Londra’da 51 yıl önce Times Higher Education (THE) adıyla bilimsel bir dergi kuruldu. Son 14 yıldır da THE, dünyadaki en iyi üniversiteleri yayın sayısı, Ar-Ge bütçesi gibi çeşitli kategorilerle sıralıyor. Dünyadaki en başarılı ilk 10, 100, 500, 1000 listeleniyor. İlk 10’daki üniversiteler 2022’de de değişmedi. Oxford, Kaliforniya Teknoloji, Harvard, Stanford, Cambridge, MIT, Prınceton, California, Yale ve Chicago Üniversitesi yine ilk 10’a girdi. Türkiye’den geçmişte ilk 500’e giren ODTÜ, Boğaziçi, Hacettepe, İTÜ, Koç, Sabancı ve Bilkent ise son birkaç yılda ilk bine geriledi. Son 3 yıldır 401-500 aralığına giren Çankaya Üniversitesi ise önümüzdeki yıl için de THE’den davet aldı. ‘Çankaya mı?’ dediğinizi duyar gibi oldum.

ÇANKAYA’NIN SIRRI

Üniversitenin çok tanınmıyor olması, o üniversiteyi başarısız yapmaz. Ülkedeki asırlık üniversiteler bile ilk bine giremezken 25 yaşındaki Çankaya Üniversitesi’nin yükselişini gelin birlikte inceleyelim. Türkiye’de araştırma için en çok para ayıran ilk 10 üniversitesi YÖK raporuna göre Bilkent 113.8, Sabancı 97.4, Koç 76.3, Medipol 72.6, Karatay 46.9, Yeditepe 37.6, Bahçeşehir 29.5, Özyeğin 23.3, Okan 21.1 ve TOBB Ekonomi ve Teknoloji 17.7 milyon lira yıllık bütçe ayırdı. Türkiye’den THE sıralamasında ilk 500’e giren tek üniversite olan Çankaya’nın Ar-Ge bütçesi ise 3 milyon 642 bin lirada kaldı.

BÜTÇESİ SINIRLI

Son 14 yıl atıf sayısında yüzde 61.1’le Hacettepe, yüzde 50.5’le Koç, yüzde 45.2’yle Bilkent ve yüzde 42.8’le Sabancı Üniversitesi öne çıkıyor. THE’da 401-500 bandındaki Çankaya Üniversitesi bir mucizeye mi imza atıyor? Çankaya’nın hemen ardından gelen Koç Üniversitesi’yle karşılaştırmak etik olacak. Eğitimde Çankaya 17-Koç 30, Araştırmada Çankaya 13.6- Koç 36.1, Endüstride Çankaya 36-Koç 70, Uluslararasılıkta Çankaya 46-Koç 51 puanda. Koç her alanda Çankaya’yı ikiye katlıyor. Çankaya bir anda 100 puanlık atıf sayısıyla atıfta 50 puanı olan Koç’u ezip geçmiş. Böylece THE’nın yayın ölçümünde kullandığı SCOPUS veri tabanında en az bin yayını olan üniversite kriterini karşılıyor. Peki ama nasıl?

1.BALEANU KİM?

THE’nın sıralama yapmaya başladığı son 14 yılda Çankaya Üniversitesi’nin yayınlanmış 1432 makalesi var. Bu 1432 makalenin 846’sı Romanyalı Matematikçi Prof. Dr. Dumitru Baleanu’nun imzasını taşıyor. Dr. Baleanu 21 yıldır Türkiye’de yaşıyor. 2006’da sadece 2 makalesi varken 2020’de mucizevi bir rekorla yılda 349 makale yazmış. Yılda 262 iş günü olduğu düşünülürse yemek yiyip su içmeye bile vakti kalmaması gerekir. Makaleleri 35 bin 873 atıf alıp, toplam atıf sayısıyla dünya beşincisi olmuş. Çankaya’da bile kendisinden sonra en çok makale yazan ikinci ismin 5 yılda yazdığı makaleden çok daha fazlasını 1 yılda yazıyor. Son 5 yılda en çok makale yayınladığı isimler Nijerya, Tayvan, Biruni, Suudi Arabistan, Hindistan’dan.

ÇOKLU ORTAKLIK

Yazdığı makalelerden sadece 24’ü tek yazarlı. Geri kalanı 535 ortaklı ve ortalama 3-5 farklı adresten yazılmış görünüyor. Türkiye’nin şu anda tartışmasız en üretken akademisyeni Dr. Baleanu. Öyle ki; adıyla anılan onlarca problem, konjonktür, denklem, kural ve teoremi olan bir matematik dehası olan 83’ünde ölen Prof. Paul Erdos’un 62 yıllık akademik kariyerin 511 yazarla kaleme aldığı toplam 1525 makaleyi bile geride bıraktı. MIT’deki gururumuz ekonomist Prof. Dr. Daron Acemoğlu’nun toplam 183 makalesi var ve yılda ortalama 10 makale yazmış. Yine, Harvard’daki muhteşem Türk Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil’in yayınlanmış 152 makalesi var. Son 5 yılda yıllık makale sayısı 4’ü geçmiyor.

MAKALE FABRİKASI

Dr. Baleanu’nun çalıştığı uygulamalı matematik alanında dünyada 17 bin 766 araştırmacı var. Son 14 yılda yazdığı 846 makaleyle her alanda herkesi geride bıraktı. Öyle ki; Çankaya Üniversitesi’nin son 5 yılda aldığı toplam 25 bin 482 atıf sayısının yüzde 80’inden fazlası olan 20 bin 474 atıfı tek başına aldı. Dünyada en çok makale yazan Dr. Baleanu olmasaydı ne olurdu? Çankaya Üniversitesi 5 yılda 1000 makale barajını geçemeyeceği için THE’de sıralamaya giremezdi. Kendisine sormak istesek de Rektör Vekili Prof. Dr. Selçuk Geçim sorularamızı, “1 yıl 365 gün ve saat başı ya da günde 1 makale yazıyor gibi bir tablo ortaya çıkıyor, eleştiriliyor. Bu açıdan bakınca yayın sayısı matematiksel hesaba uymuyor. Saat başı bir makale yazılmış gibi görünüyor” diyor. Bilime karşı değiliz. Ancak atıfların yüzde 80’inin bir alandan geldiğinde THE o üniversiteyi sıralamaya almıyor. Çankaya ise bir alan değil bir akademisyenle Dünya Üniversiteler Sıralaması’nı değiştiriyor. Türkiye’ye matematiksel ayarları bozulan bilimsel araştırmalarla ilgili bir küresel soruşturma açılırsa hiç şaşırmayın!