Türkiye’nin kader seçimi öncesi depremler ile sarsılması hesapları alt üst etti. Afet Bölgesi ilanına rağmen Olağanüstü Hal kapsamına alınan 10 ilde çöken altyapı, yok olan mahalleler sonrası iktidarın seçimleri 14 Mayıs’a güncelleme planının işlemesi mümkün görünmüyor.

Seçmen kütükleri ve ikametgâh kayıtları işlevsiz hale gelirken, ağır yıkım ve deprem illerinden tahliyelerle sağlıklı bir seçim olanağı söz konusu değil...

★★★

Planlarını birbirlerine anlatma fırsatı bulamadıysalar demek; Erdoğan, bölgedeki yağma olaylarını OHAL ilanına gerekçe gösteriyor.

İçişleri Bakanı Soylu birkaç münferit olay dışında yağma söz konusu olmadığını anlatıp kendisini yalanlıyor.

★★★

Oysa seçimlere OHAL altında gitmek oldukça konforlu... 2017 referandumu ve 2018 seçimlerinde olduğu gibi bir amaç söz konusu...

Dolayısıyla iktidarın Cumhurbaşkanı kararıyla TBMM’yi feshedip 14 Mayıs’ta ‘güncellemek’ istediği tarihte seçimin yapılması bu saatten sonra güç görünüyor. Normal günü 18 Haziran olan seçimin bu tarihte yapılma ihtimali daha kuvvetli...

★★★

Bana sorarsanız anayasaya aykırı olsa da eğer umulan bulunmazsa daha da ileri bir tarihe doğru gider bu seçim işleri...

İsterlerse, nasıl erteleneceğini anlatayım size...  OHAL durumu uzatılır ve bu bölgede seçim yapılması mümkün değildir kararı alınır. Tam 16 milyon kişi etkilendi. Haklı mı? Haklı! Yüksek Seçim Kurulu onaylar ve erteleme gerçekleşir. Olmaz diyenler, olmaz dediği ile kalır.

★★★

Tamam gerek anayasa gerekse Cumhurbaşkanı seçimi yasasında yer alan hükümler ‘savaş hali’ dışında buna izin vermiyor. Anayasada ne yazdığını ben de biliyorum. Peki, aynı anayasa aynı kişinin üçüncü kez aday olmasına izin veriyor mu? Hayır! Ee?

Muhalefetten bir itiraz duydunuz mu bu konuya? O zaman olurmuş, olmazmış çok da zorlama... Hayal dünyanızdan ve Polyanacılıktan ne zaman kurtulacaksınız?

Hep birlikte göreceğiz işin nereye gideceğini... İlk ipucu Devlet Bahçeli... O konuyu açarsa bil ki seçim ertelendi!

★★★

Enteresan tarafı eğer 6 ay ya da 1 yıl gibi bir erteleme söz konusu olursa yaşanacak ekonomik enkaz altında baraj sorunu ile bile karşı karşıya kalabilir Cumhur İttifakı...

Nitekim büyük afetlerin faturaları yaklaşık 6 ay ile 1 yıl arasında çıkmaya başlar. Zaten ekonomisi sallantıda olan bir ülkeyi dümdüz eder...

★★★

99 yılında yaşanan depremin 2001 krizine etkisi olmadı mı? Üç partiyi tamamen yıktı, aradan AKP sıyrıldı...

Bu sefer bu depremin hiçbir sonucunun olmayacağını düşünecek kadar saf olamazlar. Fatura en az 100 milyar dolar... Zaten eksi rezervlerle idare etmeye çalışan bir Türkiye var. Bırakın AKP’yi, kim gelirse gelsin bu enkazın altından zor çıkar!