İktidar şimdi de 2026 ekonomisi için pembe tablo çizmeye başladı. Açıklamaları duysanız; şimdiye kadar başarılamayan tüm olumlu gelişmelerin önümüzdeki yıl yaşanacağını sanırsınız. Örneğin; 2026’da hem enflasyon yüzde 20’nin altına inecek hem büyüme daha da hızlanacak hem de dar ve sabitli gelirli rahatlayacakmış...
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek son demecinde, “2026 yılında ekonomi programının ilk meyvelerinin alınmaya başlanacağını” söylemiş. Şimşek, 2026’nın pahalılığın daha az hissedileceği ve enflasyonun yüzde 20’nin altına düşeceği bir yıl olacağını belirterek, “Özellikle dar ve sabit gelirli insanlarımızın güçleneceği bir yıl olacak” demiş.
Birincisi; enflasyonun 2026’da yüzde 20’nin altına inmesi için neredeyse mucizelere ihtiyaç var. Merkez Bankası’nın yüzde 16’lık hedefi yüzde 19’a çıkarması bekleniyor. Ancak piyasa oyuncularının açıklamalarında yüzde 23 deseler de yüzde 25’e göre hesap yaptıklarını biliyoruz. Bunun üzerindeki tahminlere göre hesap yapan çok sayıda şirket de var.
DAR VE SABİT GELİRLİNİN DURUMU
Kısacası; resmi hedef 20’nin altında ilan edilecek ama enflasyon yüzde 25 civarında olacak gözüküyor. Şimdiye kadar verilen hiçbir hedefin tutmadığı, sürekli büyüyen hedeflerin bile yakalanamadığı ortada iken, Şimşek’in bu söylediklerine piyasaların inanması, neredeyse imkansız. Değişecek hedef çerçevesinde konuşmak zorunda kalan Şimşek’in, yüzde 20’nin altındaki oranı inanarak söylediğini sanmıyorum.
Çünkü Bakan Şimşek de biliyor ki; enflasyonun 23’e inmesi için bile, büyüme oranlarının ya mevcut düzeyde ya da daha da aşağıda olması gerekecek. Yani büyüme oranları artarken, enflasyon oranlarındaki düşük pek mümkün değil.
Diyelim ki; bunu sağlamak için aylık kur artışını yüzde 1’in altında tuttunuz. O zaman ihracatçıya ne diyeceksiniz? İhracatçı, kur artışı demeyi yasakladığınız için, “rekabetçiliğimiz geri gelirse 2026 ihracat hedefini gerçekleştirebiliriz” demeye başladı. İhracat artmayınca üretimin düştüğünü hatırlatıyor. Tüm bu dengelerin birlikte gitmesinin imkansız olduğu ortada iken, hem büyüme hem enflasyon düşüşünü nasıl sağlayacaksınız?
Diyelim ki başardınız; dar ve sabit gelirlinin durumunun 2026’da düzeleceğini nasıl söyleyebiliyorsunuz? Hesabınızın tutması için, tüm tepkilere rağmen asgari ücret zammını yüzde 25’te tutmanız şart değil mi?
Yüzde 25 beklentisine karşılık enflasyonu yüzde 19’a da indirdiniz diyelim; dar ve sabit gelirlinin durumu nasıl düzelecek? Ekonomik program 3 yıl sonra meyve vermeye başlayıp, enflasyon yüzde 19 olunca, bu bir başarı mı sayılacak? Dar ve sabit gelirlinin durumunun enflasyon 10 puan düştü diye rahatlayacağını mı sanıyorsunuz? Hedef enflasyon kadar zam diyerek, 3 yıldır satın alma gücünü erittiğiniz bu kesim, yüzde 25 zamla nasıl rahatlayacak? 2026’da biraz rahatlaması için en az yüzde 50 zam gerekiyor, yapabilecek misiniz?
Planlarınız içinde kira ve eğitimdeki artışların, gıda fiyatlarının kamu zoruyla düşürülmesi varsa; bilin ki fiiliyatta bunlar ters teper. O nedenle TÜİK’in desteğiyle pembe tablo çizmenin anlamı olmayacağını bilmeniz gerek.
3 yıldır, pembe tablolarla beklentileri şişirip gerçekleştiremediğinizi, bunun da dar ve sabit gelirlinin hayal kırıklığını iyice büyüttüğünü, artık görün.