Yaklaşık bir yıldan beri terörsüz Türkiye konusunda TBMM’de kurulan komisyon toplantıları devam ederken, ilginç bir zamanlama ile batıda Papa, Güneydoğu’da Barzani ziyaretleri gerçekleşti. Hani çok kullanılan bir deyimimiz vardır, “Bayram değil seyran değil eniştem beni niye öptü!!"
İki ziyaretin bir arada peş peşe oluşu kafalarda bazı sorular oluşturmadı değil. Peki bu Papa daveti nereden çıktı? Papa’yı kim davet etti? Ortada bu davet konusunun gerçek sahibinin, yıllardır Heybeliada ruhban okulunun açılması ve ekümeniklik için yanıp tutuşan Bartholomeos olduğu iddiası kesin. Kimse sormadı, sen kim oluyorsun da davet ediyorsun diye.
Geçmişte Osmanlı sonra da genç Cumhuriyet döneminde Atatürk hiçbir Papa’ya ziyaret için izin vermemişti. Bu kez ziyaret sadece izinle kalmadı devlet töreni ile karşılandı, hem İstanbul hem de İznik’te Papa ve Ermeni patriği Bartholomeos ile birlikte ayinler yaptı.
Papa ziyaretinden haftalar önce, ABD Ankara Büyükelçisi Tom Barrack, üniter devlet yapısının İsrail için tehlike olduğunu söylerken, diğer yandan Trump, Erdoğan görüşmesinde Heybeliada ruhban okulunun açılışı için
Eylül 2026 tarihini verirken, ekümenlik konusunda da anlaşıldığını ekranlara açıkladı. Büyükelçi bir taraftan üniter yapımızın engel olduğunu dile getirirken Lozan anlaşmasını da yok sayıyordu. Peki bu söylenen Lozan karşıtı, bir tür Sevr’i anımsatan konuşmaların bir karşılığı yok mu?
Batıda bunlar olurken, inanılmaz bir olay da Şırnak’ ta yaşanıyordu. Barzani bir toplantıya katılmak üzere elleri silahlı bordo bereli onlarca askeri korumalarla Şırnak’a elini kolunu sallaya sallaya geliyordu. Sayın Bahçeli’nin dediği gibi tam bir rezaletti. Bu silahlı korumalar sınırdan nasıl geçip geliyordu. Günlerdir bu geçişe kim veya kimler tarafından izin verilmişti bir türlü anlaşılamadı. Bu geçişe en üst düzeyde izin verilmeden kimse bu geçişe izin veremezdi. Adam diyor ki Türkiye’de beni koruyamazlar o nedenle böyle geliyorum Lozan’ı da tanımıyorum. Bu Barzani 2024 yılında Türk düşmanı Papa Françesko’nın , Kuzey Irak ziyaretinde Papa onuruna pul bastırmıştı. Bu pulda arkada Türkiye haritası ve 25 ili içine alan Kürdistan ve önde Papa silüeti.
Değerli Okurlar; Bu Barzani olayı bana yaşadığım bir olayı anımsattı. Yıl 2005, İstanbul Üniversitesi Rektörlüğüne atandığım tarih. Göreve başladığımın 4 veya 5. ayıydı. Rektör Sekreteri, İsrail Büyükelçisi ve İstanbul Başkonsolosu’nun ziyaret isteklerinin olduğunu söyledi. En kısa sürede randevu verin, dedim. İki gün sonra sekreter geldikleri bilgisini iletince hemen salona almasını söyledim ve kapıda karşıladım. İsrail Büyükelçisi, Konsolos ve yanlarında iri yarı iki kişi. Buyrun diye yer gösterdim oturdular iki kişi ayakta duruyorlar. Bunlar kim dedim, güvenlik dediler. Güvenlikler lütfen dışarı çıksınlar dedim. Şaka ile burada güvenliğe ihtiyacınız yok, güvenliğiniz benim dedim.
Büyükelçi, “Sayın Rektör, biz tüm resmi ziyaretlerimizi, Başbakanlıklar, bakanlıklar dahil böyle yapıyoruz" dedi. Ben de "Sayın Büyükelçi, siz nerelere böyle gidiyorsunuz onu bilemem ama dikkatinizi çekerim burası Mustafa Kemal Atatürk’ün İstanbul Üniversitesi buraya böyle gelemezsiniz" dedim. Bu kez kendi aralarında İbranice konuştular. Tam bu sırada "Sayın Büyükelçi sizi ben davet etmedim, ziyaret sizin isteğinizle gerçekleşti" deyip ayağa kalktım ve görüşmemiz burada bitmiştir diyerek elimle kapıyı işaret ettim.
Salondan birlikte çıktık merdiven başına kadar çıkıp, geldiğiniz için teşekkürler deyip ellerini sıkarak uğurladım. Meğer bir amir ve dört kişilik bir Türk korumalarda bekleme odasında onları bekliyormuş. Bu olay sanırım Büyükelçilerle birlikte Türk korumanın başındaki amir tarafından medyaya sızdırıldı ki aynı akşam TV haber haberlerinde genişçe dile getirilmişti.
Bir türlü susmuyor ve devamlı konuşuyor, Bese Hozat diyor ki, biz Ankara’da değil Kürdistan’da siyaset yağacağız dedim. Bre haddini bilmez Kürdistan neresi? Terörün bitmesi, barış görüşmeleri yapılırken ne demek istiyorsun? Burası Türkiye...
Milli Savunma, bütçe konuşmalarında DEM Milletvekili, Türk Ordusu’na hakaret içeren konuşma yapıyor tek karşı ses, Adana Milletvekili Ayyüce Türkeş Taş hanımefendiden geliyor. Diğer komisyon üyelerinden iktidar muhalefette sessizlik…
Susanlara yazıklar olsun !!
SON SÖZ: Yıl 2023 Apo asılsın, Yıl 2025 Apo nasılsın.