Bir eken on verim alıyor: Kazancını duyan ev, araba satıp bu işe giriyor

Son dönemlerde adını sıkça duymaya başladığımız aronya meyvesi, hem insan sağlığına katkıları hem de üreticisine sunduğu yüksek kazançla dikkatleri üzerine çekiyor. Güçlü antioksidan içeriğiyle “süper meyve” olarak bilinen aronya, Türkiye’de giderek daha fazla çiftçi tarafından tercih edilen yeni bir gelir kapısı haline geldi.

Aronya yetiştiriciliği yapan üreticiler, geleneksel meyve ve sebze üretimine kıyasla çok daha yüksek gelir elde ediyor. Bir dönüm araziden kazanılan miktar, klasik tarım ürünlerinin katbekat üzerinde olabiliyor. Bu durum, birçok girişimciyi evini ya da aracını satarak aronya bahçesi kurmaya yöneltiyor.

SAĞLIK VE KOZMETİK SEKTÖRLERİNİN YENİ GÖZDESİ

Bağışıklık sistemini güçlendirmesiyle bilinen aronya, antioksidan açısından son derece zengin bir bitki. Bu özelliği sayesinde gıda takviyelerinden tıbbi ürünlere, kozmetikten içecek sektörüne kadar geniş bir kullanım alanına sahip. İç ve dış piyasada oluşan yoğun talep, üreticilere ürünlerini kolayca ve yüksek fiyatla satma imkânı sağlıyor.

ARONYA TARIMINI KARLI HALE GETİREN ETKENLER

-Düşük bakım gideriyle kolay üretim

-Az suyla yüksek verimlilik

-Kilo başına yüksek satış fiyatı

-Güçlü ihracat potansiyeli

-Sağlık sektöründe hızla artan kullanım oranı

Her ne kadar aronya üretimi yüksek kazanç getirse de bu işe girmeden önce iyi bir araştırma yapmak gerekiyor. Uzmanlar, üretime başlamadan önce küçük ölçekli denemelerle tecrübe kazanılmasını ve pazarın iyi analiz edilmesini öneriyor. Uzmanlara göre, doğru bilgi ve planlama, bu süper meyvenin potansiyelini gerçeğe dönüştürmenin en güçlü anahtarı.

HABER KESİNLİKLE BİR YATIRIM TAVSİYESİ DEĞİLDİR.

İlginizi çekebilir