Günümüzde CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun, İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’nden aldığı diploma, üniversite yönetim Kurulu tarafından yatay geçişinde usulsüzlük olduğu gerekçe gösterilip geçersiz sayıldı. Yani, Cumhurbaşkanı adayı olma hakkı, üniversite diploması elinden alındığı için ortadan kalktı. AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan da, Cumhurbaşkanı adayı olacağı zaman, “diplomasının olmadığı” yazar Ergün Poyraz tarafından öne sürüldü, bu konuda “Diplomasız” isimli kitap yazdı. Yazı ve açıklamaları oldu.
Erdoğan’ın avukatları, kitapta Erdoğan’a hakaret edildiğini öne sürdü, Ergün Poyraz hakkında İstanbul (Anadolu) C. Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Ergün Poyraz, “şüpheli” olarak verdiği ifadede, “Diplomasız” isimli kitabındaki iddiaların doğru olduğunu savundu. Sözleri iddianamede şöyle yer aldı:
ÜNİVERSİTE HAYATI OLMADI
“Şüpheli daha önce alınan ifadesinde ‘Diplomasız’ adlı kitabın kendisine ait olduğunu, her satırının belgeli olduğunu, Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul imam hatip lisesindeki kütük defteri ve dosyasında imam hatipten başka bir okula gitmediğinin görüleceğini, üniversite hayatının hiç olmadığını, Milli Eğitim Bakanlığı’ndan alınacak belgelerle gerçeğin ortaya çıkacağını, ehliyet alırken sunduğu diploma ve askere giderken Milli Savunma Bakanlığı’na verdiği belge ile gerçeklerin ortaya çıkacağını, söz konusu kitapta belgeli ve net ifadelere yer verdiğini, hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesini beyan etmiştir.”
Savcı, şüphelinin söz konusu kitabında yer alan ifadelerinin Cumhurbaşkanını tahkir kastı ile yapıldığını, düşünce ve eleştiri özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceği, böylelikle şüphelinin üzerine atılı suçu işlediğini öne sürdü. Savcı, Poyraz’ın cezalandırılmasını istedi.
KİTAPTAN ALINTILAR
Savcı, kitapta Cumhurbaşkanına hakaret içerdiğini belirttiği bazı bölümleri iddianameye şöyle aktardı:
1-Kitabın 25. sayfasında: “Sahte diploma ile Cumhurbaşkanı olduğundan bugüne kadar atadığı hükümetlerin yapığı işlemler dahil, tüm işlemler iptal edilebilir.”
2-Kitabın 43. sayfasında: “Siz hiç zimmet, kamu taşıma biletlerinde kalpazanlık, resmi evrak ve kayıtlarında sahtecilik ile cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak suçları dahil, hakkında 84 dosya bulunan Tayyip’in böyle akçesi bol bir göreve sicili temiz birini getirebileceğini düşünebiliyor musun?”
3-Kitabın 61. sayfasında: “Sahte darbenin rüzgarıyla cumhurbaşkanı oldu.”
4-Kitabın 63. sayfasında: “Hatırlanmak bile istenmeyeceksin. Yatacak yerin yok, bilesin.”
5-Kitabın 65. Sayfasında: “İsa yapar da Tayyip ondan aşağı kalır mı? Öyle ya; Tayyip’in neyi eksik? Diploma demeyin, o da ‘İsa’nın da yok’ yanıtını verir. Apışıp kalırsınız!”
6- Kitabın 184. sayfasında: “Sahte diplomalı CB.”
7-Kitabın 258. sayfasında: “Hepsinden önemlisi biz şu anda sahte diplomalı bir Cumhurbaşkanı tarafından yönetiliyoruz. “
8-Kitabın 298. sayfasında: “Cumhurbaşkanı sahte diplomayla Cumhurbaşkanlığı yapmaktadır. Bu adam bizim Cumhurbaşkanımız olamaz. Öncelikle hakkındaki bu suçlamalardan aklanması gerekir ki, hangi birinden aklanacak bilemiyorum. Bir yüzükle başladığı siyasi hayatında bugün dünyanın en zengin devlet başkanlarından birisidir. Kendi dolarlarını bozdursa, Türkiye ekonomisi iki defa kurtulur.”
YARGITAY KARARI
İstanbul Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Ergün Poyraz, kitabındaki iddiaları nedeniyle 2 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi kararı onadı. Poyraz’ın avukatı kararı temyiz etti. Suçun unsurlarının oluşmadığını, kitapta yer alan sözlerin eleştiri niteliğinde bulunduğunu savundu. Yargıtay 4. Ceza Dairesi’nin 3 Mart 2025 tarihli kararında şöyle denildi:
TOPLUMUN TEMELİDİR
“Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövme fiilini oluşturması gerekmektedir.
İnsanın serbestçe haber, bilgi ve başkalarının fikirlerine ulaşabilmesi, edindiği düşünce ve kanaatlerden dolayı kınanamaması ve bunları tek başına veya başkalarıyla birlikte çeşitli yollarla serbestçe ifade edebilmesi, savunabilmesi ve yayabilmesi olarak kabul edilen, ifade özgürlüğü demokratik toplumun temelini oluşturan ana unsurlardan ve toplumun ilerlemesi ve bireyin gelişmesi için gerekli temel şartlardan birini oluşturmaktadır.
SİYASETÇİLER, ÖZEL KİŞİLERDEN FARKLI
Siyasetçilere yönelik eleştirilerin izin verilen sınırlarının özel kişilere nazaran daha geniş olduğu gerek iç hukukumuzda gerekse uluslararası mahkeme kararlarında yerleşmiş bir ilkedir. Bu ilkenin gerekçesi, siyasetçilerin, özel kişilerden farklı olarak, gazetecilerin ve halkın yakın denetimine açık olan, kamuoyuna mal olmuş kişi haline gelmeyi bilerek tercih etmeleridir. Açıklamalar ışığında, somut olayda sanığın eyleminin, muhatabın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, suça konu paylaşımların tüm içeriği gözetildiğinde siyasi ve ağır eleştiri niteliğindedir.”
Dava, İmamoğlu’nun diploması iptal edilmeden 15 gün önce verildi. Yargıtay, Ergün Poyraz’a verilen hapis cezasını 3 Mart 2025’de oy birliğiyle bozdu. Dava dosyasının, İstanbul Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ne, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi’ne gönderilmesine karar verdi.