Amerikan Beslenme Derneği’nin yıllık toplantısında sunulan analizlere göre, orta yaşta günde ortalama üç küçük fincan kafeinli kahve tüketen kadınlar, 30 yıl süren takip boyunca hem fiziksel olarak daha aktif kaldı hem de yaşlılıkta kronik hastalıklara ve bilişsel sorunlara yakalanma riskleri daha düşük oldu.
Euronews'te yer alan habere göre; Toronto Üniversitesi’nden beslenme bilimi profesörü Sara Mahdavi, bu bulguların henüz ön çalışma niteliğinde olduğunu ancak “küçük ve istikrarlı alışkanlıkların uzun vadede sağlığı şekillendirebileceğini” söyledi. Daha önce yapılan çalışmalar da kahvenin tip 2 diyabetten bağırsak kanserine kadar birçok hastalığın riskini azaltabileceğini ortaya koymuştu.
Bu etkilerin kaynağı olarak kahvede bulunan antioksidan bileşenler, kan dolaşımını artırıcı etkiler ve iltihaplanmayı azaltma potansiyeli gösteriliyor. Ayrıca, kafeinin yorgunluk hissini artıran adenozin molekülünü baskılaması da bu olumlu etkileri destekliyor. Tulane Üniversitesi Obezite Araştırma Merkezi’nden Dr. Lu Qi, çay gibi diğer kafeinli içeceklerin de benzer etkiler yaratabileceğini belirtiyor.
NASIL VE NE ZAMAN TÜKETİLDİĞİ ÖNEMLİ?
Ancak kahveyi nasıl ve ne zaman tükettiğiniz de önemli. Sabah saatlerinde kahve içen bireylerin, kalp hastalığı da dahil olmak üzere ölüm oranlarının daha düşük olduğu tespit edildi. Gece geç saatlerde kahve tüketiminin ise sirkadiyen ritmi bozabileceği ve metabolizmayı olumsuz etkileyebileceği öne sürülüyor.
Yine de kahve herkes için uygun değil. Özellikle yüksek tansiyonu, uyku bozukluğu ya da hamilelik durumu olan bireylerin kahve tüketiminde dikkatli olmaları öneriliyor.
Qi’ye göre, fazla kafein bazı bireylerde kardiyovasküler ve nörolojik sistemleri olumsuz etkileyebilir. Mahdavi de genetik faktörlerin kahveye olan bireysel toleransı etkileyebileceğini ve bu nedenle kişisel düzeyde karar verilmesi gerektiğini vurguluyor.
Sonuç olarak, araştırmacılar mevcut kahve içme alışkanlığını sürdüren bireylerin bu alışkanlığın sağlıklı yaşlanmaya katkı sağlayabileceğini bilerek keyifle içebileceğini belirtiyor. Ancak kahve içmeyen bireylerin yalnızca sağlık amaçlı olarak bu alışkanlığı edinmeleri için yeterli bilimsel kanıt bulunmuyor.
