Keskin zeka göstergesi sayılan 3 kötü alışkanlık!
Minnesota Üniversitesi’nde yapılan araştırmalar, dağınık ortamların yaratıcı düşünceyle; “Psychology Today”’de yayımlanan bulgular ise gece geç saatlere kadar ayakta kalmanın ve sabahları geç uyanmanın ortalamanın üzerinde IQ seviyeleriyle ilişkili olduğunu ortaya koydu. İşte yüksek zeka göstergesi olan diğer kötü alışkanlıklar...
Psikologlar, pek çok kişinin “tembellik” olarak nitelediği bazı alışkanlıkların aslında yüksek zekâ göstergesi olabileceği uyarısında bulunuyor.
Yapılan araştırmalar; düzensizlik, geç uyanma ve sık küfür kullanma gibi davranışların, kişinin zihinsel kapasitesiyle doğrudan ilişkili olduğuna işaret ediyor.
1. Dağınıklık: Yaratıcılığın ve yüksek zekânın işareti
Minnesota Üniversitesi’nden araştırmacılar, odası dağınık olan bireylerin daha yüksek IQ seviyelerine sahip olma eğiliminde olduğunu ortaya koydu.
Psikologlara göre, zihni büyük ve karmaşık düşüncelerle meşgul olan kişiler, çevre düzenini sergilemekten çok, o anki fikir üretimine odaklandıkları için eşyalarının dağınık olması tamamen doğal bir durum. Bu durum, yaratıcılığın bir dışavurumu olarak da yorumlanıyor; zihin ne kadar yoğun ve üretkense, ortamın düzenine ayıracak kaynağın o kadar azaldığını gösteriyor.
2. Geç uyanmak: Sirkadiyen ritim ve zekâ ilişkisi
Geceleri geç saatlere kadar ayakta kalıp sabah geç saatlerde uyanmayı tercih edenler, iş veya okul hayatında zaman zaman “tembel” damgası yiyebiliyor. Oysa “Psychology Today” dergisinde yayımlanan bir araştırma, gece geç saatlere kadar aktif kalan ve sabahları daha geç kalkan bireylerin, ortalamaya göre daha yüksek IQ’lara sahip olduğunu tespit etti.
İnsanların sirkadiyen ritimleri farklı şekillerde işlediği için, bazı bireylerin beyinleri akşam ve gece saatlerinde daha verimli çalışıyor. Bu da sabahı erken yaşam döngüsüne göre ayarlayamayan kişilerin, aslında bilişsel açıdan üstün performans sergileyebileceğini gösteriyor.
3. Küfür: Geniş kelime dağarcığı ve dürüstlük göstergesi
Küfür etme alışkanlığı, geleneksel olarak toplumsal nezakete aykırı ve kaba bir davranış olarak görülse de, Maris College (New York) tarafından yapılan bir çalışma bu algıyı tersine çeviriyor. Araştırma, sık sık küfür eden kişilerin daha geniş bir kelime dağarcığına ve gelişmiş retorik becerilere sahip olduğunu ortaya koydu. Bunun temel nedeni olarak, küfürün aslında duyguların doğrudan ve dürüstçe ifade edilmesine olanak tanıması gösteriliyor. Dolayısıyla, küfür eden bireylerin iç dünyalarını saklamak yerine açık açık ortaya koyma eğiliminde olması, onları hem daha samimi hem de zihinsel olarak daha esnek kılıyor.
Uzmanlar, bu üç alışkanlığın toplumsal önyargılar tarafından sıklıkla yanlış yorumlandığını ancak araştırmaların aksine, bu davranışların yüksek zihinsel kapasiteye işaret edebileceğini vurguluyor. Dolayısıyla dağınık bir çalışma ortamı, geç saatlere kadar süren geç uyanmalar ve zaman zaman sert bir dille kendini ifade etme, her ne kadar ilk bakışta olumsuz görünse de, ardında güçlü bir zekâ ve yaratıcı bir zihnin izlerini taşıyabilir.