Asrın liderimiz, gençlere Japon atasözüyle nasihat etti, “Japonların atasözü vardır, düşmanınız dahi olsa iplikle bağı sıkı tutun, koparmayın, gün gelir o bağ size lazım olur” dedi... Gerçi Japonlar böyle bir Japon atasözü olduğunu ilk defa duymuşlar ama, olsun.



“Romen Diyojen batarya batarya, gülle gülle saldırırken, Sultan Alparslan ve askerleri Allah Allah diye saldırıyordu” dedi... Gerçi, 1071’de batarya/top filan yoktu, barut anca 250 sene sonra toplarda kullanılmaya başlandı ama, olsun.



“İstanbul’un tarihçesini bilmiyorlar, tarih bilseler konuşmaya yüzleri olmaz, öyle elinde mercekle Romen Diyojen gibi dolaşılmaz” dedi... Gerçi, mercekle dolaşan, hayali roman kahramanı Sherlock Holmes’tü, mercek yerine fenerle dolaşan Diyojen’in İstanbul’la alakası yoktu, Sinoplu filozoftu, Romen Diyojen desen, zaten mercekle fenerle alakası yoktu, Malazgirt’te esir düşen Bizans imparatoruydu, üstelik, bu üç isim arasında iki bin sene vardı ama, olsun.



“Bizans’ın hanımları Fatih Sultan Mehmet’i karşılarken, başımızda kardinal külahı görmektense Osmanlı sarığı görmeyi tercih ederiz demişlerdir” dedi... Gerçi, o lafı söyleyen Bizanslı hanımlar değildi, o lafın orijinali zaten öyle değildi, söylendiği tarih de 1453 değildi ama, olsun, en azından Bizans’ı denk getirmişti.



“Ankara, Selçuklu başkenti” dedi... Gerçi, Selçuklu başkenti Konya ama, olsun, Ankara’nın da başkent sıfatı taşıdığı muhakkak yani.



“Olimpiyatlara adını veren dağ, Antalya’daki Olimpos dağıdır, olimpiyat meşalesinin kaynağı da Olimpos dağındaki Çıralı’dır” dedi... Gerçi, Olimpos dağı Türkiye’de değil, Selanik’te, bizdeki Olimpos, dağ değil, carettaların yavrulama alanı, olimpiyat meşalesinin Çıralı’yla alakası yok, ilk kez 1928’de Amsterdam Olimpiyatı’nda yakıldı ama, olsun.



“Akdeniz, beyaz deniz, White Sea olarak adlandırılır” dedi... Gerçi, Akdeniz’in adı White Sea değil, White Sea tee Rusya’nın kuzeyinde ama, olsun.



“Almanların Goethe’si varsa, İspanyolların Sokrates’i var” dedi... Gerçi, Sokrates İspanyol değil, Yunan, Sokrates’le Cervantes arasında iki bin sene var ama, olsun, Goethe zaten düzgün adam olsa adı böyle olmaz.



Miting sırasında hıçkırık tuttu, “biliyorsunuz bizim Karadeniz’de bunun türküsü var, hıçkırık tuttu beni, tuttu da bırakmadı” dedi... Gerçi o türkünün sözleri öyle değil, zaten Karadeniz türküsü değil, Ege türküsü ama, olsun.



“Türkçemizin abideleşmiş şairi Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın Sanat isimli şiirini okumak istiyorum” dedi, okudu... Gerçi o şiir Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın değil, Faruk Nafiz Çamlıbel’in ama, olsun.



“Arif Nihat Asya’nın Bayrak şiiri var, bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır” dedi... Gerçi o mısralar Arif Nihat Asya’nın değil, Mithat Cemal Kuntay’ın ama, olsun.



“Sütçü Nine’nin diyarı Kahramanmaraş” dedi... İmam’ı Nine yaptı, Sütçü İmam Kahramanmaraş’ta, Nene Hatun Erzurum’da, direndikleri düşman bile farklı ama, olsun.



“Ziya Paşa’nın güzel bir lafı var, eşek ölür kalır eseri” dedi, sonra düzelterek, “pardon pardon, eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri” dedi... Gerçi düzelttiği falan yoktu, o laf Ziya Paşa’nın değil, Mehmet Akif Ersoy’un ama, olsun.



Kendi yaşadıklarını Hazreti Muhammed’in yaşadıklarına benzetti, “darbeciler bizden önce Dalaman’a gelmişler, uçağa girmişler, bakmışlar çıkmışlar, hani Nur mağarasındaydı değil mi, hani geliyorlar sevgili peygamberimiz, Ebubekir Sıddık ile orada ama, mağaranın kapısını örümcek örüyor, gelip bakıyorlar, burada örümcek ağ ördüğüne göre herhalde buraya kimse girip çıkmamış diyorlar ve müşrikler dönüp gidiyor, şimdi bunlar da bakıyor, uçakta kimseyi görmeyince dönüp gidiyorlar” dedi... Gerçi bu anlattıkları Hazreti Muhammed’in yaşadıklarına benzemiyor, çünkü örümcek olayında Hazreti Muhammed mağaranın içindeyken, asrın liderimiz zaten uçakta yok, üstelik, Kuran’ı Kerim’de anlatılan o mağaranın adı Nur değil, Sevr mağarası, Nur ise Hira mağarasının bulunduğu dağın adı ama, olsun... “Dindar nesil”lerden daha iyi bilecek değilsiniz tabii.



“Amerika’yı Kolomb keşfetmedi, Müslümanlar keşfetti” dedi... Gerçi Amerikalıların bundan haberi yok ama, olsun.



“Kolomb gemisiyle Amerika kıtasına geldiğinde Küba’da cami gördü” dedi... Gerçi Kübalılar ilk defa böyle bir şey duydu ama, olsun.



“Gençler, biliyorsunuz, Abdülhamid hiçbir şey kaybetmeden bu toprakları korudu, hiç toprak kaybetmedi” dedi... Gerçi Abdülhamid, Mısır, Tunus, Kıbrıs, Sırbistan, Karadağ, Romanya, toplam 1.5 milyon kilometrekare toprağı savaşmadan kaybetti ama, olsun.



“Abdülhamid’in hal fermanını hazırladılar ve kendisini ne yazık ki idam ettiler” dedi... Gerçi Abdülhamid idam filan edilmedi, 76 yaşındayken kalp yetmezliğinden yatağında öldü ama, olsun.



Zonguldak mitinginde konuştu, “Zonguldak’ta üniversite var mıydı, üniversiteyi 2007’de biz kurduk” dedi... Gerçi, üniversitenin logosunda bile 1992 yazıyor ama, olsun.



Isparta mitinginde konuştu, “üniversiteyi Isparta’ya kim yaptı, üniversiteyi Isparta’ya kim getirdi, biz getirdik biz” dedi... Gerçi, Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi’nin kuruluş tarihi 1992 ama, olsun.



Ankara mitinginde konuştu, “aaahhh ahh kardeşlerim, Ankara’da 14 sene önce havalimanı var mıydı” dedi... Gerçi, Ankara Esenboğa Havalimanı 1955’ten beri var ama, olsun.



“Aaahhh ahh kardeşlerim, biz gelmeden önce MR mı vardı, tomografi mi vardı” dedi... Gerçi 1989’dan beri var ama, olsun.



Hastane açılışında tıbbi cihazları göstererek “bunları rent a car’la mı aldılar, yoksa tamamen satın alma mı?” diye sordu... Gerçi, o işleme oto kiralama denmiyor, leasing deniyor ama, olsun.



“Erdal İnönü’yle Bülent Ecevit gelsinler konuşalım” dedi... Gerçi rahmetli oldukları için gelemediler ama, olsun, gelselerdi konuşurdu.



“Komünistler biz köprüyü satacağız diyordu, rahmetli Özal da satamazsınız diyordu” dedi... Gerçi tam tersiydi, Necdet Calp yumruğunu masaya vura vura “sattırmam” diyordu, Turgut Özal “satarım” diyordu ama, olsun.



“Ben 75 öğrencili sınıflarda okuduğum zaman tek partili dönemdi” dedi... Gerçi tek parti döneminde henüz dünyaya gelmemişti ama, olsun.



“İnce at da kargalar yesin” dedi... Gerçi o lafın doğrusu “ufak at da civcivler yesin”dir ama, olsun, kargalar ince tercih ediyor demek ki.



Sezai Karakoç’un şiirini okudu, “Allah rahmet eylesin” dedi... Gerçi o sırada Sezai Karakoç yaşıyordu, rahmet okuduğu şairimiz Abdürrahim Karakoç’tu ama, olsun, Sezai Karakoç bilahare rahmetli oldu, karışıklık ortadan kalkmış oldu.



“Aşık Veysel gibi dağları deldik, tünellerle birbirine bağladık” dedi... Gerçi, dağları delen aşık Veysel değil, Ferhat ama, olsun.



“20 yıl önce Batman’a mitinge gelmiştim, bugün yaşım 67, demek o günlerde 30 yaşlarında bir genç olarak gelmiştim” dedi... Gerçi 67’den 20 yılı çıkarınca 30’lu yaşlar olmaz ama, olsun.



Daha Adil Bir Dünya Mümkün adıyla kitap yazdı, basın toplantısında gazetecilere gösterdi, “bakın bu da İngilizcesi” dedi... Gerçi o gösterdiği Fransızcasıydı ama, olsun.



“Süleymaniye Camisi bir yılda bitirildi” dedi... Gerçi yedi yılda bitirildi ama, olsun, bir yılda bitirilmemiş olması Mimar Sinan’ın terbiyesizliği.



“Eğer ben ekonomi tahsili görmüşsem, ekonomi bilgim varsa, faiz sebeptir, enflasyon neticedir” dedi... Gerçi, herhangi bir ekonomi tahsilinde böyle bir bilgi yok ama, olsun.



En son, Japon atasözü söyledi... Gerçi Japonca’da böyle bir Japon atasözü olmadığı ortaya çıktı ama, olsun.



Tarihten coğrafyaya, edebiyattan spora, mimariden folklora, 20 senedir bilimin rehberliğinde yönetilmek harika bir duygu...

Bence 2023’te gene seçelim, beş sene daha böyle “olsun!”