Animal Impossible projesi nasıl gelişti? Tim Warwood: Yola 10 farklı çılgın fikirle çıktık, sonra bu 10 saatlik bir televizyon şovuna dönüştü. Televizyonda eşi benzeri olmayan bir program yapma hayali ile çıktık. “Koca bir kalamar balığının şunu yapması imkansız” diye bir fikirle yola çıkıp, programın sonunda vardığımız gerçeklerin baştakilerden nasıl farklı olduğunu görmek inanılmaz. Ve bunu birçok farklı türdeki hayvanla gerçekleştirmek harikaydı. Adam Gendle: BBC doğal tarih biriminde bir fikir olarak başladı ve dünyaya yayılan 10 bölümlük bir seri haline geldi, inanılmaz! Tim ile hala gelen tepkilere inanamıyoruz, şimdilerde bile yeni maceralar, deneyimler hakkında öneriler alıyoruz. Bunları duymak çok heyecan verici. Sadece bir yıl içerisinde böyle bir proje üretmek iddialı ve çok hırslı bir ekibin ürünü. Çok başarılı bir iş çıkardılar. BİR HAYALİN GERÇEK OLMASI GİBİ... Alışılagelmiş hayvan belgesellerinin dışında bir üslubunuz var. Siz bu programı farklılaştırmak için nasıl bir hazırlık yaptınız? T. W.: Evet, aslında baktığınızda bu konuların uzmanı değiliz, ama hepimiz birer hayvan dostu ve outdoor tutkunuyuz. İkimizde eski profesyonel snowboard sporcusuyuz ve aksiyon sporlarına ilgiliyiz. Bununla birlikte hayvanlar alemine meydan okuma üzerine fazladan bir elin gelmesi, benim için bir hayalin gerçek olması gibi söylenebilir. A. G.: Bana göre izleyiciler uzmanların bu olağanüstü hayvanlar hakkında onlara bilgiler vermelerine alışık fakat kendi alışık olduğu ortamlarından çıkarak İngiltere’nin ortasından gelmiş normal insanları böyle bir ortamda görmek son derece sıra dışı. Sanırım başta Tim ve ben iyi bir ikili olduğumuz için projede yer aldık fakat sonrasında bu konulardaki deneyimsizliğimiz şova çok farklı bir boyut kazandırdı. 3- Belgeselde hayvanlarla empati kuruyorsunuz. Mesela kedi gibi olmak nasıl bir duygu? T. W.: HAHA! Dürüst olmak gerekirse ben de tam olarak emin olamıyorum. Kediler oldukça kolay. Benimki öyle en azından. Tüm gün evde uyuyor, akşamları ise mahalleyi dolaşmaya çıkıyor. A. G.: Nasıl bir soru böyle? (Gülüyor) Tam olarak bir şey diyemiyorum, çok fazla kedi ile karşılaştık hepsinin birbirinden farklı olduğuna eminim. Örneğin çitalar inanılmaz, roket gibi fırlayabileceklermiş gibi duruyor fakat bununla birlikte çok tembel kedilerle de karşılaştık. Sanırım ruh hallerine göre değişiklik gösteriyor. EN ÇOK MEKANLAR ŞAŞIRTTI 4- Bu belgeseli hazırlarken sizi en çok şaşırtan keşfiniz ne oldu? T. W.: Köpekbalığı bölümü kendi içerisinden inanılmaz bilgiler barındırıyor. Bölüm boyunca balıklar hakkında çok ilginç bilgiler öğreniyorsunuz. Açıkçası diğer bölümler hakkında ‘spoiler’ vermek istemiyorum fakat bir bölümde verilen bir bilgiyi bilimsel olarak kanıtlayıp – çürütmenin yanı sıra yolculuk boyunca farklı bilgiler ediniyoruz. Ayıların olduğu bölümü de çok sevdim. A. G.: Beni en çok mekanlar şaşırttı; adını daha önce hiç duymadığım bir sürü mekana gittiğimde resmen nefesim kesildi. Guyana’da bulunan Kaieteur Şelale’leri bunlardan yalnızca biri. Daha önce hiç duymamıştım ama gittiğimizde karşılaştığım görüntü sanki fantastik film sahnelerinde fırlamış gibiydi. Kocaman şelaleler altında sürekli görünen gökkuşağı... Burayı gördüğüm için kendimi inanılmaz derecede şanslı hissediyorum.
Adam Gendle ve Tim Warwood
HAYVANLARIN RAHATLADIKLARINI GÖRMEK GÜZELDİ Doğru sandığımız efsanelerin yanlış olabileceğine de değiniyorsunuz. Bir örnek verebilir misiniz? T. W.: Aslında belgeselde bulunan tüm bilgiler diyebiliriz. Köpek balıklarının ‘akılsız birer insan avcısı’ olması genellikle doğru olarak kabul ediliyor ve tabii ki ‘örümcek ipeği çelikten daha güçlüdür’ bilgisi insanların üzerinde detaylıca düşünmeden inandığı bilgiler. A. G.: Şov boyunca birçok örnek var. Fakat bana kalırsa boğaların kırmızı renkten nefret etmesi, herkesin doğru olduğunu düşündüğü bir bilgiydi fakat araştırmanın sonucunu beni çok şaşırttı! Hayvanların doğası bize bu zor günlerde nasıl bir ders veriyor? T. W.: Onların dünyasından ne öğrenebileceğimizden pek emin değilim, ama kesinlikle tüm hayvanlar alemini ve doğal hayatı korumak için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız. Eve kapandığımız bu dönemlerde hayvanların kendi yaşam alanlarında biraz olsun rahatladıklarını görmek güzeldi. Kiraz ağaçları arasında gezinen geyiği gördünüz mü? İnanılmazdı! A. G.: Umarım herkes bu zamanı, bir şeyleri olduğu gibi kabul etmemesi gerektiğini ve aynı zamanda vahşi yaşamımızı da kabul etmemiz gerektiğini anlamak için kullanabilir.