Ve elbette mutlu oluyoruz.
Son örneğe dün tanık olduk.
İktidar medyasında yer alan çok önemli bir habere göre meğer bizim Ticaret Bakanı Mehmet Muş ve yanındaki heyet Venezuela gezisine çıkmış.
Dünyanın öbür ucu...
Heyetimiz orada Devlet Başkanı Maduro tarafından sarayında kabul edilmiş.
Heyetimizin kaç kişiden oluştuğunu merak edecek olursanız...
90 kişi imiş!
★★★
Venezuela zor durumda...
Parasının değeri neredeyse sıfırlandı. Enflasyon derseniz dünya rekorları kırıyor.
Halkı bitkin, yerlerde sürünüyor.
Anlaşıldığı kadarıyla Maduro artık Türkiye’ye, Tayyipgiller iktidarına bile bel bağlamış durumda.
İktidar yandaşı medyada yer alan haberlere göre heyetimizin kabulü sırasında bir konuşma yapmış, övgüler yağdırmış:
“Tanrı Türkiye ile Venezuela’yı korusun. Türkiye cumhurbaşkanını sevgiyle selamlıyorum. Erdoğan’ı ülkemizin büyük kardeşi olarak görüyoruz. Türk halkı iyi bilmeli ki biz Erdoğan’ı çok seviyoruz. Çünkü o iyiliksever ve koca yürekli bir lider...”
★★★
‘Dünya lideri’ dediğin işte böyle olmalı...
Dünyanın öbür ucundan, isminden başka hiçbir şeyini bilmediğimiz ülkelerden övgüler almalı!
Dünyaca ünlü Economist, Stern gibi dergilere kapak malzemesi olsa, hakaretlere uğrasa bile hiç umursamasın, aldırış etmesin...
Ve bütün dünya ülkelerine heyetler göndermeye devam etsin.
★★★
Birkaç gün önce medyada yer alan bir haber daha vardı.
“Türk Parlamento heyeti Madagaskar’ı ziyaret edecek!”
Bizler Madagaskar’ın haritadaki yerini bilmiyor olabiliriz.
Önemli olan Afrika dahil dünyanın dört bir bucağına devlet parasıyla beleş geziler düzenleyip oralarda kendileri için propaganda yapmalarıdır.
★★★
Ay’a astronot göndermenin şimdi tam zamanıdır!..
İktidarımızın kafasında hep bu var.
Seçim yaklaşıyor, valla muhteşem bir olay olur.
Düşünsenize, ilgili şirketlere parasını peşin verip uzaya gönderilecek bir Türk astronot seçiliyor, özel giysileriyle rokete bindiriliyor, roketin içinden ve dışından kısa konuşmalar yapıp kendisine bu şerefi layık gören sayın cumhurbaşkanına teşekkürler falan ediyor.
İnanılmaz!
Hem de Cumhuriyet’in 100 yılında uzaydayız!
★★★
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank iktidar medyası ile birlikte TRT’ye aylar önce konuşmuştu:
“Uzaya göndereceğimiz vatandaşımızı önümüzdeki dört beş ay içerisinde seçip eğitime yollamamız gerekiyor...
Şimdi gerçekler ortaya çıkmaya başladı.
Ne kadar büyük bir iş olduğunu düşünün...
Paraları bastırıp bir uzay aracı kiralıyorsunuz.
Sonra yine paraları bastırıp bir Türk astronot seçtiriyorsunuz.
Sonra roketi ateşleyip gökyüzüne uğurluyorsunuz.
Keşke seçimlere yetişebilse, inanılmaz bir propaganda yöntemi olurdu ama yetişmedi işte...
Defter böylece kapanmış oldu.
★★★
Sevgili okurlarım, bu Tayyipgiller iktidarını bir konuda kutlamak gerekir.
Propaganda yapmayı, beyin yıkamayı ve insan kandırmayı gerçekten iyi biliyorlar.
Hiç olmayacak şeyleri sanki olacakmış gibi, sanki gerçekmiş gibi yutturmanın, sinekten bile yağ çıkarmanın ustası bunlar.
Ne acıdır, toplumun bir kesimi de bu oyuna düşüp bunlara oy vermeyi sürdürüyor.
Yukarıda değindiğim Maduro, Madagaskar ve uzaya astronot gönderme olayları sadece birkaç küçük örnek.
Evet, iktidarı bu konuda kutlamak gerekiyor.
SEVGİLİ okurlarım, bizim gazetenin Ankara Bürosu haber müdürü arkadaşımız Emin Özgönül...
Odalarımız yan yana, her gün oturup muhabbet eder, haberleri inceleyip yorumlarız.
Emin birkaç gün önce sağlık kontrolüne gitti. Yılda bir kez check-up hakkı varmış onu kullandı. Hiçbir şikayeti, herhangi bir sıkıntısı yoktu ama iyi bir haberle dönmedi.
Kalbin ana damarları tıkalı.
Soruna anjiyo yaparak çözüm bulmak mümkün değilmiş. Bütün doktorlar aynı şeyi söyledi...
Tek çare ameliyat...
Ve Emin üç gün önce Başkent Üniversitesi Hastanesi’nde kalp ameliyatı oldu.
Şimdi çok iyi.
Bugün yoğun bakımdan çıkması bekleniyor.
Emin Özgönül’e geçmiş olsun dileklerimizi, böyle bir hastaneyi Türkiye’ye kazandıran Mehmet Haberal ve Ali Haberal hocalarımıza her şey için teşekkürlerimizi iletiyorum.
