“Bütün uçaklarımızın ve motorlarının ülkemizde yapılması ve savaş hava endüstrimizin de bu temele göre geliştirilmesi gerekir” (Atatürk, 1 Kasım 1937)


Bugün bayram, bugün bayram şekeri tadında bir yazı yazmak istedim. Ancak pek öyle olmadı. Bayram şekeri tadında başlayan yazının, sonunda ağızda mayhoş ve acı bir tat bıraktığını peşinen söylemeliyim.

Bugün sizlere, THK Etimesgut Uçak Fabrikası’nda Türk mühendislerce tasarlanıp üretilen ve 1951’de Danimarka’ya satılan bir Türk uçağının gerçek öyküsünü anlatacağım.

Nasıl yani? Dediğinizi duyar gibiyim!

Her şeyi en başından anlatayım:

THK-5, Kanat açıklığı 14.64 m, uzunluk 10 m, yükseklik 3.10 m, boş ağırlık 1335 kg, azami hızı 220 km-saat, uçuş yüksekliği 4000 m.

ATATÜRK’ÜN YERLİ UÇAK HAYALİ


Cumhuriyetin ilanının üzerinden iki yıl kadar zaman geçmişti. Yıl 1925’ti. Bir gün Atatürk, Bolu milletvekili Cevat Abbas (Gürer)’i çağırdı. Bir havacılık cemiyeti kurmasını istedi. “Hayalini geniş tut, uçak yapmayı bile düşün” dedi.

Atatürk’ün emriyle 16 Şubat 1925’te dünyadaki ilk sivil havacılık kuruluşlarından biri Türk Tayyare Cemiyeti / Türk Hava Kurumu (THK) kuruldu. Atatürk’ün himayesindeki cemiyetin kuruluş amaçlarını da bizzat Atatürk belirledi.

THK Etimesgut Uçak Fabrikası’nda üretilen, yerli uçakların ihraç edilmesine izin veren Bakanlar Kurulu kararı (1951)


THK’nın ilk amacı uçak fabrikaları kurmaktı. THK Nizamnamesinde “Türk milletinin en öncelikli olarak yapması gereken tayyare fabrikası kurmaktır...” deniliyordu.

Atatürk, 1 Kasım 1937’deki meclis konuşmasında, “Bütün uçaklarımızın ve motorlarının ülkemizde yapılması ve savaş hava endüstrimizin de bu temele göre geliştirilmesi gerekir” diyerek kendi yerli uçak fabrikalarımızı kurmamızı istedi. Bu onun ölmeden önceki son vasiyetlerinden biriydi.

Atatürk’ün isteği doğrultusunda Erken Cumhuriyet Dönemi’nde kendi uçak fabrikalarımızı kurduk.

TOMTAŞ Kayseri Uçak Fabrikası (1926-1950)


Atatürk, THK’nın kuruluşundan 8 ay kadar sonra Kayseri’de bir uçak fabrikasının kuruluşu için direktif verdi.

15 Ağustos 1925’te Türkiye Cumhuriyeti ile Alman JUNKERS (Junkers Uçak Fabrikası Anonim Şirketi) arasında yapılan bir anlaşma ile TOMTAŞ (Tayyare ve Motor Türk Anonim Şirketi) kuruldu. Şirketin sermayesi yaklaşık 3,5 milyon liraydı. Şirketin başına Refik Koraltan geçirildi.

THK da TOMTAŞ’a 125.000 lira sermayeyle katıldı. Almanya ile yapılan anlaşmaya göre TOMTAŞ, Kayseri’de üretim ve montaj için, Eskişehir’de ise bakım ve onarım için birer fabrika kuracaktı.

Kayseri Uçak Fabrikası’nın kurulması için gereken malzemeler Almanya’dan getirildi. Almanya’dan İskenderun’a gemiyle getirilen malzemeler, İskenderun’dan Ulukışla’ya trenle, Ulukışla’dan Kayseri’ye de kağnı ve develerle taşındı. 1926’da Kayseri ve Eskişehir uçak fabrikaları inşa edildi.

Kayseri Uçak Fabrikası’nda üretilen ilk Fledgling marka 1401 kuyruk numaralı uçak, Atatürk’ün isteğiyle İran Şahı’na hediye edildi. (1932)


TOMTAŞ-Kayseri Uçak Fabrikası, 6 Ekim 1926’da devlet töreniyle açıldı. TOMTAŞ kurulduğunda dünyanın en büyük uçak fabrikalarından biriydi. Fabrika, 50 Türk, 120 Alman personelle çalışmaya başladı. Buradaki Türk personelin bir bölümü eğitim için Almanya’ya gönderildi.

Fabrika açıldıktan kısa süre sonra Türk-Alman ortaklığında bazı sorunlar çıktı. Çıkan anlaşmazlıklar nedeniyle 28 Haziran 1928’de TOMTAŞ’ın faaliyetleri sona erdi. Alman Junkers firması hisselerini 520.000 TL bedelle THK’ya devredip ortaklıktan çekildi.

1930’da Kayseri Uçak Fabrikası MSB’ye devredildi. 1931’de yeniden açılan fabrikada Amerikan Curtiss Hawk, Curtiss Fledgling, Alman Gotha, Polonya P.Z.L, İngiliz Miles Magister tipi uçakların üretimi ve montajı yapıldı. Kayseri Uçak Fabrikası’nda -TOMTAŞ dönemi dâhil- 1926-1942 arasında 212 uçak, 27 planör üretildi. Ayrıca 1937-1947 arasında 24 tip uçak fasbatı ve 14 tip motor revizyonu yapıldı. (Osman Yalçın, Türk Hava Harp Sanayi Tarihi, s. 129-132, İsmail Yavuz, Mustafa Kemal’in Uçakları, s. 38)

THK Etimesgut Uçak Fabrikası Ar-Ge bölümü


Kayseri Uçak Fabrikası’nda üretilen ilk Fledgling marka 1401 kuyruk numaralı uçak, Atatürk’ün emriyle İran Şahı’na hediye edildi. Uçak Pilot Yüzbaşı Enver Akoğlu tarafından 1932’de Tahran’a götürüldü.

1950’den itibaren Kayseri Uçak Fabrikası Hava İkmal Merkezine dönüştürüldü. Burada Hava Kuvvetleri Komutanlığına ait çeşitli onarım ve revizyonlar yapıldı. (Yavuz, s.38)

THK Etimesgut Uçak Fabrikası (1942-1952)


1940’lara gelindiğinde Türkiye Cumhuriyeti, yetişen teknik elemanlar, genç mühendisler, Kayseri ve Yeşilköy Makinist Mekteplerinde yetişen genç makinistlerle kendi uçağını kendisi yapabilir duruma gelmişti.

1941’de Ankara’da THK Etimesgut Uçak Fabrikası, 1947’de Ankara’da THK Gazi Uçak Motoru Fabrikası kuruldu. 1950’de Ankara Rüzgâr Tüneli tamamlandı.

1939-1940 yıllarında inşası tamamlanan ve 1941 yılında açılan THK Etimesgut Uçak Fabrikası yaklaşık 14.000 m2 yüz ölçümüne sahipti. Fabrika, 8 milyon liraya mal oldu.1942’de 113 mühendis ve 211 teknisyen ile çalışmaya başladı. 1945’te fabrikanın çalışan sayısı 945 kişiye yükseldi. Fabrikada 27 de yabancı çalışan vardı. II. Dünya Savaşı sonrası yabancılar ülkelerine dönünce 1947’de yabancıların sayısı 4’e indi. 1948’den itibaren fabrikada yabancı kalmadı.

THK Etimesgut Uçak Fabrikası. 1941’de inşaatı biten fabrika 1942 yılında 113 mühendis, 211 teknisyen ve işçiyle üretime başladı.


THK Etimesgut Uçak Fabrikası’nda genç Türk mühendisleri kendi özgün uçak modellerini tasarlayıp yaptılar.

THK Etimesgut Uçak Fabrikasında “Dizayn Ofisi” olarak adlandırılan Ar-Ge bölümünde 1945’te 6 yüksek mühendis, 4 mühendis ve 2 teknik ressam görev yapıyordu. Fabrikada 1941-1950 yılları arasında THK-1, THK-3, THK-4, THK-6, THK-7,THK-8,THK-9, THK -13 Planör modelleri; THK-2, THK-5,THK-10, THK-11, THK-12, THK-14, THK-15 uçak modelleri tasarlanıp üretildi. THK-16, jet uçağı projesi ise tasarım olarak kaldı, hayata geçirilemedi. Bu fabrikada 1942-1952 arasında Türk tasarım 126 adet uçak üretildi.

THK Etimesgut Uçak Fabrikası, 1947’den itibaren sorunlar yaşamaya başladı. II. Dünya Savaşı sonrasında Amerika, savaştan kalan uçaklarının bir kısmını “hibe” olarak Türkiye’ye verince, THK Uçak Fabrikası’nın üretim kapasitesi gittikçe düştü. THK, 1948’de bu konudaki sıkıntılarını 16 sayfalık bir raporla dönemin başbakanına bildirdi. Ancak sorunlar çözülmedi. Fabrika, 1952’de MKEK’e devredildi. Amerikan uçaklarının alınması nedeniyle fabrikada uçak üretimi iyice azaldı. Bu dönemde fabrikada üretilen UĞUR-IV adlı uçaktan 3 adet Ürdün’e hediye edildi. (Yalçın, s.151;166) Fabrika birkaç yıl içinde kapatıldı.

İhraç Edilen İlk Uçağımız: THK-5A Ambulans Uçağı


THK Etimesgut Uçak Fabrikası’nda Türk mühendislerce tasarlanıp üretilen özgün modellerden biri de THK-5’ti.

THK-5: İki motorlu bir uçaktı. Ambulans uçak olarak kullanıma uygundu. Uçak, iki hasta, bir doktor, iki pilot taşıyabiliyordu. Uçağın tasarımına 1945’te başlandı.  Uçakta iki adet 130 beygir gücünde 4 silindirli Gipsy Major motor vardı. Bu motorlar da Ankara’da THK Gazi Uçak Motoru Fabrikası’nda lisanslı olarak üretilmişti. Uçak, iki dümenli, yarı mono kok ahşap gövdeli ve ahşap pervaneliydi. THK-5 uçağının deneme uçuşu, THK test pilotu E. Ali Yıldız ve yüksek mühendis Şükrü Er tarafından yapıldı. Uçak, Hava Kuvvetleri Bakım Şubesi’nden uçuşa elverişlilik belgesi aldı.

Milliyet, 9 Mayıs 1951


İsmail Yavuz’un “Mustafa Kemal’in Uçakları” adlı kitabında anlattığına göre; THK-5, 1949’da Paris Havacılık Fuarı’nda sergilendi ve ilgi gördü. Bu sırada Danimarka’dan bir adet ambulans uçak siparişi alındı. Tasarımında bazı değişiklikler yapılarak üretimine başlanan THK-5A ambulans uçak 1951’de tamamlandı. Uçağın deneme uçuşu 12 Eylül 1951’de Selçuk Atlı tarafından yapıldı. Uçak,  Hava Kuvvetleri Bakım Şubesinde yüksek mühendis Hüseyin Ünsal ile yüksek mühendis Muhittin Gürbüz tarafından uluslararası standartlarda sertifikalandırıldı. Böylece THK-5A ambulans uçak Türkiye’de uluslararası sertifikasyon alan ilk uçak oldu. Uçağa TC-THK-AY kuyruk numarası verildi. Uçak, 11 Aralık 1951’de Danimarkalı bir pilota teslim edildi.

9 Mayıs 1951 tarihli Milliyet gazetesi, “Danimarka’ya Satılan Uçaklar Alaka Çekti” manşetiyle Türkiye’nin Danimarka’ya uçak sattığını okurlarına duyurdu. Haberin detayında, “Danimarka’ya satılan THK-5 tipi uçakların tadiline başlandı” deniliyordu. Danimarkalıların Türkiye’den iki uçak almasının başka ülkelerin de dikkatini çektiği, “özellikle komşu Arap ülkelerine uçak satılabileceği” belirtiliyordu. (Milliyet, 9 Mayıs 1951, s.2) Gazete her ne kadar “İki uçak aldılar!” dese de aslında tek uçak almışlardı.

TC-THK-AY, Danimarka’nın Odense kentinde sağlık hizmeti veren Falcks şirketince satın alındı. Uçağa Danimarka Sivil Havacılığını temsilen OY-ACK sicil numarası verildi. TC-THK-AY, Danimarka’nın zor iklim koşullarında yıllarca yaz kış hasta taşımada kullanıldı. Uçak ayrıca Polonya, Luksemburg ve Hollanda’ya uzun menzilli uçuşlar yaptı. Uçak 961 uçuş saatini doldurduktan sonra Aalborg hava taksi şirketine satıldı. 18 Kasım 1961’de Aalborg Havalimanına iniş yaparken ağır hasar görüp servis dışı kaldı. Gövdesi, 1962 yılında Hals’taki bir çocuk parkına yerleştirildi, 1965’te yakılıp ortadan kaldırıldı.(Yavuz, s.133,153-155)

Gerçek şu ki, Türkiye’de üretilen Türk tasarım THK-5A (ambulans uçağı) 1951-1961 arasında 10 yıl boyunca Danimarka’da başarıyla hizmet verdi.

Türkiye’nin 1951’de Danimarka’ya sattığı THK-5A ambulans uçağının kayıtlarına bugün bile “Danish Register of Civil Aircraft” (http://www.oy-reg.dk/register/214.html) sitesinden ulaşılabilmektedir.

Sonra ne mi oldu?

İddiaya göre Danimarka, 1953’te Türkiye’ye 26 uçak siparişi daha verdi, ancak bu siparişler üretilip teslim edilmedi. Olup bitenlerin tanıklarından Şükrü Er’in anlattığına göre o zaman “Uçak harp silahıdır, satılmaz, ihraç edilmez!” denildi. Uçağın üretimi durduruldu. (Yalçın, s. 149). İşin ilginç yanı, 1951’de Bakanlar Kurulu, THK Etimesgut Uçak Fabrikası’nda üretilen uçakların yurt dışına ihraç edilmesine karar vermişti. (BCA, 30.18.1.2/126.63.8, 16 Ağustos1951) Buna rağmen uçak fabrikaları kapatıldı, siparişler geri çevrildi.  İsmail Yavuz, Şükrü Er’in kendisine defalarca, “Danimarkalılar, 1953 yılında tekrar sipariş vermek için gelmişlerdi, fakat bu sırada THK Uçak Fabrikası kapatılmıştı” dediğini yazıyor. (Yavuz, s. 157). THK Gazi Uçak Motoru Fabrikası ise 1954’te traktör fabrikasına çevrildi. (Yavuz, s. 130; Yalçın, s.166)

Bir zamanlar kendi uçak fabrikasında yerli uçak üretip ihraç eden THK şimdi yangın söndürecek uçağa muhtaç...

Nice bayramlara...