik nedir?” Nasıl anlatacaksınız, sembol söylemesi lazım, sarık takmayan, sakal bırakmayan mı diyeceksiniz? Onun yerine erdemi, iyiliği, doğruyu öğreten Türk ve dünya masalları, hikayeler var. Şunu bilmeleri gerekiyor, 4-6 yaşlarında soyut olan kavramlar asla öğretilemez. Öğretemezsiniz, Allah’ı nasıl tanımlayacaksınız ve onun anlamasını bekleyeceksiniz? Allah “Beni tanımlayamazsınız” diyor, sen nasıl tanımlayacaksın, neye benzeteceksin? O benzetmesinin için de bu sefer ya tarikat şeyhi, ya cemaat lideri için diyecek ki “İşte bu bizimle Allah arasındaki aracı kişidir, bunlar evliyadır, şeyhtir, velidir, mürşittir”, buraya bağlayacaklardır.

4-6 yaşındaki çocuğa siyaset bilimini nasıl öğretemezseniz, ondan daha soyut olan bir din eğitimini bu yaşlarda vermeniz mümkün değil. Verirseniz ne olur; IŞİD gibi, El Nusra gibi dinci terör örgütlerine malzeme sağlarsınız, yazıktır, böyle eğitim olmaz. Batman’da 3-5 yaşlarındaki onlarca çocuğu, çarşaf giydirerek sloganlar eşliğinde yürüttüler. Türkiye’nin pek çok yerinde olduğu gibi orada da gerici örgütler var. Bunun İslam dininde ne yeri vardır, ne de meşru tarafı vardır. Çocukların bu yaşlarda din eğitimine -bu başka dinler için de geçerli- tabi tutulup 18 yaşına gelmeden önce tercih haklarının elinden alınması Enes Kara’nın yaşadığına benzer olayları daha da çoğaltır.

[caption id="attachment_6887094" align="alignnone" width="1200"] Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, 4-6 yaş Kur’an kurslarından övgüyle söz etmişti.[/caption]

Din üzerinden kılcal damarlara kadar ayrışma yapılıyor


■ Küçük yaşta çocuğa din eğitimi veriyorum diye “günah” kavramını başörtüsü, namaz, oruç üzerinden anlattığınızda eve gidip kendi ailesini eleştirdiği, tepki gösterdiği durumlar da yaşanabiliyor.

Çıplak gözle Nur Suresi’ne ve tefsirine baksınlar, şunu görecekler, kesinlikle kadınların ya da erkeklerin saçını örtmek gibi bir farz, bir dini emir yok. Büyükler için yoksa çocuklar için hiç olmaz. Bu sembol sonradan yaratılmıştır ve bu sembolü “mukaddesattır” diye çocuklara bile dayatabiliyorsun. Yapılan şey çocukların psikolojilerini alt üst etmektir. Kur’an’da bulamadıklarını ya uyduruyorlar veya uydurulmuş hadislerden sözüm ona Kur’anın eksiklerini tamamlamak için yeni bir din yaratıyorlar.

■ Diyanet ve okul öncesi din eğitimini savunanlar “isteğe bağlı” diyorlar ama dini konularda, müthiş bir mahalle baskısı ortaya çıkabiliyor. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Kendisi ikna olan aile önce akrabalarına, sonra yakın çevresine, mahallesine anlatacaktır. Kabul etmeyenlerle aralarında giderek uçurumlar meydana gelir, cemaat ve tarikatlar bu uçurumu daha fazla artıracaktır. Şunu söyleyecekler; “Eğer akrabanız sizin gibi bir dindarlık anlayışına sahip değilse onlarla aranızı açın, gidip gelmeyin, onlar sizi etkileyebilir, dininizden döndürürler.” Böyle propaganda yapılıyor. Bakın, ayrışmayı görüyorsunuz, kılcal damarlara kadar ayrışma yapılıyor. Bu ayrışmanın felsefi anlamda temelinde ne var biliyor musunuz; İslam adına uydurma semboller. Başörtüsü, sarık, sakal, cüppe böyledir. Mesela başörtüsünü her cemaatteki kadınlar farklı örtüyorlar, demek ki bunun bir ölçüsü, zorunluluğu yok, isteyen istediği gibi örtebiliyorsa demek ki farz değil. İnsanın saçını örtmesi farklı farklı olur mu, Nur Suresi’ne baksınlar, saç örtmekle ilgili bir cümle var mı?

Çocuklara yazık ederler


■ Batman gibi birçok yerde bunların yapıldığı haberleri yıllardır geliyor, çözüm nedir?

İlköğretim çağında birinci sınıfa nasıl gelmişlerse okula öyle başlıyorlar ve hayatları boyunca peşlerini bırakmayan bir şartlanmışlık olarak devam ediyor. Okul öncesi eğitim; resmi anaokulları, kreşler dışında kesinlikle çocukların gönderileceği yerler değildir, buradan tam ters sonuçlar ortaya çıkar, çocuklara yazık ederler ve geleceğini elinden alırlar. Bunu kesinlikle yasaklamak gerekiyor. Çocuklar anaokulu ve kreşlerde oyun esnasında dürüstlüğü, dayanışmayı, vatan sevgisini, Allah sevgisini verebilirsiniz ama ayrıntılı giremezsiniz, çocuklara zarar verir. Bir de tutar “9 yaşındaki çocuklarla evlenilebilir” gibi bir şeyi onlara söylerseniz, o çocukların psikolojisi ne olacak? Din diye bunların anlattığı 900 yıl önce verilmiş fetvaları dayatmaktır. O fetvaları dayattığınız zaman erdemli mi yetişecekler, erdemsiz mi yetişecekler, bunun fizibilitesini yaptılar mı? Yapmadılar.