Ordu’nun Perşembe ilçesi gerçekten Türkiye’deki kıymetli yerlerden biri… Fakat en büyük sorunları ilçeyi ve yemekleri tanıtamamak ve turist çekememek… Perşembe’ye giden herkesin bir şekilde burada keyifli zaman geçireceğine eminim.
Perşembe için bu projeyi Kültür ve Turizm Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ve Anadolu Efes başlatmış. Perşembe merkezinde bir konağı alıp restore etmişler. Konağı bildiğiniz bir enstitü gibi yöre halkının eğitim alacağı, yöresel yemeklerin hazırlanıp, satılacağı hatta konaklama yapılabilecek bir turizm alanı yaratmışlar.
Bize konakta odun ateşinde Ordu’ya özgü tüm lezzetler tattırıldı. Otların pişiriliş teknikleri, şifaları ve tabii ki tereyağının mutfaktaki önemi konuşuldu. Kendilerine özgü bize tattırdıkları yemekler Sakarca gayganası, Karalahana liblesi, Karalahana sarması, Fındıklı börek, Melocan kavurması, Fasülye kavurması, Galdirik ve son olarak el açması fındıklı baklava oldu. Ege'nin otlarını hepimiz biliriz ama bu otları da gerçekten deneyimlemek şart... Hepsi birbirinden lezzetli ve tabii ki aynı zamanda sağlıklı…
Pembe Hanım’ın konağı gittiğimiz gün ilk sertifikalarını dağıttı. Amaç ilk önce, örnek, düzgün pansiyonlarla ilçeye ayda 100 turist getirmek ve yöre halkının has lezzetlerini ve doğasını tanıtmak. Bunu da kadınların becerilerini artırıp, sergilemelerini sağlayarak istihdam yaratmak…
Perşembe, gerek doğasıyla gerek kendine has insanıyla aslında bir farklılık yaratıyor. Uzun Saçlı’nın yerini, Vonalı Celal’in turşularını ve Yason Burnu ve kilisesini görmeden sakın dönmeyin. Bu arada trekking için harika bir parkur hazırlamışlar. Ciddi trekking yapanlar için çok keyifli bir yer diyebiliriz.
Kadın istihdamı ve kadınların bölgelere fayda sağlaması çok önemli çünkü geleceğimiz artık özlerimize dönüyor. Bu güzel yemekleri tatmanızı ve Perşembe’yi rotanıza almanızı tavsiye ederim.
