“Beynin Piri Reisi” olarak ünlenen, “Yüzyılın Doktoru” Prof. Gazi Yaşargil ile Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı olduğu dönemde Türkiye adına birçok uluslararası anlaşmaya imza atan emekli Büyükelçi Şükrü Elekdağ, varlıklarından büyük onur duyduğumuz iki değerli aydınımız.

İkisi de 97 yaşında. Ama üretkenliklerinden hiçbir şey kaybetmeden çalışıyorlar. Bu yönleriyle ayrıca saygıyı hak ediyorlar.

Sayın Elekdağ ile Sözcü’de yazmaya başladığım 2012 yılından bu yana zaman zaman dış politika söyleşileri yapıyorum. Bugüne kadar öngörülerinde yanıldığını hiç görmedim.

Bakın 2013 yılındaki bir sohbetimizde, laiklik ve demokrasi ilişkisi üzerine neler söylemiş:



★★★

UĞUR DÜNDAR: Mısır ve diğer Arap-İslam ülkelerinde demokrasinin temel sorunu laikliğin benimsenmemiş olması. Sizce laik bir rejim olmadan demokrasi işleyebilir mi?

ŞÜKRÜ ELEKDAĞ: Hayır, işleyemez!.. Laik bir altyapıya dayanmadıkça, demokrasinin kurum ve kurallarıyla yerleşmesi ve işlemesi mümkün olmaz. Nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan ve İslam dininin güçlü potansiyel bir siyasi faktör haline dönüşebildiği ülkelerde, laikliğe dayanmayan bir yönetim sistemi şu nedenlerle asla demokratik olamaz:

1) Evrensel nitelik kazanmış insan hakları ilkeleri ne uygulanabilir, ne de korunabilir.

2) Kadın-erkek eşitliği uygulanamaz ve kadının sosyal ve ekonomik alanda faal olması sağlanamaz.

3) Çağdaş standartlara uygun bir hukuk sistemi kabul edilip hayata geçirilemez.

4) Pozitivist bir eğitim sistemi benimsenemez.

5) Devlet bütün inançlara eşit mesafede davranıp, ayrımcılığı önleyemez.

★★★

Burada altını önemle çizmek istediğim bir nokta var. Bu da, Türkiye’nin İslam alemindeki tek demokratik olmasının sırrının laiklik ilkesini benimsemiş olmasında yattığıdır. Türkiye’deki laiklik uygulamasında bir paranın iki yüzü gibi olan demokrasi ile laiklik, birbirlerini tamamlamak ve güçlendirmek suretiyle ülkenin modernleşme yolunda attığı adımları kolaylaştırmışlardır.

Burada, AKP iktidarına bir noktayı hatırlatmak isterim.

Türkiye Cumhuriyeti’nin laik yapısı zayıflatılırsa, sadece demokrasisi tehlikeye düşmekle kalmaz, aynı zamanda Türkiye örnek ülke olma vasfını da kaybeder...”

★★★

Nasıl?..

Sayın Elekdağ, “Tüm öngörüleri doğru çıkan emekli Büyükelçi” denilmeyi hak etmiyor mu?..