Kazılarda Kubaba’nın küçük boyutlu heykeline ait parçaya rastlanması üzerine bu alana yoğunlaştıklarını belirten Kazı Başkanı ve İstanbul Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şevket Dönmez, daha önce Kızılırmak Havzası'nda bu döneme ait bir dini yapıya rastlanmadığı için gerçekleştirilen keşfin Anadolu arkeolojisi açısından bir ilk durumunda olduğunu söyledi. Özellikle antik dönemde adakların adanıp kurban sunularının yapıldığı dini yapılar olan sunakların mimari açıdan da değer taşıdığını vurgulayan Prof. Dr. Dönmez, “Bu yıl daha detaylı bir şekilde araştırmaya başladık. Bir kutsal alan olma özelliğini kazandığını gözlemledik. Rölöve, restitüsyon ve restorasyon projelerini hazırlayıp, Samsun Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun onayına sunacağız. Önümüzdeki yıl bu önemli dinsel yapının restorasyonuna başlayacağız. Çatı projesiyle bu yapıyı doğa ve iklim koşullarından koruyacak bir biçimde tamamlayacağız” diye konuştu. Oluz Höyük’te Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türk Tarih Kurumu, Amasya Valiliği ile Amasya Belediyesi'nin destek verdiği kazılar, programına uygun olarak devam ediyor. [old_news_related_template title="Ülkemizin tek, dünyanın ise sayılı müzelerinden" desc="Türkiye kıyılarındaki batık gemileri araştıran ABD’li arkeolog George Bass, sualtı arkeolojisi bilim dalının temellerini atmıştı. Bass 1972’de kurduğu Sualtı Arkeoloji Enstitüsü ile Türkiye kıyılarını dünyaya tanıttı." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2021/09/04/iecrop/denizcilik2_16_9_1630768031.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/hayatim/yasam-haberleri/ulkemizin-tek-dunyanin-ise-sayili-muzelerinden/"]