Fazıl Say, geçtiğimiz hafta Kanun Hükmünde Kararname ile ihraç edilen Kültür ve Turizm bakanlığına bağlı Devlet Opera ve Balesi'nin orkestra şeflerinden İbrahim Yazıcı ile Bursa Bölge Devlet Senfoni Orkestrası 1. Keman Grubu üyesi Filiz Özsoy'a ilişkin açıklama yaptı. Görevlerinden ihraç edilen sanatçılarla ilgili kurumların orkestraların çalışma arkadaşlarının sessiz kalmasını eleştiren Say, tepkisini şu metinle dile getirdi. Aşağıda yazacaklarım bazı kişilere çok aykırı gelebilir, amacım üzmek veya kırmak değil, bazı gerçeklere çözüm aramaktır : Sevgili Filiz Özsoy, son KHK ihraçlarında o da işinden atıldı, İbrahim Yazıcı ile ve 4600 diğer devlet memuru ile. Türkiye'nin iyi kemancılarından. Görev yeri Bursa idi. Ama benim kurduğum Festival Orkestrası'nda da grup şefidir, yıllardır tanıdığım bir dostumdur, sebepsiz yere işinden oldu. Şimdi arkadaşlar, bu KHK ihraçları olalı 5-6 gün oldu. Ben kurumlardan, korolar, orkestralar ve operalardan bir açıklama bir dayanışma duruşu görmedim. Siz gördünüz mü? Neredeler? Devlet sanatçılarından bir açıklama bir dayanışma, İbrahim Yazıcı'nın orkestra şefi meslektaşlarından bir kamuoyu açıklaması, bir dayanışma göremedim. Müzik camiasında Facebook da tek tük bir kaç kişi "üzüntü" belirtiyor bu konuyla ilgili. Cılız bir savunma şekli, bir şey yapılamıyor. fazil-ic-3 Ve bir de; geçen yıl hatırlarsanız; Devlet korosu Fazıl Say'ı kınamıştı. Kınama metnini 4000 basın organına yollamıştı. Programdan kaldırılan bir Nazım Oratoryosu konseri ile ilgili bir tartışmaydı. Ardından onlar beni kınadılar! Yani kınayabiliyorlar! O durumda beni bile kınayan (!) Devlet Korosu kendilerinin 12 yıl şefliğini yapmış koskoca İbrahim Yazıcı için bir "dayanışma metni" yayınlayamadı. Orkestralar sustu. Şefler, Aykallar hiç kimse bir "açıklama-dayanışma-duruş" dahi yapmadı. İbrahim'in Genel Sanat Yönetmeni olduğu İzmir Operası 200-300 kişilik bir kurumdur. İbrahim'in artık bitirilen maaşını her biri her ay 15-20 TL cebinden verir ve konu yine hallolur. Keza; Filiz için Bursa Orkestrası. Bir yolu olur. Bu yanlışlık düzelene kadar. Provalara "misafir sanatçı" statüsünde katılınır o olur bu olur. Yani arkadaş ; gerçekten "SAHİP ÇIKMAK İSTERSEN ÇIKARSIN". Her türlü olur. Ben burada kamuoyunun gözünde asıl bu kurumların bir turnusoldan geçtiğini düşünüyorum. Bu kurumlara alınmış çok fazla sayıda kişinin sanat için değil sadece maaş için orada olduğunun turnusolu belki de. Cadı avı diyorsunuz da; önce pür dikkat içeriye en derinlere bakın derim dostlar. Nazım Oratoryosu'nun programdan kaldırılmasına "sinirlenen" Fazıl Say bile kınanmıştı. Her şey derinlerde yatar...