Sayıştay raporlarına göre, asrın liderimiz son sekiz senede, örtülü ödenek hariç, bir milyar dolar para harcamış.



Bana sorarsanız çok mütevazı davranmış, emrindeki imkanlarla kıyaslayınca az bile harcamış.



Mesela, ormana saray yaptırdı, deniz kenarına saray yaptırdı, göl kenarına saray yaptırdı, canım öyle istedi, bir tane de dağa saray yaptırayım diyemez miydi?

Boeing 747-8 model makam uçağım iki yaşına geldi, çok eskidi, itibardan tasarruf olmaz, bu uçağımı diyanete hibe edeyim, kendime sıfır kilometre Boeing 747-8 hediye edeyim diyemez miydi?

Gönlümden koptu, Libya’nın borçlarını ödeyeyim, Afganistan’ın maaşlarını ödeyeyim diyemez miydi, ödemedi mi Somali’nin borcunu, ödemedi mi Barzani’nin maaşlarını, itiraz eden mi oldu?

Sevaptır, 200 milyon dolar filan harcayayım, denizi doldurayım, bir tane Küba’ya bir tane Japonya’ya kubbesi altın varaklı cami dikeyim diyemez miydi, Rusya’ya İngiltere’ye ABD’ye dikmedi mi?



Yapmadı mı bunları?

İstese daha fazlasını yapamaz mıydı?

Engel mi var?

1 milyar dolar saray harcamasının yanısıra, 1.5 milyar dolara yakın örtülü ödenek harcadı, nereye harcadığını bilmiyoruz, soramıyoruz, 2.5 milyar dolar harcadım dese, sorabilecek miyiz?



Dedim ya, tevazu göstermiş asrın liderimiz... Kendi milletini refah içinde yaşatan, market rafları dolu bir ülkenin cumhurbaşkanı olarak, fazlasını hakediyor.



ABD öyle mi mesela?

Asrın liderimizin söylediğine göre, ABD’de market rafları bomboş, Amerikalılar yiyecek bulamıyor.

O yüzden, ABD başkanı da tasarruflu davranmak zorunda kalıyor.



O yüzden, ABD başkanları aileleriyle birlikte, kira ödemeden, White House’ın sadece dört odasında misafir olarak kalabiliyor.

(White House’a, İngilizceden Almancaya Fransızcadan İtalyancaya, dünyanın bütün lisanlarında beyaz ev deniyor, dünyada sadece biz beyaz saray diyoruz, çünkü malum, bizim kendi ellerimizle oy vererek seçtiğimiz kişiler saraylara layıktır, Amerikalılar demokrasiden anlamadıkları için beyaz ev diyorlar.)

ABD başkanları White House’ta yediklerininin içtiklerinin parasını kendi cebinden ödüyor.

Resmi davetler hariç, etten balığa, sebzeden meyveye, zeytinyağından peynire, White House’ın mutfak masraflarının tamamını ABD başkanı kendi maaşından ödüyor, her ay sonunda ABD başkanına harcamalarını gösteren fatura geliyor.

Obama’nın eşi Michelle, “Benim Hikayem” adıyla kitap yazdı, sekiz sene boyunca White House’ta yaşadıklarını anlattı... White House’ın aşçısı şahane suşi yapıyormuş, balıklar Japonya’dan getiriliyormuş, Obama ailesi afiyetle yiyormuş, başkanın ailesi çok seviyor diye aşçı sık sık suşi yapıyormuş, ay sonunda fatura gelince, mutfak masraflarını devlet bütçesinden zanneden Obama ailesinde jeton düşmüş, Michelle derhal aşçıya talimat vermiş, suşi menüden çıkarılmış.

Asrın liderimiz sekiz senede bir milyar dolar harcarken, Obama sekiz sene boyunca suşi bile yiyememiş yani!

ABD başkanları kendi maaşından parasını ödemeden, devletten kürdan bile kullanamıyor.

ABD başkanları diş macununu kendi cebinden alıyor, ayakkabı boyasını bile kendi cebinden alıyor, elbiselerini kuru temizlemeye gönderiyorlar, parasını cebinden ödüyor, çarşafını, başını koyduğu yastığı, banyoda kullandığı havluyu, tuvalet kağıdını bile kendi cebinden satın alıyor, şampuanını kendi cebinden ödüyor.

Diyelim ki, arkadaşlarını misafir olarak davet ettiler, ağırladılar, kurabiyeden çay parasına kadar, kendi maaşlarından ödüyorlar.

First lady, kuaför parasını kendi cebinden ödüyor.

White House’ın konut bölümünde, yani başkanın ev olarak yaşadığı bölümdeki hizmetçilerin maaşını, başkan kendi cebinden ödüyor.

ABD başkanlarının özel yaşantılarıyla alakalı olarak örtülü ödenek yoktur, tatile giderlerse, tatil masraflarını kendi ceplerinden öderler.

ABD başkanları devletin resmi görevleri haricinde devlet kesesinden bir cent bile harcayamaz.

Devletin kesesi, başkanın şahsi cüzdanı değildir.

ABD başkanının yaptığı resmi harcamalar, Kongre’de denetlenir, kamuya açıktır, Amerikan vatandaşları ödedikleri verginin başkan tarafından nerelere harcandığını kuruşu kuruşuna bilir, öğrenebilir.

ABD başkanları 375 dolardan pahalı hediye alamaz, kabul edemez, evine götüremez, bari şunu hatıra olarak saklayayım diyemez, alayım da şuraya bağışlayayım ayaklarına yatamaz, ABD başkanına verilen hediyeler Amerikan halkınındır, 375 dolardan pahalı hediyeler doğrudan devlete teslim edilir, tek tek kayıt altına alınır, arşivlenir, başkanın görev süresi bittiğinde, hediyelerin tam listesi, isterse bir dolar olsun, maddi değerleriyle birlikte kamuoyuna açıklanır.

ABD başkanları “air force one” tabir edilen ABD başkanlık uçağına, devletin resmi görevlisi hariç bir kişiyi bile avantadan bindiremez, farzedelim kardeşini veya dünürünü uçağa alırsa, first class uçak bileti kadar parayı kendi maaşından ödemek zorundadır.

O uçağın bir saatlik uçuşu 180 bin dolara maloluyor, eğer tatile gidiyorlarsa, eşini, çocuklarını bile bedava bindiremez.

Bakın uçak dedim aklıma geldi...

Air force one tabir edilen makam uçağı, Boeing 747 modeldir, ABD başkanlığına ait değildir, ABD hava kuvvetleri’ne aittir.

Obama başkanken bu uçağı yenilemek istedi, Boeing 747’nin yeni modeli çıktı, o alınsın dedi, sipariş verildi, 2020 yılında teslim edilecekti, yani aslında kendisi kullanmayacaktı, benden sonraki başkan yeni modeli kullansın dedi.

Obama’dan sonra Trump başkan seçildi.

“Yeni model çok pahalı, halkın parasını çarçur edemeyiz” dedi, yeni uçak siparişini iptal etti, hatta Boeing firmasına sopa gösterdi, “askeri alımlarda tasarrufa gideceğiz, bu fiyatlar çok yüksek” dedi.

Boeing’in hisse senetleri borsada tepetaklak oldu.

Yana yakına Trump’a gittiler, fiyatı yarı yarıya kırdılar, “size aynı paraya bir değil iki uçak verelim” dedi.

Trump “aferin, şimdi oldu” dedi, imzayı attı.

Ama ilk sipariş iptal edildiği için, teslimat süresi uzadı, yeni uçakların ABD başkanlığına teslimatı 2024 yılında yapılacaktı.

Trump’tan sonra Biden başkan seçildi.

Trump’ın imza attığı sözleşmeyi iptal etti.

“Yeni makam uçağına yeni soğutma özellikleri eklenmiş, maliyeti yükseltiyor, halkın parasına yazık, bunları fiyattan düşün” dedi, sözleşme yeniden yazıldı.

Ama, ikinci sipariş de iptal edildiği için, teslimat süresi yine uzadı, yeni uçakların ABD başkanlığına teslimatı anca 2026 yılında yapılacak.



Güya dünyanın en zengin ülkesinin başkanlarının, hem Trump’ın hem Biden’in pahalı bulduğu ve sekiz senedir satın almayı habire ertelediği uçağın modeli nedir biliyor musunuz?

Boeing 747-8...

Yani, asrın liderimizin bindiği makam uçağı!



Çünkü, hamdolsun ki, biz öyle aciz bir ülke değiliz.

Biz öyle Amerikalılar gibi karnımızı askıda ekmekle doyurmuyoruz, hava kararınca çıkma sebze toplamıyoruz, yelkenleri atlastan marketleri raflardan halatları ibrişimden milletiz.

Asrın liderimizi tek adam seçerek, sekiz yılda -örtülü ödenek hariç- bir milyar dolar harcama imkanı tanıyan, bize bu gururu yaşatan sayın ahalimizi ne kadar tebrik etsek az.