-Değerbilmezlik, gerçekte kendini bilmezliktir.-

Yaşam, dünya sahnesindeki rolümüzdür. Doğumdan ölüme uzanan sürecin adıdır. Canlıları içinde barındıran ortamdır. Zamanı yaşamak bir ustalıktır, bir beceridir. İnsan zamanı yaşar, zaman insanı yaşatır. “Ömür” denilen süre, insanı yaşamda tutan zaman dilimidir. Zaman insanların doğumdan ölüme hiç değişmeyen ancak değişiklikleri barındıran beşiğidir. “Ortam” dediğimiz yaşam alanı, insanı doğumdan ölüme sarmalayan kundağıdır, doğanın kucağıdır. Tüm anlam ve değerlendirmelere karşın zamanın önemi ve değeri konusunda yeterli özeni göstermediğimiz çok açık biçimde ortadadır. Geçen zamanı geri getirmeye, yitirdiklerimizi kazanmaya çalışmak çoğunlukla olumlu sonuç vermiyor. Her şey zamanında ve sırasında daha değerlidir.  Günlük konuşmalarımızda “iş işten geçtikten sonra...”  eleştirisi zamanı kötüye kullanmanın ve yitirmenin suçlamasıdır.

Olumlu ya da olumsuz konuşmaları, görüşmeleri, yazışmaları, eylemleri zamanında, sırasında yapmak bir beceridir. Kutlamadan, özür ve başsağlığı dilemeye kadar her yaklaşımın zamanında olması onu daha değerli ve daha anlamlı kılar. “Yerinde,  sırasında,  zamanında”  sözleriyle uygunluğu anlatmak olumlu bir yaklaşım ve değerlendirmedir. Toplumsal yaşamda zamanın yeterince değerinin bilindiğini savunmak güçtür. Aldırışsızlık ve savurganlık biçiminde karşılaşılan tutumlar bunu göstermektedir. Tembellik, vurdumduymazlık bu tür olumsuz tutumların başında gelmektedir. “İlgisizlik” denilen davranış da böyledir. Zamanı kullanmak parayı kullanmaktan daha önemlidir. Yitirilen para yeniden sağlanabilir ama yitirilen zamanı geri getirmek olanaksızdır.

Tüm edinimlerin zamanında olması onların istenilen içerik ve biçimde yaşanmasını, kazanılmasını sağlar. Birlikteliklerin, edinimlerin, kazanımların, yarılanmanın, çalışmanın,  etkinliklerin, karşıtlıkların, yıkımın bile zamanında olması en uygun çözüm ve değerlendirmedir. Kimi durumlarda zaman en etkin sargıdır. En yararlı işlemdir,  uygulamadır. Yandaşlığın ve karşıtlığın yararı, zamanında yapılmasıyla sağlanır.  Zaman, bir ölçü olmaktan öte değeri güç saptanan bir etkendir. Yitirilince,  iyi kullanılmayınca pişmanlığı büyük olur. Ne var ki zamanın değerini bildiğimizi savunamayız.  Özellikle gençlerin nelerle zaman geçirdiklerini gördükçe üzülmemek elde değil. Zamanın en iyi değer, en iyi kazanım, en iyi ilâç olduğunu hiçbir durumda unutmamak gerekir.  Geçen zamanı yeniden yaşamak olanağı bulunmadığından iyi kullanmak gereği gözardı edilmemelidir.

Zamanın yaşamımızdaki yerini anlatan sözlerden biri de “Geçmiş zaman olur ki hayali cihan değer”  tümcesidir.  Zaman,  yalnızca içinde yaşadığınız’ “an” değil, bize çok şey sağlayan bir ortamdır. Değerlendirmek de bir ustalıktır, bir başarıdır, kazanımdır. Herkese iyi zamanlar.