Yanlış ilikle­nen ilk düğme; yüzde 70’lerin üzerine çıkan enflasyon oranına kar­şılık, Merkez Bankası (TCMB) politika faizini yüzde 14’te tutmak­taki ısrarı.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) cuma günü piyasa kapanışının ardından TL ticari kredilere sınırlama getiren yeni koşullar açık­lamasının ardından piyasa­lar güne satıcılı başladı.

17 TL’yi aşan dolar kuru haftanın ilk gününde 16.10 seviyelerine kadar indi.

İlerleyen saatlerde yükse­liş trendini korudu.

★★★

BDDK’nın 26 Haziran 2022 tarihli basın açıkla­masından; açılan kredileri proje üzerinden denetleye­cek mekanizmaların kurul­madığı ve “talimatlarla” ilerlendiği anlaşılıyor.

★★★

Son 10 aydır ısrar edilen “faiz sebep, enflasyon netice” tezinin; kur sarmalı-yüksek enflas­yon-alım gücünün eri­mesi ile sonuçlandığının ikrarı/itirafı olarak yorum­layabileceğimiz BDDK’nın 24.06.2022 tarihli ve 10250 sayılı Kurul Ka­rarı’na ilişkin açıklaması “aynen” şöyle:

■ Kurumumuz tarafın­dan daha önce bankalara, kredilerin kullandırım amacına uygun olmayan işlemlerin gerçekleştiril­mesinde kullanılmasının engellenmesi için azami özenin gösterilmesi yönün­de talimatlar verilmişti.

■ Ancak bazı şirketlerin, döviz borcu ya da döviz yükümlülüğüolmamasına hatta döviz pozisyon faz­lası bulunmasına rağmen, TL kredi kullanarak döviz alımı gerçekleştirdikleri ve döviz pozisyonu tuttukları görülmüştür.

■ Yani üretime, istih­dama, yatırıma gitmesi gereken uygun koşullu TL ticari kredi kaynakları, gerçek bir ihtiyaçolmadığı halde bazı şirketlerce döviz alımı amacıyla kullanılma­ya devam etmektedir.

★★★

Karar kapsamına alınan şirketler de şöyle tanımla­nıyor:

■ 660 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve ilgili düzenlemeler uyarınca bağımsız denetime tabi bir şirket olması,

■ Şirketin YP (yabancı para) nakdi varlıklarının (altın dahil, efektif döviz ile bankalardaki YP mev­duatın) TL karşılığının 15 milyon TL’nin üzerinde olması,

■ Şirketin YP nakdi varlıkların TL karşılığının; aktif toplamından veya son 1 yıllık net satışhasılatın­dan büyük olanının yüzde 10’unu aşması...

★★★

Ekonomistler, borsa şirketleri içinde “bağımsız denetime tabi şirket­ler” kategorisine takılacak 100 kadar şirketin olduğu­nu ileri sürüyorlar.

Bu çerçevede kurlarda 4-5 milyar dolarlık bir dalga söz konusu...

★★★

Şirketlerin önünde hangi seçenekler var?

■ Bir, üretimde gereksi­nim duydukları hammadde ve yarı mamul alımlarına yüklenirler.

■ İki, menkul kıymetlere yönelebilirler.

■ Üç, yatırımlarını Tür­kiye’den çıkarma yoluna giderler.

★★★

Yabancı yatırımcıların son 4 yılda Borsa İstan­bul’dan hisse satışıyla çıkışının 10 milyar dolara ulaştığı ifade ediliyor.

Yılbaşından bu yana ise Türk hisseleri ve DİBS (Devlet İç Borçlanma Senetleri) piyasalarından çıkışın 4 milyar dolara ulaştığı kaydediliyor.

★★★

Yabancı yatırımcıların BIST’ten çıkışıyla yaşa­nan sermaye kaybına, TL ticari krediye erişim sorunu da eklendiğinde ortaya çıkacak tabloyu “gözleri­miz parlayarak” izlemek hayli güç olacak.

★★★

Uluslararası haber ajansı Reuters, BDDK’nın TL ti­cari kredilerle ilgili kararını, Türkiye’den görüş aldığı üç bankacılık kaynağına yorumlattı.

Yapılan haberde, sürecin netleşmesini takip etmeyi tercih eden bazı bankaların yeni kredi kullandırmayı durduğu kaydedildi.

★★★

Enflasyonla mücadelede gösterilen zaafiyetin “be­lirsizlik ve güvensizlik” sonucu doğurması sürpriz olmasa gerek.

İhracatçıya (getirdiği dövizin yüzde 40’ını TL’ye çevirme zorunluluğu) ve sanayiciye bir tür sermaye kontrolü uygulanırken, özel sektör 117 milyar do­lara ulaşan dış borcu hangi kaynaktan karşılayacak?

★★★

Prof. Dr. Özgür Demirtaş, 1.26 milyon takipçisinin bulunduğu Youtube kanalında yayın­ladığı videoda, BDDK’nın 24 Haziran Kararı’nı “Şirketleri ilgilendiren kararlar olsa da kişileri de birebir ilgilendiriyor. İnanılmaz bir döneme girdik diye düşünüyo­rum” sözleriyle yorum­luyor.

★★★

Demirtaş’ın “İnanıl­maz” dediği sürecin ayak izlerini, Prof. Dr. Emre Alkin’in Pencere gazete­sinde yayımlanan dünkü köşesinde bulabiliriz.

Alkin, ekonomi yönetimi ve bürokrasisini uyararak bitirdiği yazısında “Son zamanlarda, ‘Biz sizin ne yaptığınızı gayet iyi görüyoruz’ şeklinde azarlar gibi konuşmaya başlamışlar” izlenimine yer veriyor.

Korku ikliminden ve ya­saklardan çıkılıp, bilim ve istişare yolunun bulunması ümidiyle...