“Sıfır Bir - Bir Zamanlar Adana'da”yı çekme fikri, projesi nasıl doğdu?
Yaklaşık 7-8 sene kadar evvel, İstanbul'da yaşadığım bir dönemde ailemi ziyaret etmek için Adana'ya gelmiştim. O dönem Cihangir Ceyhan ile internetten konuşuyorduk, nihayet ben Adana'ya gelince bir araya gelme fırsatımız oldu. Aynı gün Savaş Satış ile de tanıştım. Daha o gün, tanışalı 10 dakika bile olmadan Adana'nın sokak hayatını anlatan bir proje çekmekten bahsettik birbirimize. Yıllar boyunca hep bu projeyi nasıl hayata geçireceğimizi, nasıl olması gerektiğini konuştuk, dünya çapında bu türün örneklerini izledik. Gördüğümüz, tanıştığımız insanlardan, yaşadığımız, duyduğumuz olaylardan bahsettik birbirimize... Hayat koşulları nedeniyle zaman zaman farklı şehirlere gitmemiz, farklı işler yapmamız gerekti, gene de hayalimize inanmaktan vazgeçmedik. Ve nihayet bize inanan, arkamızda duracak insanlar çıktı karşımıza. Onlara ne yapmak istediğimizi, örneklerini, eğer beğenilirse belki bir sinema filmi bile çekebileceğimizi söyledik. Ve oyuncularımız da dahil toplam 12 kişilik bir ekiple 1. sezonun ilk bölümünü 6 günde çektik. Daha sonra ilk bölüm montajlanıp izlenince, çevremizdeki insanlara da izletince, bunun devamının gelmesi gerektiğine karar verdik. Ve o günden beri de bu işe adadık kendimizi.
Sıfır Bir, önce YouTube'da, ardından BluTV'de yayınlanmaya başladı. Bu kadar ilgi çekeceğini biliyor muydunuz?
Belli bir kesimin bizi anlayacağını, seveceğini ve bundan bahsedeceğini biliyorduk, ancak bu denli bir ilgi tabi ki hayal edebileceğimizin ötesinde. Üstelik insanlar bizi herhangi bir film ya da diziyi sevdiklerinden farklı bir şekilde sevdiler.
Kadri Beran Taşkın
Deneyim, tanınırlık gibi kriterler aramıyoruz. Hatta özellikle tanınmış simaları oynatmaktan kaçınıyoruz. Önemli olan anlattığımız dünya hakkında bir fikir sahibi olmaları, bizi anlamaları ve tabi ki yetenek. İçlerinde konservatuar mezunları, öğrencileri, amatör tiyatrocular da var tabi ki... Çekim yaparken yanımıza gelip “Beni de alsanıza” diyen adamı da alıyoruz, sokakta tesadüfen görüp tipini beğendiğimiz adama da soruyoruz. Eskiden deneme çekimleri yapıp bir veritabanı yaratıyorduk. Beğendiğimiz, uyum sağlayacak insanları çağırıyorduk. Şu an ayrıca birlikte çalıştığımız cast ajansları var.
Başrollerin dışında çok doğal karakterler yer alıyor dizide. Burak ve Cengo mesela. Bu karakterleri nasıl seçiyorsunuz?
Cengo zaten önceden tanıdığımız bir kardeşimizdi. Burak ise, 2. sezon için deneme çekimlerine gelmişti. Kısa bir deneme çekimi yaptık. Ve tabi ki çok beğendik...
Diziyle ilgili beğeni kriterlerinde en çok söylenen şey 'doğallık'. Bunun avantajı ve zorlukları nelerdir?
doğal bir mekanda, sokakta çekiyorsak, oradaki kalabalığı sesi kontrol etmek zor oluyor. Fakat istediğimiz atmosferi yakaladığımız zaman bütün zorluklara değdiğini görüyoruz. Ya da oynattığımız bazı insanlarla kimi zaman yaşları, kimi zaman deneyimsizlikleri nedeniyle zorluk yaşıyoruz, fakat tabi ki onlara da harcadığımız emeğe değiyor.
EZHEL'İN CEZA ALMASI ÜZÜCÜ
Hürriyet Mahallesi'nde uyuşturucuya karşı mücadele veren bir grup, çoğu zaman kendi kanunlarıyla hareket ediyor. Bu minvalde size bir tepki geldi mi?
Tabi ki olumsuz eleştiriler de alıyoruz. Fakat gerçekler insanları rahatsız etmezken, bizim bu yaşananları diziye konu etmemizden rahatsızlık duymaları samimi gelmiyor bana.
Bu hikayeler gerçeklerle muhakkak bağlantılı. Ancak Ezhel'in şarkı sözleri nedeniyle tutuklandığı göz önünde bulundurulursa, sizin de bu konuda hassas olduğunuz yerler oluyor mu?
Biz Sıfır Bir'i yapmaya başladığımızdan beri, zaten bizi gençlerin de izleyeceğinin bilincindeydik. Biz bir dünyayı imkanlarımız elverdiğince gerçekleri ile anlatmaya çalışıyoruz. Burada bazı insanlar kendilerini, bazıları gençliklerini, arkadaşlarını, anılarını görüyorlar. Bazıları da hiç bilmedikleri bir dünyayı seyrediyor... Sercan (Ezhel) da hayatın birçok alanı ile ilgili şarkıları olan bir sanatçı. Binlerce anlamlı şarkı sözünün içinden bir tanesi yüzünden ceza alması çok üzücü.
Adana Türkiye'nin en has şehri... Trajik, komik, dramatik bütün hikayeleri barındırıyor... Bu dizi Adana imajına neler katıyor sizce?
En yakınımızdan, yani Sıfır Bir'in doğduğu Hürriyet Mahallesi'nden başlayacak olursak, önceden insanların girmeye korktuğu bir yerken, şu anda insanlar şehir dışından fotoğraf çektirmeye geliyorlar. Üstelik biz yokken mahalleli onlara yardımcı oluyor. Bir defasında bir taksi şöförü, Adana'ya yeni gelen bazı müşterilerinin önce Hürriyet Mahallesi'ni görmek istediklerini söyledi. Adana için düşünecek olursak; Anadolu'nun bir şehrinde YouTube'a çekilen bir internet dizisinin bugün buralara gelmiş olması büyük bir başarı diye düşünüyorum. Bu başarı ile şehrimizin adının beraber anılması da iyi bir şey olsa gerek.
HAYAT BAZEN ACIMASIZ OLABİLİYOR
Adana gerçekten dizideki gibi bütün acımasızlıkların yaşandığı bir kent mi?
Bu soruya şöyle cevap vereyim: Bazen hayat çok acımasız olabiliyor
Dizinin başrol oyuncuları Cihangir Ceylan, Savaş Satış ve Özgür Meriç.
Biz Sıfır Bir'i çekmeye başladıktan sonra, belki 5-6 tane bizimkine benzer şeyler çekmeye çalışan gençler oldu. Başka şeylere özeneceklerine sanat ile uğraşmayı seçtiler, kendilerinin de bizim gibi bir başarı yakalayabileceğine inandılar. Ve artık belki bizim de açtığımız bu yol sayesinde bu mümkün. Bunun dışında çete üyeliğinden abisi, babası ceza yatan çocuklar oynattık mesela. Üstelik içlerinde çok yetenekli olanlar vardı. Belki onlar farklı bir yola gidecekler bizim sayemizde. Bunlar çok kıymetli şeyler.
Dördüncü sezon da yayınlandı. Bu sezon neler bekliyor izleyicileri?
Her sezon üstüne biraz daha ekleyerek gittiğimizi düşünüyorum. Bu sezon daha iyi bir hikaye, yeni yan karakterler, daha çok aksiyon ve seyircimizin eski sezonlardan sevdikleri her şey var gene.
