6 bin 200 yıllık iskelet şaşırttı: Yaralı halde yıllarca yaşamış

Bulgaristan'da arkeologlar tarafından bulunan bir iskelet, yaklaşık 6 bin 200 yıl önce bir aslan saldırısından sağ kurtulan ancak kalıcı hasarlar alan bir gence ait olabilir. Yeni yayımlanan çalışmaya göre, bu nadir bulgu, Taş Devri’nde aslanlarla karşılaşmaların ne denli ölümcül olabileceğini gözler önüne seriyor.

Journal of Archaeological Science: Reports dergisinde yayımlanan çalışmaya göre, 16 ila 18 yaşlarındaki bu genç, muhtemelen avlanırken bir aslanla karşılaştı. O dönemde (Bakır Çağı, MÖ 4500–3500) Doğu Avrupa’da aslanlar yaygın olarak yaşıyordu. Karadeniz kıyısındaki bazı tarihöncesi yerleşimlerde aslan kemikleri üzerinde bulunan kesik izleri, insanların zaman zaman bu hayvanları avlayıp yediğini de gösteriyor.

Araştırmaya liderlik eden Bulgaristan Bilimler Akademisi’ne bağlı Doğa Tarihi Müzesi’nden arkeozoolog Nadezhda Karastoyanova, kafatasında tespit edilen hasarların insan yapımı silahlarla açıklanamayacağını, bu yaraların büyük bir yırtıcı hayvanın ısırığına ait olduğunu belirtiyor. Yapılan kalıp ve diş izi karşılaştırmaları sonucunda, saldırının sorumlusunun yüksek ihtimalle bir aslan olduğu tespit edildi.

Saldırı sonucu gencin kafatasında derin çökme ve delik izleri oluşmuştu. Özellikle bir yara, beyin zarlarında ciddi hasar bırakmış olabilir. Ayrıca bacaklarında ve sol kolunda da kas ve tendonları etkileyebilecek kadar derin yaralar bulunuyordu. Yine de genç, bu travmatik olaydan sonra iki ya da üç ay kadar yaşamayı başarmıştı.

Araştırmacılara göre bu, gencin yalnız olmadığını ve topluluğunun onun bakımını üstlendiğini gösteriyor. Yaralanmalarından sonra gündelik hareketlerini bağımsız sürdüremeyecek durumda olan genç, muhtemelen çalışamaz hale gelmiş ve yoğun bir destek almıştı.

Gencin iskeleti, Bulgaristan’ın doğusundaki “Kozareva Mogila” (Keçi Tepesi) adı verilen tarihöncesi bir yerleşim yerinde bulundu. Daha önce yapılan kazılarda, burada yaşayanların hastalıklarla mücadele ettiğine ve hatta kafa cerrahisi gibi müdahaleler yaptığına dair kanıtlar da ortaya çıkarılmıştı.

Ancak iyileşme süreci tamamlanmadan hayatını kaybeden genç, alışılmadık bir şekilde gömülmüş. Ellerini yüzüne kapatmış pozisyonda, derin bir mezara yerleştirilmiş ve mezarında hiçbir eşyaya rastlanmamış. Bu durum, topluluk tarafından dışlanmış ya da korkulan biri olabileceğini düşündürüyor. Araştırmacılar, görünüşünün ve davranışlarının onu diğerlerinden farklı ve hatta “tehlikeli” kıldığını öne sürüyor.

İlginizi çekebilir