Çok Da Fifi grubu nasıl bir araya geldi? Aslı Akbay: BKM'de açık mikrofon diye bir etkinlik vardı. Her hafta 7 - 8 kişilik gruplar çıkıyordu. 2015 yılındaki Dünya Kadınlar Günü için açık mikrofonda bu sefer sadece kadınlar çıksın dendi. Aramızda zaten stand-up'a başlamış olanlar vardı. Buse, Deniz, ben ve Meltem yapıyorduk o sıralar. Hande'yi de Çok Güzel Hareketler Bunlar'dan tanıdıkları için davet ettiler. Birkaç kadın daha vardı. Biz ilk olarak Kadınlar Show yaptık. Çok başarılıydı. Sonra BKM ikinci bir kadınlar gecesi yaptı. O da çok güzeldi. Sonra Old City Comedy Club'tan teklif aldık. Orada da birkaç kez çıktık. Bu gösterileri yapa yapa ekip evrilmeye ve oturmaya başladı. Şirincan dahil oldu. 2016'da Ankara Komedi Festivali Deniz'i gösteriye davet etti. Deniz de 'Ben şu anda Hatunlar ekibinde yer alıyorum, hep beraber gidelim' dedi. Mart 2016'da da hep beraber Ankara Komedi Festivali'ne çıktık. O zaman oylayarak Çok Da Fifi ismine karar verdik. Bir sene sonraki Kadınlar Günü'nde de BKM'de Çok Da Fifi olarak sahneye çıktık. Hande Yögen: İlk başta grup olma fikri yoktu. Sonradan çok eğlendik, sinerjimiz tuttu, seyirciden de geri dönüş alınca 'Neden böyle bir grup olmayalım' dedik. Deniz Özturhan: Aslında benim bir kadın grubu fikrim vardı. Çünkü kadınlara çok az yer veriliyor. Ben 7 -8 senedir sahnedeyim. Hep erkeklerle sahneye çıkmak zorunda kaldım. KOMİK OLANI DOĞAL YANSITIYORUZ 6 kadın sahneye çıkmasının avantajları ya da dezavantajları neler? D. Ö.: Enteresan buluyorlar, sahnede bir kadın anlatısı olacağının bilinmesi ilginç geliyor. Mizah çok erkeksi bir alan. Bir erkeğin kendinden bahsetmesi erkeksi olarak algılanmıyor insanın doğal hali olarak algılanıyor. Ama kadın kendinden bahsetmeye başladığı zaman 'Aaa bunlar da mı dönüyor' falan deniyor. Stand-up çok riskli bir alan... Siz nasıl oturttunuz üslubunuzu? Argoyla mesafeniz nasıl? H.Y.: Seyircilerin moduna göre küçük oynamalar yapıyoruz. Bazı seyirciler kadınların ağzından da olsa belaltı duymaya çok alışkın olmayabiliyor. Gülmek istiyor ama utanıyor, alışkın değil çünkü. Küfrü bazen araç olarak kullanıyoruz. Komedyen de kendi etrafından beslendiği için kadın bakış açısını anlatıyoruz. Kadın bakış açısını anlattığımız için kadın gözü oluyor. Buse Sinem İren: Her kadın küfrediyordur. Ama bize bu alan o kadar kapalı ki, zaten bunu kırmak için sahnedeyiz. A.A.: Belaltı, küfür onlar önemli değil. Önemli olan kendi komik bulduğumuz şeyleri doğal bir şekilde yansıtmak. O cümleyi anlatırken normal hayatında küfür ediyorsan, sahnede de ediyorsun. fifi-zoommmsonnn Gösteriye nasıl hazırlanıyorsunuz? D.Ö.: Herkes bireysel hazırlanıyor. A.A.: Bu Türkiye'deki ilk kadın stand-up'çı grubu değil, dünyadaki ilk stand-up'çı kadın grubu... H.Y.: Bugün çok coşkulusun Aslı. A.A.: Bana uykusuzluk yarıyor (Gülüşmeler). İYİ BİR ARKADAŞ GRUBUYUZ Gösteri dışında nasıl bir ekipsiniz? D.Ö.: Biz iyi bir arkadaş grubuyuz bu arada. Sadece bu işi yapmak için toplanmış ve birbirimizi sahneden sahneye gören insanlar değiliz. Gösteriden sonra da görüşüyoruz. Birbirine destek olmak isteyen insanlarız aynı zamanda. Örneğin WhatsApp grubunda sabah 08.00'de biri “Canım sıkıldı” dediğinde 8.15'te ona cevap gelir. Meltem Parlak: Yüz göz olduk biraz (Gülüyor). B.S.İ.: Gece 03.00'te biri nöbetçi olur mesela. - Her daim biri vardır orada, yardım timi gibi. TURNELER KADINLAR GÜNÜYMÜŞ GİBİ Gösteride kentle ilgili de komik şeyler anlatıyorsunuz, kadınların kullandıkları tanga, sütyen gibi şeylerle ilgili de... Karşılaştığınız ilginç şeyler var mı? D.Ö.: Her şey oluyor. Onlar da sevdaya dahil. Canlı performans her zaman riskli bir şey. H.Y.: Bazen çok tatlı reaksiyonlar geliyor, onu gösteriye katabiliyorsun. Özellikle turnelerde çok reaksiyon alıyoruz. Oralarda bazen kadınlar günü yapıyormuş gibi ya da düğün sahibi gibi oluyoruz. Herkesle öpüşüp uğurluyoruz falan... B.S.İ.: Bir kere gösterinin sonunda tüm kadınlar sahneye geldi, sarıldık. Onlar çok değerli. Bazen espiri arasında politik göndermeler de yapıyorsunuz... D.Ö.: Yapılabilecek en ince şeyleri yapıyoruz. Kimseyi rencide etmeden şakalarımızı yapmaya çalışıyoruz. Sonuçta ülkemizin bir durumu var. Bütün ülkelerde aslında siyasi şakalar yapılıyor. Biz de ufak tefek şeyler söylüyoruz, sonuçta tüm hayatımızı etkiliyor bu durum. Türkiye'de siyaseti çok derinlemesine yapamıyorsun. Seyirci de geriliyor, çünkü artık her yerde siyaset var. Kafa dağıtmak için geldiklerinden, esprinin ayarı kaçırınca insanların morali bozuluyor. O yüzden etrafından dolanıyoruz diyelim. Daha yumuşatarak yapıyoruz. Ben yapmadan duramıyorum mesela. img-0137 DERTLENMEDEN DERTLEŞİYORUZ İlk kadın stand-up grubu olmak nasıl bir sorumluluk yüklüyor size? Şirincan Çakıroğlu: Bizi izleyip 'Ben de stand-up yapmak istiyorum, kadronuzda yer var mı?' diyenler oluyor. Biz 2-3 senedir beraber olduğumuz için, şovumuz da uzun olduğu için böyle bir imkan tanıyamıyoruz. Kadınlara cesaret verdiğimizi düşünüyorum. M.P.: Bizden sonra daha iyi yola çıkacaklar diye düşünüyorum. Biraz onlara yol açtık açtık ortaları, biz de yeni yeni yapıyoruz. Yalnız olmadıklarını hissedip, onlar da bizi kucaklıyorlar. Bunu çok net görüyoruz. Dertlenmeden dertleşiyoruz. D.Ö.: Aynı zamanda erkeklere de cesaret veriyoruz. Mesela Samsun'a gitmiştik. Hayatında hiç stand-up izlememiş çocuk ilk defa kadın stand-up'çı görüyor... Ş.Ç.: Korktu, telaş yaptı, titreme geldi. Aaa güldüren kadın aman tanrım! H.Y.: Özellikle kadınların tepkilerini gördüğümde mutlu oluyorum. Kendi aralarında konuştukları şeyin sahnede dile getirilebiliyor olmasından mutlu olan bir tayfa var, onları gördüğümde mutlu oluyorum. Ş.Ç.: Erkekler de gelsin. Çıkışta gelip bizimle konuşabilirler. Yakışıklı ve bekar olanlar (Gülüyor).   [special_article_template title="Stand-up'ta yeni bir nesil geliyor" desc="Biz Türkiye'de hakkını vererek mizah yapmak istiyoruz. Yeteneklerimizi kullanabilmek istiyoruz. Kadın mizahının ve bu ekibin Türkiye'de gelişeceğine inanıyoruz. Stand-up'ta yeni bir nesil geliyor. Bu işin Cem Yılmaz'dan ibaret olduğu zamanlar çok geride kaldı. O olmasın demiyorum yanlış anlaşılmasın. Çok yeni ve enteresan insanlar var, seyicisiyle buluşmayı bekliyor." who="Deniz Özturhan"]