Dikkat dağınıklığı sandığımız şey meğer üstün zekanın belirtisiymiş
Odaklanmakta zorlanıyorsanız endişelenmeyin... Bilim insanları dikkat dağınıklığının aslında üstün zekaya işaret ettiğini söylüyor. Peki ama nasıl?
Northwestern Üniversitesi’nde yapılan araştırmada, yaratıcı düşünen bireylerin, çevrelerinden gelen duyusal bilgileri filtrelemekte zorlandıkları tespit edildi. Bu kişiler, diğer insanların kolayca görmezden geldiği sesleri, kokuları veya görsel detayları fark ediyor.
Uzmanlara göre bu durum, beynin “gereksiz bilgileri dışlama” mekanizmasının farklı çalıştığını gösteriyor. Kısacası, dikkatinizin dağınık olması bazen yaratıcılığın doğal yan etkisi olabilir.
Araştırmayı yürüten psikolog Dr. Darya Zabelina, bunu açıklarken, “Yaratıcı bireylerin beyinleri, çevreden gelen alakasız bilgileri daha az filtreliyor. Bu da onların dünyayı daha geniş bir perspektiften görmelerine yardımcı oluyor” şeklinde ifadelere yer verdi.
GÜRÜLTÜDEN RAHATSIZ OLMAYANLAR DAHA YARATICI ÇIKTI
Çalışmada, katılımcıların beyinleri farklı seslere ve görsellere maruz bırakıldı. Sonuçlar şaşırtıcıydı: Sanatsal veya bilimsel yaratıcılığı yüksek olan kişiler, arka plandaki sesleri ve hareketleri bastırmakta daha başarısızdı. Bu “başarısızlık”, onların beklenmedik fikirleri birleştirme yeteneğini güçlendiriyordu.
Başka bir deyişle, kafede otururken kasadan gelen ses ya da masadaki konuşma sizi rahatsız ediyorsa, bu aslında beyninizin çevreden gelen bilgileri yaratıcı şekilde işlemeye çalıştığı anlamına gelebilir.
YARATICI BEYİNLER FARKLI ÇALIŞIYOR
Araştırmacılar, bu duruma “sızıntılı dikkat sistemi” adını veriyor. Bu sistemde beyin, gereksiz gibi görünen bilgileri de kaydediyor ve daha sonra yeni bağlantılar kurarken bu bilgileri kullanıyor. Bu da sanat, bilim veya problem çözme gibi alanlarda yüksek yaratıcılığa yol açıyor.
Zabelina’ya göre bu durum, klasik “dikkat eksikliği” kavramıyla karıştırılmamalı:
“Bu bir bozukluk değil. Tam tersine, beynin farklı çalışmasının bir sonucu. Bu kişiler, çevredeki karmaşadan yeni fikirler üretebiliyor.”
BÜYÜK DÜŞÜNÜRLER DE BÖYLEYDİ
Darwin, Çehov ve Proust gibi tarihin en yaratıcı zihinlerinin de sessizlikte değil, karmaşa içinde düşündüğü biliniyor. Bir kafede roman yazamıyorsanız endişelenmeyin, belki de beyniniz dış dünyayı filtrelemeyerek daha zengin bir düşünce alanı yaratıyor.
Uzmanlara göre, zihniniz bir fikri bırakıp diğerine atlıyorsa bu bir kusur değil, yaratıcılığın doğal akışı.