25 yaşındaki Elise Baynard, nadir bir hastalık olan akalazya ile mücadele ediyor. 

Yemek borusunu etkileyen bu hastalık nedeniyle Elise, günde 60 kez kusuyor ve yemek yerken oturamıyor. Bu durum, genç kadının hayatını kabusa çevirmiş durumda.

İLK BELİRTİLER NASIL ORTAYA ÇIKTI?

Daily Mail'de yar alan habere göre; Elise’in sorunları, 2020 yılının Ocak ayında bir anda başladı.

Yemek yerken yutkunmada zorlanma ve göğsünde sıkışma hisseden Elise, başta asit reflüsü teşhisiyle tedavi gördü. Ancak belirtiler giderek ağırlaştı; ekmek, makarna ve hatta sıvı tüketmek bile zorlaştı.

Elise, teşhis sürecinde yıllarca yanlış yönlendirildiğini belirtiyor. Bir endoskopi sırasında hiçbir sorun bulunamadı ve 2021’de bir uzmana yönlendirilse de, uzmanla yüz yüze görüşme bile yapılmadı.

Elise’in durumu kötüleşmeye devam etti; tüketebildiği yiyecekler azaldı ve kilo kaybı nedeniyle yedi taşın (44 kg) altına düştü.

AKALAZYA TEŞHİSİ ÇOK GEÇ KONULDU

2024 yılının Kasım ayında Londra’daki bir uzman, Elise’in belirtilerini akalazya olarak teşhis etti. Bu hastalıkta yemek borusu kasları düzgün çalışmıyor ve yiyeceklerin mideye ulaşmasını zorlaştırıyor. Elise, “Boğazımda hiçbir hareketlilik yok, adeta çalışmıyor” dedi.

Elise, tekrar normal bir şekilde yemek yiyebilmek için peroral endoskopik myotomi (POEM) adı verilen bir prosedüre umut bağlıyor.

Bu işlem, yemek borusunun alt kısmındaki kasların kesilerek gıdaların mideye ulaşmasını kolaylaştırmayı amaçlıyor. Ancak prosedür için sevk sürecinin başlamasını beklemek zorunda.

SOSYAL HAYATI TAMAMEN DEĞİŞTİ

Bu nadir hastalık, Elise’in hayatının her yönünü etkiliyor. Arkadaşlarıyla dışarıda yemek yemekten çekinen genç kadın, sürekli bir tuvalete yakın olmak zorunda kalıyor.

Çok sınırlı bir diyetle yaşamını sürdüren Elise, “Sütle yumuşatılmış mısır gevreği ya da cips gibi kolay yutulabilen yiyeceklerle idare ediyorum” dedi.

Elise, bu nadir hastalık konusunda farkındalık yaratmak ve teşhis sürecinin hızlanması için sesini duyurmak istiyor. “Bu, ölümcül bir hastalık değil, ama yaşanacak bir hayat da değil” diyen Elise, sağlık sisteminin daha hızlı hareket etmesi gerektiğini vurguladı.