Corona virüsünden korunmak için vücut direncimizi artırmak gerekiyor. Uzmanlar bunun için bol bol balık tüketmek gerektiğine vurgu yapıyor. Ancak balık alırken, pişirirken nelere dikkat etmek gerekli? Bu soruların yanıtını Ankara’nın ünlü balık restoranı Trilye’nin sahibi Süreyya Üzmez, SÖZCÜ Haftasonu okurları için verdi:
Süreyya Üzmez
HAMSİ, LÜFER VE TEKİR - Şu anda palamut, hamsi, lüfer ve tekirin mevsimi. Ayrıca protein değeri yüksek kalamar, ahtapot ve karides de tüketilmeli. - İş balık seçimi ile başlar. Yüzgeçleri kırılmamış ve pulları yapışık olmalı. Deniz kokmalı. Parmağınızı bastırdığınızda derisi hemen gelmeli. - Izgarada pişiriyorsanız kömürle balık arasında en az 15 cm olmalıdır. Kömür iyice yanmalı. - Tavada yapıyorsanız yağı en fazla iki pişirmede kullanın. - Derin ve kızgın yağda pişirirseniz yağ çekmez, balık kurumaz. Balığı bulayacağınız una tuz, taze çekilmiş karabiber ve sebze tozu serpiştirin. - Buğulama yapıyorsanız sebzeleri çok ağır ateşte pişirin. Balık kılçık ve derisiyle pişirilmeli. - Fırında pişirirken kabı veya tepsiyi yağlı kağıtla kaplayın. Bir parça damla sakızı ve iki yemek kaşığı elma suyu katın. Limonu kabuklarıyla tepsiye koymayın. Kılçığın yanında kalan kırmızılık balığın tam kıvamında piştiğini, suyunu kaybetmediğini gösterir. Kılçıktan kolayca ayrılıyorsa pişmiş demektir. BALIĞI 6 SAAT DİNLENDİRİN, ÜZERİNE ÇİZİK ATMAYIN - Balığa çizik atılmamalı. Aksi takdirde balık öz suyunu bırakır. - Balıkları pişirmeden önce mutlaka 20-30 dakika, tane karabiber, zeytinyağı, defne yaprağının olduğu bir karışımda bekletin. - En lezzetli balık denizden çıkar çıkmaz yenen balık değildir. Tüm canlılarda ölüm sertliği oluşur. Balık en az 6 saat buzdolabında dinlendirilmeli. Büyüklüğüne göre bu süre 24 saati bulabilir. - Marmara kirliliğe rağmen çok verimli. Kaybolmaya yüz tutan, uskumru, ıstakoz gibi türler yeniden çoğalmaya başladı. TEZGAHLARDAKİ HİLELERE DİKKAT EDİN! - Balık tezgahlarında bazen ekonomik değeri yüksek olan iri balıkların solungaçlarına fırça ile kırmızı boya sürülüyor. Özellikle derin dondurucuda bekletilen bu balıklar tazeymiş gibi sunulabiliyor. - Bir de leğende yüzen balıkları alırken çok dikkat etmek gerekir. Suyun üstünde yüzen birkaç canlı balık diğer bayat balıklara çarptıkça hepsi çok tazeymiş hissine kapılıyorsunuz. Beni bile Kumkapı’da yıllar önce böyle kandırdılar. Aldığım leğendeki balıkların dörtte üçünün bayat olduğunu eve gelince anladım. En iyisi güvenilir bir balıkçınız olmasıdır. BENCE LİMON OLMAZ - Herkesin damak zevki farklıdır ancak, pişmiş balığa limon sıkmak, pişmiş aşa soğuk su katmak gibidir. Limondaki güçlü sitrik asit, balığın yumuşak dokusunu parçalar ve tadını bozar. ‘Limonsuz yapamam’ diyorsanız, limonu çiğ balığa sıkın. Balığı temizlerken tuzlu su ile yıkamak da iyi sonuç verir. KİŞİ BAŞI 6-7 KG BALIK YİYORUZ - Norveç’ten eksiğimiz yok, fazlamız var. Onlar sadece uskumru ve somon ile büyük ihracat rakamları yakalıyor. Denizlerimizi koruyup kirletmezsek cari açığı bile balıkçılık ile kapatabiliriz. Ama hâlâ yıllık kişi başı balık tüketimimiz 6-7 kilogramı geçmiyor. Denizi olmayan Avusturya’da bile 26 kilogram.