Utanç verici bir durum yaşıyoruz.
Bu hale de mi düşecektik?
Paramızın değeri hızla düşüyor, yabancı para birimleri karşısında yaz sıcağındaki buz gibi eriyor!
Türk Lirası’nın dünyadaki yeri neresi?
Dolar, Euro ve sterlin gibi güçlü paralarla karşılaştırmak hayal bile edilemez ama en zayıf para birimleri karşısında bile paramız değer kaybetmeye devam ediyor.
Utanarak söylüyorum:
Türk Lirası, dünyanın en geri, en ilkel yönetimlerinden biri olan Taliban’ın para birimi “Afganistan Afganisi” karşısında bile 6 kat değer kaybetmiş durumda!
★★★
Eski yıllarda uzun süre Japonya’da bulunan bir tanıdığım “Böyle bir durum eğer Japonya’da olsaydı ve Japon parası ‘Yen’ böylesine değer kaybetseydi, Japon Maliye Bakanı ya harakiri yapardı ya da utancından kimseye görünmemek için istifa edip inzivaya çekilirdi” dedi.
Bizde tabii ki böyle bir şey olmaz!
Hiçbir bakan, yaşanılan olumsuzluklardan kendisini sorumlu tutmuyor.
Ekonomi düzelmiyor, halk perişan, sefalet diz boyu... Fakat, Mali Bakanı “Programımız iyi gidiyor, işler düzeliyor” diyor.
Turizm Bakanı, milyarlık yatı ile Yunan adalarında geziyor, keyif yapıyor, Bolu Kartalkaya’daki otel yangınında 78 kişinin ölmesinden kendisini hiç sorumlu tutmuyor...
Ormanlar yanıyor, yüz binlerce ağacımız kül oluyor, önlem almayan Orman Bakanı, sorumluluğu kabul etmiyor...
Her işimiz böyle!
★★★
Savaştaki ülkelerin paraları bile bizim paramızdan daha iyi durumda...
Türk Lirası’nın hazin durumu Meclis’te tartışıldı.
CHP Kocaeli Milletvekili Prof. Dr. Muhip Kanko yaptığı konuşmada “Türk Lirası, Afganistan para birimi karşısında bile 6 kat değer kaybetti” diyerek Türkiye’nin, ekonomik göstergeler açısından, savaş halindeki Rusya ve Ukrayna paralarının bile gerisine düştüğünü vurguladı.
Bu rezaletin sorumlusunun yanlış ekonomi yönetimi ve ülkedeki antidemokratik politikalar olduğunu belirten Muhip Kanko’ya göre:
“İlkel Taliban rejimi bile parasını bizden daha iyi koruyor. Türk parası pul olmuş, halkın alın teri hiçe sayılmıştır.
Milyonlar yoksullukla, açlıkla boğuşurken yönetim hâlâ masal anlatmaktadır.
Saray’a bakıyorsunuz, israf ve şatafat... Bunun bedelini millet ödüyor.
Halkı değil, yandaşları koruyan bu düzene rağmen iktidar hâlâ ‘Her şey yolunda’ diyerek milletle âdeta alay ediyor!”
“Hoop! Burası AİLE yeri!”
“Emekli asker” olduğunu belirten okurum başına gelen bir olayı şöyle anlatıyor:
“Yer Sakarya Adapazarı BELPAŞ, yani Belediye Çay Bahçesi... İki erkek polis masada oturmuş, ben de yan masaya oturdum. Garson suratı asık geldi, bana servis yapamayacağını söyleyip ‘Burası AİLE YERİ’ diyerek kalkmamı istedi. Yan masadaki polisleri gösterdim ‘Onlar da erkek ama oturuyorlar’ dedim. ‘Polislere bir şey diyemiyoruz’ diye cevap verdi. ‘Ben emekli bir askerim, yaşım 60’ın üstünde’ dediğim halde tavır değişmedi, olay çıkarmamak için orayı terk ettim. Nasıl bir ülke haline getirdiler memleketi? Belediyenin çay bahçesinde bile tek başımıza oturup bir çay içemiyorsunuz. ‘Hoop, burası aile yeri!’ diyorlar. Ne oluyor Sakarya’da, anlayamadım. Anadolu illerinin birçoğunda da durum böyle... Afganistan’a mı döndürmek istiyorlar ülkeyi?”
Tebessüm
Tersine dünya...
Küçük oğlan, milletvekili babasına merakla sormuş:
“Baba, sizin partiden biri çıkıp da diğer partiye giderse ne olur?”
“Hain olur evladım, memleket düşmanı olur. Onu şiddetle lânetleriz.”
“Peki ya karşı partiden biri sizin partiye geçerse ne olur?”
“Haa, o zaman ‘Doğru yolu bulan yiğit bir adam’ olur, yurtseverliğini alkışlarız.”
GÜNÜN SÖZÜ
Bütün ordulardan kuvvetli olan bir şey vardır: Vakti gelen fikir!