Manisa'nın Ahmetli ilçesinde UNESCO listesinde yer alan Bintepeler Lidya Tümülüsleri geçen ocak ayında definecilerin saldırısına uğradı. Corona virüsü salgını nedeniyle kısıtlamaları fırsat bilen defineciler iki tümülüsü talan ederek büyük zarar verdi. Kepçelerle tümülüsleri kazan defineciler muhteşem görüntünün yok olmasına neden oldu. Olayla ilgili yapılan soruşturmada ise çok sayıda kişi gözaltına alındı. ANADOLU'NUN PİRAMİTLERİ Bintepeler olarak bilinen bölgede 2 bin 600 yıl önce yapıldığı bilinen Lidya soyluları ve kraliyet ailesi üyelerinin defnedildiği mezarlık bölgesi 'Anadolu'nun Piramitleri' olarak tabir ediliyor. Günümüze 120 tanesinin ulaştığı mezarlık bölgesi dünyadaki en büyük mezarlık bölgelerinden biri olma özelliğinin de barındırıyor. Mısır'daki Krallar Vadisi olarak adlandırılan Giza Vadisi'nden daha geniş bir alana sahip olan mezarlık bölgesi özellikle son yıllarda kaçak kazılar yapan definecilerin de hedefi oldu. Bölgenin korunması amacıyla Kültür ve Turizm Bakanlığı Kaçakçılıkla Mücadele Dairesi toplumun bilinçlendirilmesi için çalışmalar yürütüyor. Ayrıca jandarma ekipleri de bölgede daha fazla tahribatın yaşanmaması için devriyelerini sıklaştırdı. LİDYALI ZENGİNLERİN MEZARI Manisa Celal Bayar Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Aigai Antik Kenti Kazı Başkanı Doç. Dr. Yusuf Sezgin, tümülüslerin tahrip edilmesiyle ilgili şunları söyledi: "Manisa ve çevresi özellikle Gediz Vadisi Lidya bölgesi olarak isimlendirilir. Bunun nedeni de tabii burada kurulmuş olan Lidya devleti. Merkezi bir devlet olarak çok uzun yıllar boyunca bölgeye hakim olmuş ve Anadolu’nun çok önemli bir devletlerinden bir tanesidir. Bu yüzyıllar içerisinde Lidya devletinde farklı sülaleler yönetimde kalmış. Baştaki yöneticiler ya da krallar öldükten sonra özel mezarlara gömülmüşler. Bizim bugün tümülüs dediğimiz şeyler aslında Lidyalı zengin ve soyluların mezarları." DÜNYADAKİ EN BÜYÜK MEZARLIK "Bunların oluşum tarihi hakkında kabaca 2bin 600 yıldan itibaren var olduğunu biliyoruz. Özellikle MÖ 6. yüzyıldan sonra çok yaygın olarak görüyoruz bunları. Diğer yandan bu mezarlar çok uzun yıllar önce olduğu yerde çok özel görüntü oluşturmuş. Burası Anadolu’nun Piramitleri olarak isimlendiriliyor. Aslında çok da doğru bir yaklaşım bu. Dünyadaki en özel mezarlık alanlarından birisi. Mısır'daki Giza Vadisi ya da Krallar Vadisi’ndeki mezarlar kadar önemli bir yer aslında. Bunun turistik potansiyel olarak değerlendirmek lazım. Dünyadaki en büyük mezarlık alanı burası. Giza’daki mezarların kapladığı alan buradan daha küçük." "Günümüze kadar mezarların büyük bir kısmı ulaşmış. 1950'lerde 150 tane belirlenmiş tümülüs mezar varken 120 tanesi bugüne kalmış. Maalesef bir kısmını koruyamamışız. Ve hala daha kötü niyetli kişilerin zarar verdiğini görüyoruz. Bu bir kültür mirası. Çok önemli çok özel bir alandan bahsediyoruz. Dünyada böyle bir alan yok." Mezar odalarının antik dönemde yapıldığı sırada soygunlara karşı korumak amacıyla tümülüslerin farklı noktalarına yerleştirildiğini söyleyen Sezgin, "Bunların bazılarının isimlerini de biliyoruz. Alyattes Tümülüsü ya da Gyges Tümülüsü olarak adlandırıyoruz. Özellikle Aliates Tümülüsü çok büyük. Oturduğu alan 250 metre çapında. Statünüze göre büyüklükleri değişiyor. Çocuk tümülüsü bile var. Mezar odaları soyulur diye ileriye dönük olarak şaşırtmalı farklı yerlere yerleştiriyorlar. Tam ortaya yerleştirmiyorlar mezar odalarını. Defineciler kazar zarar vermesinler diye farklı yerlere yerleştirilmiş. Definecilerin binlerce yıldır herkesin gördüğü bir güzelliği yok etmesi çok acı bir şey" dedi.