Eğitim-Sen’den 2026 bütçesine tepki: “Bu bir gelecek bütçesi değil, vazgeçiş bütçesi”

Eğitim-Sen, Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2026 yılı bütçesine ilişkin tepkisini TBMM Dikmen Kapısı önünde yaptığı açıklamayla dile getirdi. Sendika, bütçenin eğitimin temel sorunlarını çözmekten uzak olduğunu savunarak, kamu kaynaklarının kamusal eğitim yerine farklı alanlara yönlendirildiğini öne sürdü

Tepki açıklaması Eğitim-Sen Genel Başkanı Kemal Irmak tarafından okundu.

Irmak, Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edilen ve Genel Kurul’a sevk edilen MEB bütçesinin, iktidarın eğitime bakışını ortaya koyduğunu belirterek şu değerlendirmede bulundu:

“2026 bütçesi, eğitimi kamusal bir hak olarak değil, piyasalaştırılabilir ve ideolojik olarak şekillendirilebilir bir alan olarak gören anlayışın ürünüdür.”

Sendikaya göre, MEB için öngörülen 1 trilyon 943 milyar TL büyüklüğündeki teklif, “yüksek rakamlarla süslenmiş olsa da” öğretmenlerin, öğrencilerin ve okulların ağır sorunlarına çözüm üretmiyor.

"BÜTÇE SİSTEMİ DÖNDÜRMEKTEN ÖTEYE GEÇMİYOR"

Eğitim-Sen, bütçenin yaklaşık yüzde 83’ünün zorunlu personel giderlerine ayrılmasının, eğitimin niteliğini artıracak yatırımlar için neredeyse alan bırakmadığını vurguladı.

Irmak, yıllar içinde yatırımlara ayrılan payın gerilediğini hatırlatırken, artan sınıf mevcutları, ikili eğitim ve yıkılan okul binalarına dikkat çekerek “Yatırım yapılmayan eğitim sistemi kaosa sürüklenir” dedi.

OECD’nin son raporuna atıf yapan sendika, Türkiye’de öğrenci başına yapılan harcamanın OECD ülkelerindeki seviyenin üçte birine bile yaklaşmadığını belirtti. Bu durumun, fırsat eşitliğinin ve nitelikli eğitime erişim hakkının zayıfladığı yorumlarına neden olduğu ifade edildi.

"BİR ÖĞÜN ÜCRETSİZ YEMEK HALA YOK"

Açıklamada, okullardaki temizlik ve beslenme sorunlarının büyüdüğü, buna rağmen tüm öğrenciler için günde bir öğün ücretsiz ve sağlıklı yemek talebinin bütçede yine karşılık bulmadığı dile getirildi. Sendika, milyonlarca öğrencinin okula aç geldiğini, kantin fiyatlarına erişemediğini ve su ihtiyacını musluklardan karşılamak zorunda kaldığını savundu.

MESEM ELEŞTİRİSİ

Komisyonda tartışmaların odağında olan Mesleki Eğitim Merkezleri de sendikanın hedefindeydi. Eğitim-Sen, MESEM kapsamındaki öğrencilerin ucuz iş gücü olarak kullanıldığını, denetimsiz ortamlarda iş kazalarına maruz kalabildiğini belirterek, bu sistemin 2026 bütçesinde de desteklenmesini eleştirdi.

Sendikaya göre, bütçe teklifinde kamusal eğitim güçlendirilmek yerine, özel okullara verilen teşvikler artırıldı. Organize Sanayi Bölgeleri içinde ve dışında bulunan özel meslek liselerine öğrenci başına yüksek teşvikler aktarılmasının, devlet okullarını daha da güçsüzleştirdiği ifade edildi.

Irmak, yeni müfredatın ve çeşitli protokol projelerinin eğitimi bilimsel zeminden uzaklaştırarak ideolojik bir çizgiye çektiğini savundu. Kadrolu yardımcı hizmetli eksikliği, ücretli öğretmenlik uygulaması ve öğretmen maaşlarının yetersizliği de eleştiriler arasında yer aldı.

Eğitim-Sen’den talepler

Sendika, Meclis görüşmeleri tamamlanmadan bütçede şu başlıklarda düzenleme yapılmasını talep etti:

Eğitim bütçesinin GSYH’nin en az %6’sı seviyesine çıkarılması,

Özel okul teşviklerinin kaldırılması,

Tüm öğrencilere günde bir öğün ücretsiz yemek,

Okullara kadrolu yardımcı hizmetli atanması,

Ücretli öğretmenliğin kaldırılması ve öğretmen atamalarının kadrolu yapılması,

Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun iptali ve eşit işe eşit ücret ilkesinin uygulanması,

Müfredatın bilimsel esaslara göre yeniden düzenlenmesi.

"BU BÜTÇE VAZGEÇİŞ BELGESİDİR"

Sendika, açıklamanın sonunda 2026 bütçesini “kamusal, parasız ve bilimsel eğitimden vazgeçiş” olarak tanımlayarak mücadeleyi büyütme çağrısı yaptı:

“Kaynakların zengine değil, çocuklara ve eğitim emekçilerine ayrılması için mücadeleyi iş yerlerinde, sokaklarda ve meydanlarda sürdüreceğiz.”

Eğitim-Sen’in açıklamasının ardından Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası da 2026 bütçesini eleştiren ayrı bir değerlendirme yaptı.