-Davranış bozukluğu kişilik karasıdır.-

Bizi birbirimizle buluşturan, yaşam ortamımızı oluşturan sokaklar, caddeler, yerleşim alanlarımızın en canlı kesimleridir. Temizliği, düzeni ve yapısıyla öne çıkar ulaşım yollarıdır. Ancak gereken özenin gösterilmediği de bir gerçektir. Sigara izmaritleri, değişik tür ve yapıda çöpler, artıklar, kağıtlarla kirletilen kaldırımların yansıttığı çirkinliğe yurttaşların aldırışsızlığı da ağırlık vermektedir. Evimizden sonra en yoğun yaşam alanımız olan caddeler, sokaklar, kimi alanlar, belediyelerin bakımına karşın hemşerilerin ilgisizliği bir yana kötü kullanımı nedeniyle eleştirilen görünümler içindedir.

Kendi anlayışımızı yansıtan yaşam biçimi sokaklarla caddelerin görünümüyle değerlendirilmektedir. Evimize gösterdiğimiz özeni hepimizin ortak yeri olan kentimize göstermezsek bu yapılarla ilgili savunmalarımızın hiçbir anlamı, yararı, değeri olmaz, geçerliği bulunmaz. Son zamanlarda kimi sokak hayvanlarının acımasızca, bir tür vahşilikle öldürülmeleri insan ilkellik ve gaddarlığı sayılacak boyutlara varmıştır. Yaşamı yalnız kendileri için hak sayanlar “hak” tan anlamayan bağnazlardır. Hayvanlar için gerekli ve yararlı korumaları savsaklayanlar, gereksiz bulanlarla yararlı önlemlere karşı çıkanlar yaşam hakkını yeterince anlayamayanlardır.

Sokakları kötüye kullanmanın bir başka türü de toplumsal olaylara gerekleri dışında alan yapmaktır. Gezici satıcıların aşırı davranışlarıdır, rahatsız edercesine direnmeleridir. Sokaklar ve caddeler bizim açık yuvalarımız sayılır. Bakımları yalnız belediyelerin değil, hepimizin duyarlığı ve ilgisinin konusudur. Temizlik ve düzeniyle yaşayanların düzeyini yansıtır. Sokak ve caddeleri kullananların durumları ve tutumları toplumsal düzeyin de bir göstergesidir. Bu nedenlerle özenli davranmamız gerekir. Sağlığımız, esenliğimiz için de önemli bir konudur. Yurttaşlık ve yaşam düzeyimizin aynası durumundaki sokaklar konusunda daha, anlayışlı, daha duyarlı, daha dikkatli olmamız gerekiyor.