Elinde doları olanlar dikkat: Bankacılık devinden 2026 uyarısı

NG Türkiye Genel Müdürü Alper Gökgöz, 2026’da faizlerin düşmesiyle net faiz marjlarında iyileşmenin daha da belirginleşmesini beklediklerini belirtti Gökgöz, 2026 yılına ilişkin dolar/TL tahmininde de bulundu.

Gökgöz, "Bankacılık Söyleşileri" kapsamında AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2025'in bankacılıkta rekabetin ağırlık merkezinin daha da belirgin biçimde dijital kanallara kaydığı bir yıl olduğunu, müşteri beklentilerinin hız, sadelik ve kesintisiz deneyim etrafında yeniden şekillendiğini belirtti.

Yapay zeka ve yeni nesil teknolojilerin dijital dönüşümü hızlandırdığını aktaran Gökgöz, “Dijital bankacılık ile banka cebe girmişti. Yapay zeka ile bankacı da artık cebe giriyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Gökgöz, güvenin ve sağlam bilançonun hâlâ kritik önemde olduğunu ancak artık değerin, müşterinin karşısına çıkılan dijital temas noktalarında tanımlandığını dile getirdi.

2026'YA YÖNELİK ENFLASYON BEKLENTİSİ

ING Türkiye Genel Müdürü Gökgöz, 2025 yılında, Merkez Bankası’nın faiz kararları ve enflasyonu düşürmeye dönük adımlarının yakından takip edildiğini belirterek, yılın ilk yarısında, yaşanan dalgalanmaları takiben Merkez Bankasının hızlı ve kapsamlı adımlar attığını vurguladı.

Türk lirası varlıkların yeniden istikrar kazandığını ve yerleşik olmayanların iştahının toparlandığını aktaran Gökgöz, "Bu çerçevede rezervler mayıstan itibaren güçlü bir artış trendine girerek geçtiğimiz aylarda tarihi seviyelere ulaştı." dedi.

Gökgöz, döviz rezervlerindeki artış eğiliminin hem yabancı girişlerin yeniden başlaması hem de yerli yatırımcıların liraya ilgisinin artmasının yanında altın fiyatlarındaki yukarı yönlü hareketle de desteklendiğini ifade etti.

Gelecek yıl ki beklentilerini de paylaşan Gökgöz, şöyle devam etti:

"2026 sonunda yıllık enflasyonun yaklaşık yüzde 22 civarında olmasını bekliyoruz. Dolar/TL’nin 2026 sonunda yaklaşık 51 seviyesinde gerçekleşmesini öngörüyoruz. Ayrıca, Eylül’de açıklanan Orta Vadeli Program (OVP), kademeli mali konsolidasyon ve daha ılımlı büyüme öngörüsüyle dezenflasyonu destekleyen bir çerçeve sunarken, kamu ücret ve fiyatlarının enflasyon hedefleriyle uyumlu olacağını taahhüt etti. GSYH büyüme tahminlerindeki aşağı yönlü revizyonlar, fiyat istikrarının politika önceliği olduğunu teyit ediyor. Merkez Bankası, enflasyon görünümündeki bozulmaya faiz indirimlerinin hızını azaltarak tepki verdi. Politika faizinin 2026 sonunda yüzde 27 seviyesinde olacağını öngörüyoruz. İndirimlerin büyüklüğünün enflasyon görünümü kadar dolarizasyon, rezerv yeterliliği, büyüme beklentileri ve işgücü piyasasına bağlı olacağını değerlendiriyoruz."

Gökgöz, bir süredir mevduat ve kredi faiz oranlarının seyrinde sadece politika faizi değil, Merkez Bankası tarafından aktif bir şekilde kullanılan makro ihtiyati önlemlerin de etkili olduğunu ifade ederek, politika faizi gerilerken kredi ve mevduat faizlerinin de düşmesini, sürecin hızının ise makro ihtiyati adımlarla belirleneceğini öngördüklerini sözlerine ekledi.

GERİLEYEN FAİZLER NET FAİZ MARJINI İYİLEŞTİRİRKEN, ARTAN KOMİSYON GELİRİ DE KARLILIPIA KATKI SAĞLADI

2025 yılının 9 aylık verilerine göre, sektörün net karının 2024’e göre yüzde 45 artış gösterdiğini vurgulayan Alper Gökgöz, "2024 yılına kıyasla bir miktar gerileyen faizlerin net faiz marjını iyileştirirken, artan komisyon gelirleri de karlılığa katkı sağladı, kredi karşılık giderlerinde artış gözlemlense de sektörün güçlü sermaye yapısı ve yüksek kredi karşılama oranları sayesinde karlılık üzerindeki etkileri sınırlı oldu. 2026’da faizlerin düşmesiyle net faiz marjlarında iyileşmenin daha da belirginleşmesini bekliyoruz. Dolayısıyla bunun sonucunda sektörün 2026’da 2025’e kıyasla daha güçlü bir performans sergilemesini öngörüyoruz." diye konuştu.

*BU HABERDE YER ALAN İFADELER YATIRIM TAVSİYESİ DEĞİLDİR.