- Sizin için bale nasıl başladı? Öğretmen kökenli bir ailenin kızıyım. Ailemdeki herkes Atatürkçüdür. Dolayısıyla yürekten Atatürkçü olan annem Süheyla Hanım beni baleye yönlendiren kişi oldu. 8 yaşındayken 1955’te İstanbul Belediye Konservatuvarı’ndaki bale ve piyano kursuna başladım. 1961 - Eğitiminizi nerede tamamladınız? Konservatuvardan ve aynı zamanda devam ettiğim İngiliz Filolojisi Yüksek Okulu’ndan mezun oldum. Bale öğretmenim Olga Olcay’ın bale okulundaki çalışmalarım sayesinde İngiliz Kültür Derneği bana Londra’da özel bir burs verdi. 12 yıl boyunca her yaz Londra’daki Rambert School of Ballet’de eğitim gördüm. Bale konusunda orada da takdir kazandım ve mezuniyetimde okulun profesyonel balerin kadrosuna girmem için teklif yapıldı. - Galiba bu teklife tarihi bir cevap verdiniz? Onlara, “Büyük Önderimiz Atatürk’ün gösterdiği yolda yürüyerek baleyi, ülkemde öğretmek, geliştirmek ve yaymak istiyorum. Bu yüzden ülkeme döneceğim” dedim. ogrenciler-soldan-saga-lale-mansur-sibel-kasapoglu-arzu-kara

Kendi okulumu kurdum

- Gelelim, Oya Bale’nin kuruluşuna... Işık Lisesi’nde İngilizce öğretmenliğine başladım. Öğretmen olunca sahneye çıkma yasağı geldi ve baleden uzaklaştım. Annem “Üzülme kızım, sen de balede yeni bir nesil yetiştirirsin” dedi ve 1972’de Oya Bale’yi kurmaya karar verdik. 1977’de Türkiye’nin ilk Bale Tiyatrosu’nu kurdum. ogrencileri-ile - Opera ve balenin şu anki durumu nedir? Şu anda Devlet Opera ve Balesi çok küçüldü ve üretkenlikten uzak kaldı. Opera ve bale ne yazık ki ülkemizde çok geriledi. - Öğrencileriniz arasında kim bilir kimler vardı? Serap Aksoy, Lale Mansur, Selma Güneri, Nükhet Duru, Erol Evgin, Parla Şenol, Nigar Akaner öğrencilerim arasında. Öğrencilerimin çoğu yurtdışında çalışıyor. Üzülerek söylüyorum, son yıllarda benden mezun olan öğrencilerimin çoğu Avrupa ve Amerika’da yaşıyor.